pendik escort bayan
bu haber sitesi satlık
ozmenpc.comtr
ak

Başbakan Davutoğlu Sivas'ta (2)

13.02.2015 - 20:59, Güncelleme: 13.02.2015 - 20:59
 

Başbakan Davutoğlu Sivas'ta (2)

Sivas'a gelen Başbakan Davutoğlu, belediye ziyaretinin ardından 4 Eylül Spor Salonu'n düzenlenen partisinin il başkanlığı kongresine katıldı.

Sivas'a gelen Başbakan Davutoğlu, belediye ziyaretinin ardından 4 Eylül Spor Salonu'n düzenlenen partisinin il başkanlığı kongresine katıldı. Davutoğlu büyük bir coşku ile karşılandı. Kongreye Başbakan Davutoğlu'nun yanı sıra Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Genel Başkan Yardımcıları Süleyman Soylu ve Ekrem Erdem, Grup Başkan Vekili Mahir Ünal ile bazı milletvekilleri katıldı.   Başbakan Ahmet Davutoğlu Sivaslıları selamlayarak konuşmasına başladı. AK Parti'nin olduğu yerde milli iradenin hakim olduğunu söyleyen Davutoğlu, "Hiç bir zaman milli iradeye tuzak kuranların tuzakları karşısında boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Milli iradeyi kim tehdit ederse karşısında bizi bulacak. İster 27 Mayıs,12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat ister e-muhtıra, ister bugünkü paralel çete olsun. Sivas'tan haykırıyoruz. Milli iradeyi egemen kıldık, egemen kılacağız. Sivas ayakta ise milli irade ayaktadır. Erzurum Kongresi'nden Sivas Kongresi'ne milli istiklalimizi taşıyacağız. Sivas'ın böylesine bir kaynak olması ve milli iradeyi temsil etmesi sebebiyledir. Sivas Kongresinin milli irade ilkesinin arkasındayız. 28 Şubat'ta bir yiğit ayaktan kalkmış Muhsin Yazıcıoğlu 28 Şubat'a meydan okumuştu. Ona da selam olsun" dedi.   2023 yılında Sivas semalarında yüzde 100 Türk yapımı milli uçacağın sözünü veren Davutoğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 70 destek veren Sivas'tan aynı oranda ve daha fazlasını 7 haziran'da beklediklerini vurguladı.   'ŞİMDİ DE BİZLERİ DİNLİYORLAR'   Ak Parti'nin vahdet, birlik, muhabbet ile bakanların dirliği hareketi olduğunu belirten Davutoğlu, bu birliği inşa etmek üzere kim ne yaparsa yapsın Türk, Kürt, Alevi, Sünni gibi ayrımlara izin vermeyeceklerini vurguladı. Ak Parti'nin yanan ateşleri söndürmeye geldiğini belirten Davutoğlu şöyle devam etti:   "O ateş yakanlara haddini bildirmeye geldi. Ateşin yerine Şemsi Sivasi'nin güneşini taşımaya geldi. Bizim olduğumuz yerde birlik vardır, vahdet vardır. Allah birliğimizi daim eylesin. Hiç bir şekilde birliğimize zarar verenlere fırsat vermesin. Biz Başbakanlık görevini aldıktan sonra 61 vilayeti dolaşırken, Ak Parti'nin kuruluşundeki temel ilkeyi, Cumhurbaşkanımızın 2005 Diyarbakır konuşmasındaki temel ilkeyi, tekrar tekrar vatandaşımızla paylaştık. Van'da da Diyarbakır'da da. Muğla, Aydın'da da ve Sivas'ta da birlik, birlik, birlik diyoruz. Vahdet diyoruz, tevhid diyoruz, birlik diyoruz. Bizim aramıza nifak sokmak isteyenlere cevabımız açık ve nettir. Bütün nifak odaklarını kurutacak ve haddini bildireceğiz. Çok çetin yollardan,. sınavlardan geçtik. 90'lı yıllarda bir taraftan terör, bir taraftan kardeş kavgaları,bir taraftan ekonomik yetersizlikler, ekonomik bunalımlar. Diğer taraftan koalisyonun acziyetleri altında millet inim inim inledi. En önemlisi milli birliği inşaa ettik, ediyoruz. Bizim için çözüm süreci milli birliğin adıdır. Sivas'ta yaşayanlar 1993 acılarını çok iyi bilir. Madımak'ı Başbağlar'ı çok iyi bilir. Bu millete tuzak kuranların, bu milleti birbirine düşürmek isteyenlerin nasıl tezgah kurduğunu bilir. O yıllarda bir çözüm süreci rahmetli Özel tarafından sürdürülürken, bir taraftan Uğur Mumcu öldürüldü, Eşref Bitlis öldürüldü, arkasından Cumhurbaşkanı Özal vefat etti. Arkasından Madımak ve Başbağlar provokasyonları yapıldı. Milleti birbirine düşürmek için yapılan provokasyonlardı. Bir taraftan milleti IMF'ye borçtan kurtarırken, en büyük proje olarak milli birlik ve beraberliği tanzim etmek üzere çözüm sürecini başlattık. Onun üzerine yine provokasyonlar yapıldı. 2013 Mayıs'ında silahlı unsurlar Türkiye dışına çıkacakken Gezi provokasyonu başladı. Arkasından paralel çetenin provokasyonları. 17-25 Aralık operasyonları. Cumhurbaşkanımızı, başbakanımızı dinlediler, şimdi de bizleri dinliyorlar başbakan olarak. Bu millet tekrar 90'lı yılların acılarına, Madımak ve Başbağlar'ına geri dönmemişse bu millet omuz omuza vermiş ise bunun arkasında AK Parti kadroları vardır."   'SİLAHLI UNSURLAR ÇEKİLMELİ'   Davutoğlu, bugünlerde tekrar büyük bir gayret içinde milli birliğin sağlanması sürecinde çözüm sürecine büyük bir ivme kattıklarını belirterek şöyle devam etti:   "Buradan bütün partilere çağrıda bulunuyorum. 6-7 ekim provokasyonları yapıldı. Sırf AK Parti kendi içinden bir Cumhurbaşkanı çıkarttığından, olağanüstü kongresini yeni dönemine ikinci bir hamle başlatırken, Kobani'yi bahane eden teröristler Güneydoğu'da kaos çıkarmaya çalıştılar. Çözüm süreci nihai kardeşlik projesi olarak başarıya ulaşacaktır. Onların karşısında da dimdik durduk. Şimdi de HDP ve irtibatlı çevrelere sesleniyoruz. Silahlı bütün unsurlar bu ülkeden çekilmeli ve şiddet dili derhal terk edilmelidir. Silahların bırakılması, demokratik sürece geçişe dayalı bir çöküm süreci istiyoruz. Yoksa bir taraftan çözüm süreci diyeceksiniz bir taraftan 6-7 Ekim gibi tahrike çağrı yapacaksınız. Buna izin vermeyiz. İç güvenlik reform paketi meclise sunuldu diye birbiriyle ihtilaflı bütün muhalefet partileri aynı çizgide buluştular. Hepiniz 6-7 Ekim'de televizyonlara yansıyan görüntülere şahit oldunuz. Yakılan binalar yıkılan evler işyerleri, devlet binaları Kuran kursları. Her türlü vandalizmin yaşandığı olaylar. Gencecik çocukların apartmandan atıldığı o sahneler. İşte o sahnelerden sonra biz 62'inci hükümet olarak, Ak Parti hükümeti olarak derhal tedbir almayı gerekli görüp bu paketi hazırladık. Özgürlüklerin teminatı için, güvenliğin ve huzurun sağlanması için bir paket. Şimdi hepsi karşı çıkıyor."   'CHP TİLKİ GÖLGESİNDE SİYASET YAPIYOR'   Bu pakete karşı Kılıçdaroğlu'nin halkı direnmeye çağırdığını hatırlatan Davutoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:   "Halkla birlikte olamadığı, sandığa giderken cesaret bulamadığı için çağırıyor. Halkı sokağa çağıracağına, halkı sandığa çağır. Kendilerine güvenleri olmadığı için halkı sokağa çağırıyor. Seçime kadar tekrar dolaşacağız. Sivas'a tekrar geleceğiz. Biz Ak Parti hareketinden 2 Cumhurbaşkanı, 3 Başbakan, 4 meclis başkanı çıkardık. Çok sayda seçime gittik. Ama hep sandığa inandık ve millete inandık. Hiç Ak Parti'den sokağa çıkın ya da şu veya bunun karşısında direnin diye bir çağrı duydunuz mu. Duymazsınız. Çünkü AK Parti millete güvenir, sandığa güvenir, en önemlisi kendine güvenir. Biz tilki gölgesine sığınmayız. Ama CHP tilkilerin gölgesinde siyaset yapıyor. Bugünün tilkisi de paralel çete. Aşık Veysel'in deyişiyle yiğit olan tilkinin gölgesine sığınmaz. Millete sığınır millete. Neden tilki gölgesi. Yiğit kendi gölgesinde yatar. Bizim gölgemiz de milletin gölgesidir.   İç güvenlik paketine CHP karşı çıktı. Hadi onu anladık. Gezi provokatörleri ile o gün İstanbul'u ve büyük şehirleri şiddet sarmalına sokanlar ile kol kola yürümüştü Kılıçdaroğlu. Provokasyon yapmıştı, DHKP-C'nin yürüdüğü yerlerde yürümüştü. Onu anladık. Şimdi onun için bu reform paketine karşı çıkıyor. Ama ey Bahçeli sen niye karşı çıkıyorsun. Kobani olayları çıktığında 'Devlet nerede' diye sormuştun. İşte bugünkü reform devletin her yerde olduğunu gösteren ve özgürlükleri koruyan bir reformdur, neden karşı çıkarsın. HDP bir taraftan çözüm sürecinden bahsediyor, bir taraftan da halkı tekrar tahrik etmeye yönelik demeçler veriyorlar. İşte tarihi bir süreçteyiz. Çözüm sürecin samimiyetine inanlar derhal silahları terk edip demokratik siyasetin önünü açmalıdırlar. Biz Türkiye'de herşeyin demokratik yollardan çözüleceğine inanıyoruz. Sadece milli iradeyi hakim kılarız. Onun için Sivas Kongresi bizim şanımızdır. Onun için milli iradeyi hakim kılmak, Sivas Kongresi'nden beri Türk demokrasisinin ruhudur."   'TÜRKİYE'YE KARŞI KAMPANYA İÇİNDELER'   Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının Fethullah Gülen'in adını vermeden Pensilvanya'daki zatın New York Times'de yayınlanan makalesi ile benzerlikler içerdiğini hatırlatan Başbakan Davutoğlu şöyle dedi:   " Kılıçdaroğlu tam o konuşmayı yapıp halkı tahrik ederken Pensilvanya'daki zat da New York Times de aynı şeyi söyledi. O da Türkiye'de herkes baskı altında dedi. Sizler tek parti iktidarında baskıyı gördünüz. Tek partiyi bırakın, Burada başörtülü bacılarımız var. Sizler o günlerin zulüm günlerini geride bırakıp Ak Parti ile özgürlüğü tattınız mı. Başörtüsü üzerinden 28 Şubat'ta itaata çağrıda bulunanlar şimdi AK Parti iktidarını otoriterlik ile eleştiriyorlar. Biz bir tek otorite tanırız o da millet. Millet, millet. Başımız 28 Şubat'a karşı da dimdikti şimdi de her türlü oyuna karşı dimdik. Hiç bir zaman milletin onurumdan, onun bize emanet ettiği temsil emanetinden fedakarlık etmedik etmeyiz. Millete gidip sığınamayanlar, milleten güç alamayanlar dışardaki bir takım unsurlar ile Türkiye'ye karşı bir kampanaya içindeler. Aynı şekilde o makalede ve Kılıçdaroğlu Türkiye'de aynı dili kullanıyor, gayri müslümler baskı altında diyor o makalede. Daha evvelki gün cemaat temsilcileri ile beraberdik. Bize teşekkür ediyorlar. Daha önce devletin memurunu ile göremezken şimdi Başbakan ile görüşüyoruz deyip teşekkür ettiler. O makalede Kürt ve Alevilerin bakı altında olduğundan iddia ediliyor. Onların hak ve hukukunu gözeten de AK Parti oldu. Ak Parti hak ve özgürlüklerin kalesidir. Bütün vatandaşlarımız tarağın dişleri gibi eşittir bizim gözümüzde. Bu özgürlükleri tahkim ederken, ülkemizin güvenlik ve huzur söz konusu olduğunda kimseye taviz vermeden gerekeni yapacağız. Hem çözüm sürecini devam ettireceğiz, özgürleşmeyi sürdüreceğiz hem de ülkemizin huzuruna kast edenlere dur demek için iç güvenlik reformunu önümüzdeki hafta meclisimizden çıkaracağız."   'İSLAMOFOBİYE KARŞI HER YERDE KONUŞACAĞIZ'   AK Parti'nin dünyada ve Türkiye'de adaletin sözcüsü ve takipçisi olduğunu belirterek ABD'de öldürülen 3 Müslüman ile ilgili eleştirilerde bulundu. Davutoğlu şöyle dedi:   "Katil bir ırkçı 3 Suriyeli Müslüman kardeşimizi şehit etti. Biri diş hekimi. Kendisi insanlığa adamış bir diş hekimi, karısı ve onun kardeşi barbarca hunharca şehit edildi. O şehadetlerin karşısında bütün dünya sustu. Abdurrahim Karakoç'un dediği gibi susarsak insanlık bize hakkını helal etmesin. Eğer zulüm ve bu katliamlar karşısında susarsak Hz. Adem hakkını helal etmesin. Şehitlerin babası Hz. Ali hakkını helal etmesin, Hz. Hamza ve bütün ulu erenler hakkını helal etmesin. Susmayacağız. Filistin'de kan dökülüyorsa bunun adına biz ayağa kalkacağız. Selahaddin Eyyubi'nin bayrağını biz taşıyacağız. Eğer her hangi bir yerde bir mazlum varsa bağrımızı biz açacağız. Kılıçdaroğlu son konuşmasında sanki Ortadoğuyu biliyormuş gibi, Kobani'yi soruyorlar Suriye'de bir şehir diyor. Aynı Kılıçdaroğlu 'Ortadoğuya barışı biz getireceğiz' diyor. Kılıçdaroğlu, senin ideolojik kardeşin, milletvekillerin zulüm sürerken gönderip elini sıktığın Esed o Suriyeli masum kardeşlerimizi katlederken sen neredeydin. Kitle imha silahları ile onlar katledilirken Kılıçdaroğlu susuyordu. Oradan o kardeşlerimiz Esed'in zulmünden kaçıp sınırımıza gelirken Kılıçdaroğlu 'Sınırları kapatın, onları geri gönderin' diyordu. Onları geri göndermek demek onları Esed'in zulmüne terk etmek demektir. Kılıçdaroglu senin yüreğinde vicdan olsaydı bize sığınan o kardeşlerimize yabancı muamelesi yapmazdın. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin mazlumlara kucak açan bu politikasından memnun musunuz. Filistin, Suriye, Irak'a kucak açan bu politikanın devamını istiyor musunuz. ABD'deki o 3 kardeşimiz adına dünyanın her yerinde konuşacağız. Paris'te nasıl yürümüşsek, dünyanın her yerinde bu zulme karşı, İsmalofobi'ye karşı konuşacağız."   Türkiye'nin 12 yılda IMF'den borç dilenen ülke olmaktan çıkıp IMF'ye borç veren, dünyadaki mazlumlara milyarlarca dolar yardım yapan bir ülke haline geldiğini belirten Davutoğlu, 2023 vizyonu ile Türkiye'nin daha da gelişeceğini ve herkesin bundan payını alacağını ile getirdi. Davutoğlu, Ankara- Sivas arası hızlı trenin 2018'de hizmete gireceğini müjdeledi.   SALONDA ERDOĞAN POSTERİ     Ak Parti İl Başkanlığı tarafından 4 Eylül Spor Salonu'nda düzenlenen kongreye partililer ilgi gösterdi. Salonun tamamını dolduran partililer coşku yaşadı. Salonun tümü Başbakan Davutoğlu'na yönelik çok sayıda pankart ile süslendi. Atatürk ve Davatoğlu posterinin arasına salona Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da posterinin asıldığı görüldü. Posterin altında ise 'Kurucu genel başkan' ifadesi yer aldı. Ayrıca Erdoğan'ın Sivas'ta düzenlediği miting konuşmalarından da kısa kesitler izlettirildi Kongre öncesinde Uğur Işılak konser verdi. Davutoğlu konuşmasının ardından partilileri selamlayarak salondan ayrıldı. - Sivas   haber sivas, Başbakan, Davutoğlu, Sivas, ta, (2), haberler, haberi, haberleri, HABER, HABERLER, Cemaat, Eylül, Huzur, Kobani, Kobane, Diyarbakır, Ankara, Irak, Istanbul, İstanbul, Hdp, Halkların Demokratik Partisi, Orta Doğu, Başbakan Davutoğlu, Bakanı Davutoğlu, Bakan Davutoğlu, Ahmed Davutoğlu, Ahmet Davutoğlu, Şemsi Tebrizi, Memur, Mahir Ünal, M.Fethullah Gülen, Fetullah Gülen, Fethullah Gülen, Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye, Muhsin Yazıcıoğlu, Nyt, New York Times, Selahaddin Eyyubi, Amerika, Abd, Amerika Birleşik Devletleri, The Times, Times Gazetesi, Times, Süleyman Soylu, Dhkpc, DHKP C, Cumhurbaşkanı, Erenler, Bakanı Yılmaz, İsmet Yılmaz, Bakanı Yıldız, Bakan Yıldız, Taner Yıldız, Kılıçdaroğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem Erdem, Bakanı Bozdağ, Bakan Bozdağ, Bekir Bozdağ, Van, Akparti, AK Parti, Adalet Ve Kalkınma Partisi, Akp, Ak Parti, Muğla, Erzurum, Eşref Bitlis, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Recep Tayyib Erdoğan, Recep Tayyip, Tayyip Erdoğan, R.T.E, Recep Tayyip Erdoğan, Sivas, 12 Eylül, 28 Şubat, Hükümet, Filistin, Suriye, Aşık Veysel, Siyaset, Uğur Mumcu, sivas bülteni
Sivas'a gelen Başbakan Davutoğlu, belediye ziyaretinin ardından 4 Eylül Spor Salonu'n düzenlenen partisinin il başkanlığı kongresine katıldı.

Sivas'a gelen Başbakan Davutoğlu, belediye ziyaretinin ardından 4 Eylül Spor Salonu'n düzenlenen partisinin il başkanlığı kongresine katıldı. Davutoğlu büyük bir coşku ile karşılandı. Kongreye Başbakan Davutoğlu'nun yanı sıra Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Genel Başkan Yardımcıları Süleyman Soylu ve Ekrem Erdem, Grup Başkan Vekili Mahir Ünal ile bazı milletvekilleri katıldı.

 

Başbakan Ahmet Davutoğlu Sivaslıları selamlayarak konuşmasına başladı. AK Parti'nin olduğu yerde milli iradenin hakim olduğunu söyleyen Davutoğlu, "Hiç bir zaman milli iradeye tuzak kuranların tuzakları karşısında boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Milli iradeyi kim tehdit ederse karşısında bizi bulacak. İster 27 Mayıs,12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat ister e-muhtıra, ister bugünkü paralel çete olsun. Sivas'tan haykırıyoruz. Milli iradeyi egemen kıldık, egemen kılacağız. Sivas ayakta ise milli irade ayaktadır. Erzurum Kongresi'nden Sivas Kongresi'ne milli istiklalimizi taşıyacağız. Sivas'ın böylesine bir kaynak olması ve milli iradeyi temsil etmesi sebebiyledir. Sivas Kongresinin milli irade ilkesinin arkasındayız. 28 Şubat'ta bir yiğit ayaktan kalkmış Muhsin Yazıcıoğlu 28 Şubat'a meydan okumuştu. Ona da selam olsun" dedi.

 

2023 yılında Sivas semalarında yüzde 100 Türk yapımı milli uçacağın sözünü veren Davutoğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 70 destek veren Sivas'tan aynı oranda ve daha fazlasını 7 haziran'da beklediklerini vurguladı.

 

'ŞİMDİ DE BİZLERİ DİNLİYORLAR'

 

Ak Parti'nin vahdet, birlik, muhabbet ile bakanların dirliği hareketi olduğunu belirten Davutoğlu, bu birliği inşa etmek üzere kim ne yaparsa yapsın Türk, Kürt, Alevi, Sünni gibi ayrımlara izin vermeyeceklerini vurguladı. Ak Parti'nin yanan ateşleri söndürmeye geldiğini belirten Davutoğlu şöyle devam etti:

 

"O ateş yakanlara haddini bildirmeye geldi. Ateşin yerine Şemsi Sivasi'nin güneşini taşımaya geldi. Bizim olduğumuz yerde birlik vardır, vahdet vardır. Allah birliğimizi daim eylesin. Hiç bir şekilde birliğimize zarar verenlere fırsat vermesin. Biz Başbakanlık görevini aldıktan sonra 61 vilayeti dolaşırken, Ak Parti'nin kuruluşundeki temel ilkeyi, Cumhurbaşkanımızın 2005 Diyarbakır konuşmasındaki temel ilkeyi, tekrar tekrar vatandaşımızla paylaştık. Van'da da Diyarbakır'da da. Muğla, Aydın'da da ve Sivas'ta da birlik, birlik, birlik diyoruz. Vahdet diyoruz, tevhid diyoruz, birlik diyoruz. Bizim aramıza nifak sokmak isteyenlere cevabımız açık ve nettir. Bütün nifak odaklarını kurutacak ve haddini bildireceğiz. Çok çetin yollardan,. sınavlardan geçtik. 90'lı yıllarda bir taraftan terör, bir taraftan kardeş kavgaları,bir taraftan ekonomik yetersizlikler, ekonomik bunalımlar. Diğer taraftan koalisyonun acziyetleri altında millet inim inim inledi. En önemlisi milli birliği inşaa ettik, ediyoruz. Bizim için çözüm süreci milli birliğin adıdır. Sivas'ta yaşayanlar 1993 acılarını çok iyi bilir. Madımak'ı Başbağlar'ı çok iyi bilir. Bu millete tuzak kuranların, bu milleti birbirine düşürmek isteyenlerin nasıl tezgah kurduğunu bilir. O yıllarda bir çözüm süreci rahmetli Özel tarafından sürdürülürken, bir taraftan Uğur Mumcu öldürüldü, Eşref Bitlis öldürüldü, arkasından Cumhurbaşkanı Özal vefat etti. Arkasından Madımak ve Başbağlar provokasyonları yapıldı. Milleti birbirine düşürmek için yapılan provokasyonlardı. Bir taraftan milleti IMF'ye borçtan kurtarırken, en büyük proje olarak milli birlik ve beraberliği tanzim etmek üzere çözüm sürecini başlattık. Onun üzerine yine provokasyonlar yapıldı. 2013 Mayıs'ında silahlı unsurlar Türkiye dışına çıkacakken Gezi provokasyonu başladı. Arkasından paralel çetenin provokasyonları. 17-25 Aralık operasyonları. Cumhurbaşkanımızı, başbakanımızı dinlediler, şimdi de bizleri dinliyorlar başbakan olarak. Bu millet tekrar 90'lı yılların acılarına, Madımak ve Başbağlar'ına geri dönmemişse bu millet omuz omuza vermiş ise bunun arkasında AK Parti kadroları vardır."

 

'SİLAHLI UNSURLAR ÇEKİLMELİ'

 

Davutoğlu, bugünlerde tekrar büyük bir gayret içinde milli birliğin sağlanması sürecinde çözüm sürecine büyük bir ivme kattıklarını belirterek şöyle devam etti:

 

"Buradan bütün partilere çağrıda bulunuyorum. 6-7 ekim provokasyonları yapıldı. Sırf AK Parti kendi içinden bir Cumhurbaşkanı çıkarttığından, olağanüstü kongresini yeni dönemine ikinci bir hamle başlatırken, Kobani'yi bahane eden teröristler Güneydoğu'da kaos çıkarmaya çalıştılar. Çözüm süreci nihai kardeşlik projesi olarak başarıya ulaşacaktır. Onların karşısında da dimdik durduk. Şimdi de HDP ve irtibatlı çevrelere sesleniyoruz. Silahlı bütün unsurlar bu ülkeden çekilmeli ve şiddet dili derhal terk edilmelidir. Silahların bırakılması, demokratik sürece geçişe dayalı bir çöküm süreci istiyoruz. Yoksa bir taraftan çözüm süreci diyeceksiniz bir taraftan 6-7 Ekim gibi tahrike çağrı yapacaksınız. Buna izin vermeyiz. İç güvenlik reform paketi meclise sunuldu diye birbiriyle ihtilaflı bütün muhalefet partileri aynı çizgide buluştular. Hepiniz 6-7 Ekim'de televizyonlara yansıyan görüntülere şahit oldunuz. Yakılan binalar yıkılan evler işyerleri, devlet binaları Kuran kursları. Her türlü vandalizmin yaşandığı olaylar. Gencecik çocukların apartmandan atıldığı o sahneler. İşte o sahnelerden sonra biz 62'inci hükümet olarak, Ak Parti hükümeti olarak derhal tedbir almayı gerekli görüp bu paketi hazırladık. Özgürlüklerin teminatı için, güvenliğin ve huzurun sağlanması için bir paket. Şimdi hepsi karşı çıkıyor."

 

'CHP TİLKİ GÖLGESİNDE SİYASET YAPIYOR'

 

Bu pakete karşı Kılıçdaroğlu'nin halkı direnmeye çağırdığını hatırlatan Davutoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

 

"Halkla birlikte olamadığı, sandığa giderken cesaret bulamadığı için çağırıyor. Halkı sokağa çağıracağına, halkı sandığa çağır. Kendilerine güvenleri olmadığı için halkı sokağa çağırıyor. Seçime kadar tekrar dolaşacağız. Sivas'a tekrar geleceğiz. Biz Ak Parti hareketinden 2 Cumhurbaşkanı, 3 Başbakan, 4 meclis başkanı çıkardık. Çok sayda seçime gittik. Ama hep sandığa inandık ve millete inandık. Hiç Ak Parti'den sokağa çıkın ya da şu veya bunun karşısında direnin diye bir çağrı duydunuz mu. Duymazsınız. Çünkü AK Parti millete güvenir, sandığa güvenir, en önemlisi kendine güvenir. Biz tilki gölgesine sığınmayız. Ama CHP tilkilerin gölgesinde siyaset yapıyor. Bugünün tilkisi de paralel çete. Aşık Veysel'in deyişiyle yiğit olan tilkinin gölgesine sığınmaz. Millete sığınır millete. Neden tilki gölgesi. Yiğit kendi gölgesinde yatar. Bizim gölgemiz de milletin gölgesidir.

 

İç güvenlik paketine CHP karşı çıktı. Hadi onu anladık. Gezi provokatörleri ile o gün İstanbul'u ve büyük şehirleri şiddet sarmalına sokanlar ile kol kola yürümüştü Kılıçdaroğlu. Provokasyon yapmıştı, DHKP-C'nin yürüdüğü yerlerde yürümüştü. Onu anladık. Şimdi onun için bu reform paketine karşı çıkıyor. Ama ey Bahçeli sen niye karşı çıkıyorsun. Kobani olayları çıktığında 'Devlet nerede' diye sormuştun. İşte bugünkü reform devletin her yerde olduğunu gösteren ve özgürlükleri koruyan bir reformdur, neden karşı çıkarsın. HDP bir taraftan çözüm sürecinden bahsediyor, bir taraftan da halkı tekrar tahrik etmeye yönelik demeçler veriyorlar. İşte tarihi bir süreçteyiz. Çözüm sürecin samimiyetine inanlar derhal silahları terk edip demokratik siyasetin önünü açmalıdırlar. Biz Türkiye'de herşeyin demokratik yollardan çözüleceğine inanıyoruz. Sadece milli iradeyi hakim kılarız. Onun için Sivas Kongresi bizim şanımızdır. Onun için milli iradeyi hakim kılmak, Sivas Kongresi'nden beri Türk demokrasisinin ruhudur."

 

'TÜRKİYE'YE KARŞI KAMPANYA İÇİNDELER'

 

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının Fethullah Gülen'in adını vermeden Pensilvanya'daki zatın New York Times'de yayınlanan makalesi ile benzerlikler içerdiğini hatırlatan Başbakan Davutoğlu şöyle dedi:

 

" Kılıçdaroğlu tam o konuşmayı yapıp halkı tahrik ederken Pensilvanya'daki zat da New York Times de aynı şeyi söyledi. O da Türkiye'de herkes baskı altında dedi. Sizler tek parti iktidarında baskıyı gördünüz. Tek partiyi bırakın, Burada başörtülü bacılarımız var. Sizler o günlerin zulüm günlerini geride bırakıp Ak Parti ile özgürlüğü tattınız mı. Başörtüsü üzerinden 28 Şubat'ta itaata çağrıda bulunanlar şimdi AK Parti iktidarını otoriterlik ile eleştiriyorlar. Biz bir tek otorite tanırız o da millet. Millet, millet. Başımız 28 Şubat'a karşı da dimdikti şimdi de her türlü oyuna karşı dimdik. Hiç bir zaman milletin onurumdan, onun bize emanet ettiği temsil emanetinden fedakarlık etmedik etmeyiz. Millete gidip sığınamayanlar, milleten güç alamayanlar dışardaki bir takım unsurlar ile Türkiye'ye karşı bir kampanaya içindeler. Aynı şekilde o makalede ve Kılıçdaroğlu Türkiye'de aynı dili kullanıyor, gayri müslümler baskı altında diyor o makalede. Daha evvelki gün cemaat temsilcileri ile beraberdik. Bize teşekkür ediyorlar. Daha önce devletin memurunu ile göremezken şimdi Başbakan ile görüşüyoruz deyip teşekkür ettiler. O makalede Kürt ve Alevilerin bakı altında olduğundan iddia ediliyor. Onların hak ve hukukunu gözeten de AK Parti oldu. Ak Parti hak ve özgürlüklerin kalesidir. Bütün vatandaşlarımız tarağın dişleri gibi eşittir bizim gözümüzde. Bu özgürlükleri tahkim ederken, ülkemizin güvenlik ve huzur söz konusu olduğunda kimseye taviz vermeden gerekeni yapacağız. Hem çözüm sürecini devam ettireceğiz, özgürleşmeyi sürdüreceğiz hem de ülkemizin huzuruna kast edenlere dur demek için iç güvenlik reformunu önümüzdeki hafta meclisimizden çıkaracağız."

 

'İSLAMOFOBİYE KARŞI HER YERDE KONUŞACAĞIZ'

 

AK Parti'nin dünyada ve Türkiye'de adaletin sözcüsü ve takipçisi olduğunu belirterek ABD'de öldürülen 3 Müslüman ile ilgili eleştirilerde bulundu. Davutoğlu şöyle dedi:

 

"Katil bir ırkçı 3 Suriyeli Müslüman kardeşimizi şehit etti. Biri diş hekimi. Kendisi insanlığa adamış bir diş hekimi, karısı ve onun kardeşi barbarca hunharca şehit edildi. O şehadetlerin karşısında bütün dünya sustu. Abdurrahim Karakoç'un dediği gibi susarsak insanlık bize hakkını helal etmesin. Eğer zulüm ve bu katliamlar karşısında susarsak Hz. Adem hakkını helal etmesin. Şehitlerin babası Hz. Ali hakkını helal etmesin, Hz. Hamza ve bütün ulu erenler hakkını helal etmesin. Susmayacağız. Filistin'de kan dökülüyorsa bunun adına biz ayağa kalkacağız. Selahaddin Eyyubi'nin bayrağını biz taşıyacağız. Eğer her hangi bir yerde bir mazlum varsa bağrımızı biz açacağız. Kılıçdaroğlu son konuşmasında sanki Ortadoğuyu biliyormuş gibi, Kobani'yi soruyorlar Suriye'de bir şehir diyor. Aynı Kılıçdaroğlu 'Ortadoğuya barışı biz getireceğiz' diyor. Kılıçdaroğlu, senin ideolojik kardeşin, milletvekillerin zulüm sürerken gönderip elini sıktığın Esed o Suriyeli masum kardeşlerimizi katlederken sen neredeydin. Kitle imha silahları ile onlar katledilirken Kılıçdaroğlu susuyordu. Oradan o kardeşlerimiz Esed'in zulmünden kaçıp sınırımıza gelirken Kılıçdaroğlu 'Sınırları kapatın, onları geri gönderin' diyordu. Onları geri göndermek demek onları Esed'in zulmüne terk etmek demektir. Kılıçdaroglu senin yüreğinde vicdan olsaydı bize sığınan o kardeşlerimize yabancı muamelesi yapmazdın. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin mazlumlara kucak açan bu politikasından memnun musunuz. Filistin, Suriye, Irak'a kucak açan bu politikanın devamını istiyor musunuz. ABD'deki o 3 kardeşimiz adına dünyanın her yerinde konuşacağız. Paris'te nasıl yürümüşsek, dünyanın her yerinde bu zulme karşı, İsmalofobi'ye karşı konuşacağız."

 

Türkiye'nin 12 yılda IMF'den borç dilenen ülke olmaktan çıkıp IMF'ye borç veren, dünyadaki mazlumlara milyarlarca dolar yardım yapan bir ülke haline geldiğini belirten Davutoğlu, 2023 vizyonu ile Türkiye'nin daha da gelişeceğini ve herkesin bundan payını alacağını ile getirdi. Davutoğlu, Ankara- Sivas arası hızlı trenin 2018'de hizmete gireceğini müjdeledi.

 

SALONDA ERDOĞAN POSTERİ

 

 

Ak Parti İl Başkanlığı tarafından 4 Eylül Spor Salonu'nda düzenlenen kongreye partililer ilgi gösterdi. Salonun tamamını dolduran partililer coşku yaşadı. Salonun tümü Başbakan Davutoğlu'na yönelik çok sayıda pankart ile süslendi. Atatürk ve Davatoğlu posterinin arasına salona Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da posterinin asıldığı görüldü. Posterin altında ise 'Kurucu genel başkan' ifadesi yer aldı. Ayrıca Erdoğan'ın Sivas'ta düzenlediği miting konuşmalarından da kısa kesitler izlettirildi Kongre öncesinde Uğur Işılak konser verdi. Davutoğlu konuşmasının ardından partilileri selamlayarak salondan ayrıldı. - Sivas

 

haber sivas, Başbakan, Davutoğlu, Sivas, ta, (2), haberler, haberi, haberleri, HABER, HABERLER, Cemaat, Eylül, Huzur, Kobani, Kobane, Diyarbakır, Ankara, Irak, Istanbul, İstanbul, Hdp, Halkların Demokratik Partisi, Orta Doğu, Başbakan Davutoğlu, Bakanı Davutoğlu, Bakan Davutoğlu, Ahmed Davutoğlu, Ahmet Davutoğlu, Şemsi Tebrizi, Memur, Mahir Ünal, M.Fethullah Gülen, Fetullah Gülen, Fethullah Gülen, Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye, Muhsin Yazıcıoğlu, Nyt, New York Times, Selahaddin Eyyubi, Amerika, Abd, Amerika Birleşik Devletleri, The Times, Times Gazetesi, Times, Süleyman Soylu, Dhkpc, DHKP C, Cumhurbaşkanı, Erenler, Bakanı Yılmaz, İsmet Yılmaz, Bakanı Yıldız, Bakan Yıldız, Taner Yıldız, Kılıçdaroğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem Erdem, Bakanı Bozdağ, Bakan Bozdağ, Bekir Bozdağ, Van, Akparti, AK Parti, Adalet Ve Kalkınma Partisi, Akp, Ak Parti, Muğla, Erzurum, Eşref Bitlis, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Recep Tayyib Erdoğan, Recep Tayyip, Tayyip Erdoğan, R.T.E, Recep Tayyip Erdoğan, Sivas, 12 Eylül, 28 Şubat, Hükümet, Filistin, Suriye, Aşık Veysel, Siyaset, Uğur Mumcu, sivas bülteni

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.