pendik escort bayan
ozmenpc.comtr
ak
Abdülkadir ERKAHRAMAN
Köşe Yazarı
Abdülkadir ERKAHRAMAN
 

TÜRDEF SEÇİM İŞLERİ:Murat Kurum’un İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterilmesi kadar, uzun istişareler sonucunda “neden tercih edildiğinin” sağlamasını, rakibinin cephesinde oluşan panikten anlayabiliriz.

Murat Kurum’un İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterilmesi kadar, uzun istişareler sonucunda “neden tercih edildiğinin” sağlamasını, rakibinin cephesinde oluşan panikten anlayabiliriz. Önceki akşam, Murat Kurum’a İBB adaylığı tebliğ edildiği sosyal medyaya düşünce tepkilere baktım. Hatta nabız ölçmek için iki de paylaşım yaptım. Gerçekten bir panik var. Murat Kurum’un hiç çalışmadıkları bir yerden öne çıkacağını görmüş olmalılar ki; mevcut İBB yönetiminin beş yıldır göz ardı ettiği kentsel dönüşüm videoları paylaşıldı hemen. Açıkça görülüyor, psikolojik üstünlük AK Parti adayı Murat Kurum’da. Kendisini avantajlı hale getiren çok sayıda başlık var. İstanbul’un beş yıldır, kimi zaman uzaktan, çoğu zaman sosyal medyadan yönetilmesi ve “bir sıçrama tahtası” olarak kullanılmak istenmesi gerçeği, şehrin dağ gibi biriken sorunlarının tepesinde duruyor. İstanbul artık tamirat, tadilat ve yama kaldıracak bir şehir değil. İstanbul’un değişimle birlikte köklü dönüşümden başka bir seçeneği kalmadı. Bunun için de tüm birikimini, enerjisini, heyecanını, gayretini sadece ve sadece İstanbul’a harcayacak, gözü bu aziz şehirden başka bir noktayı görmeyecek, kendisini 16 milyona hizmet etmeye vakfedecek bir belediye başkanına ihtiyacımız var. Bu büyük beklenti herkesin malumu. Herkesin beklentisi. Murat Kurum’u, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı döneminde çok fazla sahada gördük. Kendisini birçok noktada yakından takip ettim. Birlikte köylere gittik. Elazığ depremi, Dereli sel felaketi, İzmir depremi, Manavgat yangınları, Bozkurt seli ve Kahramanmaraş deprem afetlerinde kesintisiz sahadaydı. Çalışkanlığı, hızlı çözümler üretmesi ve vatandaşlara güven veren duruşuyla dikkat çekti, öne çıktı. Bürokrasiden gelmesine rağmen halkla iletişimini çok hızlı geliştirdi. Bu özelliklerine gençliği, atikliği de eklenince İstanbul adaylığı aslında doğal olarak gelişti. Murat Kurum’un şehircilik alanındaki uzmanlığı ve alanlarda edindiği siyasi birikimi kadar bir büyük artısı daha var aslında. Ben buna “gizli özellik” diyorum. Siyasetin doğasında polemik, çatışma ve gerginlik herkesin malumu. Ancak bu gereklilik her siyasetçi için geçerli değil. Murat Kurum da izlediğim kadarıyla polemik siyasetini benimsemiyor, rakipleriyle atışarak dikkat çekmektense icraatlarıyla öne çıkıyor. Bence, İstanbul’u kazanma yolunda İstanbul halkını ikna edebilecek bir özellik bu. Murat Kurum İstanbul’a ve şehrin sorunlarına odaklanarak daha ilk günlerden farkını ortaya koyabilirse, sadece AK Parti ve Cumhur İttifakı seçmeninde değil tüm İstanbul halkında mutlaka karşılık bulacaktır. Murat Kurum, işine konsantre olma özelliğini öne çıkarır ve gereksiz tartışmalara girmekten itinayla uzak kalırsa, İstanbul’da seçim kazanmanın hikayesini de yeniden yazmış olur. Sandığa 83 gün var. Kollar sıvandı. Murat Kurum sahaya çıktıkça, sokak sokak gezerek sorunları işaret edip, çözüm yollarını anlattıkça ortaya çıkan farkı hep birlikte göreceğiz. Gerginlikler, polemikler, sataşmalar, sosyal medya algıları mutlaka olacak. Ancak şu 83 günde sabırlı olan, İstanbul’a, şehrin ruhuna ve icraatlarına odaklanan, hayal değil gerçekleri ve reçeteyi gösteren aday kazanacak. Bugünden görünen manzara budur.   Bir şarkı bu kadar mı etkili olur? Psikolojik üstünlüğü ölçmek için şarkıların da diline, seçmen üzerindeki etkisine bakmak gerekiyor. AK Parti İstanbul İl Teşkilatı’nın, merhum Azer Bülbül’ün ‘Çoğu gitti azı kaldı’ şarkısından ‘Bu şehrin her sokağında aşkımızın izi kaldı’ şeklinde uyarlaması çok kısa sürede dillere düştü. Ben en az 10 kez dinledim. Gerçekten başarılı olmuş. Zekice düşünülmüş. Buna mukabil İBB Başkanı adına hazırlanan, ‘16 milyon kişi’ isimli Yeşilçam uyarlaması aynı etkiyi oluşturmadı. Onu da üç kez dinledim. Şarkı hiç İstanbullu değil. Vermiyor o havayı. Aksine çok fazla abartı ve reklam öznesi içeriyor. İmamoğlu’na oy verdiğini bildiğim bir tanıdığıma gönderdim, “İzleyince sinirlendim. Şarkıda bile kandırıyor, abartıyor, algı yapıyor” dedi. CHP Gençlik Kolları bu pasifliği ve geriye düşmeyi fark etmiş olmalı ki Azer Bülbül etkileşiminden faydalanmak için, merhumun son albümündeki “Ben seninle mutluyum” şarkısına alelacele ve alelade bir klip hazırlamışlar. Etkileşimine baktım, görünen o ki cevap şarkı da tutmamış. Hatta dolaşıma bile girmemiş. ‘Ne var bunda; altı üstü bir şarkı diyenler’ olacaktır. Aksine önemli. Murat Kurum açıklanınca CHP’deki panik seviyesini ve iletişim krizine girildiğinin eldeki en bariz göstergesi ‘Aşkımızın izi kaldı’ şarkısına gelen tepkiler oldu.   Teşkilat gemileri karaya sürmüş bile Haliç Kongre Merkezi’ndeki coşkuya da değinmek gerekiyor. AK Parti teşkilatı her zaman diri ve heyecanlıydı. Ancak dünkü aday tanıtımında çok farklı ve hissettiren bir hava vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın salona gelmesi ile zirve yapan coşku görülmeye değerdi. Manzaradan Cumhurbaşkanı Erdoğan da etkilendi ve balkondaki gençlere hemen etkileşim verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İBB adayını “İstanbul muradına kavuşacak” diyerek, gönülden ifadelerle kavramlaştırması ise Haliç’te muazzam bir etki oluşturdu. Salondan çıkarken şunu gözlemledim: Herkes birbirini kutluyor ve motive ediyordu. Şunu net olarak gördüm; İstanbul teşkilatı gemileri karaya çoktan sürmüş. Kiminle konuştuysam İstanbul’u yeniden kazanmaya çok kararlı ve inançlı olduklarını söylüyordu.   *** Gizli gündem: Üç dönem kuralı ne olacak? İlçe belediye başkan adaylarıyla ilgili kulis bilgiler de yokladım. Tahminler aldım. Bazı adaylar için üç dönem kuralının esnetileceğine dair beklenti oluşmuş. Partideki etkin bir isimle konuştum. Hem kendi fikri olarak hem de teşkilatta ağır basan görüşü şöyle özetledi: “Kurallar tabii ki uygulanacak. Ancak maksimum faydayı da gözetmek gerekiyor. Sadece üç dönemini dolduranlar değil, birinci dönemi biten bazı başkanların yeniden aday gösterilmemesi masada. Anketler ve istişareler bir fotoğraf koyuyor ortaya. Üç dönemini dolduran ancak yeniden aday olursa hem ilçeyi elimizde tutacak, oylarımızı artıracak hem de İBB seçimlerine olumlu etkisi olacak isimlerle, yeniden devam edilebilir. Elimizde böyle veriler var”. İstanbul’un bazı ilçelerinde saha çalışmaları hâlâ devam ediyormuş. Zaten ilçe adayları 21 Ocak’ta açıklanacak. Eğer çalışmalar tamamlanmazsa ay sonuna da kalabilirmiş. İstanbul’un ilçelerinde kesinleşen adaylar var ancak durumu henüz netleşmeyen çok ilçe de söz konusu.
Ekleme Tarihi: 08 Ocak 2024 - Pazartesi

TÜRDEF SEÇİM İŞLERİ:Murat Kurum’un İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterilmesi kadar, uzun istişareler sonucunda “neden tercih edildiğinin” sağlamasını, rakibinin cephesinde oluşan panikten anlayabiliriz.

Murat Kurum’un İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterilmesi kadar, uzun istişareler sonucunda “neden tercih edildiğinin” sağlamasını, rakibinin cephesinde oluşan panikten anlayabiliriz.

Önceki akşam, Murat Kurum’a İBB adaylığı tebliğ edildiği sosyal medyaya düşünce tepkilere baktım. Hatta nabız ölçmek için iki de paylaşım yaptım. Gerçekten bir panik var. Murat Kurum’un hiç çalışmadıkları bir yerden öne çıkacağını görmüş olmalılar ki; mevcut İBB yönetiminin beş yıldır göz ardı ettiği kentsel dönüşüm videoları paylaşıldı hemen.

Açıkça görülüyor, psikolojik üstünlük AK Parti adayı Murat Kurum’da. Kendisini avantajlı hale getiren çok sayıda başlık var. İstanbul’un beş yıldır, kimi zaman uzaktan, çoğu zaman sosyal medyadan yönetilmesi ve “bir sıçrama tahtası” olarak kullanılmak istenmesi gerçeği, şehrin dağ gibi biriken sorunlarının tepesinde duruyor.

İstanbul artık tamirat, tadilat ve yama kaldıracak bir şehir değil. İstanbul’un değişimle birlikte köklü dönüşümden başka bir seçeneği kalmadı. Bunun için de tüm birikimini, enerjisini, heyecanını, gayretini sadece ve sadece İstanbul’a harcayacak, gözü bu aziz şehirden başka bir noktayı görmeyecek, kendisini 16 milyona hizmet etmeye vakfedecek bir belediye başkanına ihtiyacımız var. Bu büyük beklenti herkesin malumu. Herkesin beklentisi.
Murat Kurum’u, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı döneminde çok fazla sahada gördük. Kendisini birçok noktada yakından takip ettim. Birlikte köylere gittik. Elazığ depremi, Dereli sel felaketi, İzmir depremi, Manavgat yangınları, Bozkurt seli ve Kahramanmaraş deprem afetlerinde kesintisiz sahadaydı. Çalışkanlığı, hızlı çözümler üretmesi ve vatandaşlara güven veren duruşuyla dikkat çekti, öne çıktı. Bürokrasiden gelmesine rağmen halkla iletişimini çok hızlı geliştirdi. Bu özelliklerine gençliği, atikliği de eklenince İstanbul adaylığı aslında doğal olarak gelişti.
Murat Kurum’un şehircilik alanındaki uzmanlığı ve alanlarda edindiği siyasi birikimi kadar bir büyük artısı daha var aslında. Ben buna “gizli özellik” diyorum. Siyasetin doğasında polemik, çatışma ve gerginlik herkesin malumu. Ancak bu gereklilik her siyasetçi için geçerli değil. Murat Kurum da izlediğim kadarıyla polemik siyasetini benimsemiyor, rakipleriyle atışarak dikkat çekmektense icraatlarıyla öne çıkıyor. Bence, İstanbul’u kazanma yolunda İstanbul halkını ikna edebilecek bir özellik bu. Murat Kurum İstanbul’a ve şehrin sorunlarına odaklanarak daha ilk günlerden farkını ortaya koyabilirse, sadece AK Parti ve Cumhur İttifakı seçmeninde değil tüm İstanbul halkında mutlaka karşılık bulacaktır. Murat Kurum, işine konsantre olma özelliğini öne çıkarır ve gereksiz tartışmalara girmekten itinayla uzak kalırsa, İstanbul’da seçim kazanmanın hikayesini de yeniden yazmış olur. Sandığa 83 gün var. Kollar sıvandı. Murat Kurum sahaya çıktıkça, sokak sokak gezerek sorunları işaret edip, çözüm yollarını anlattıkça ortaya çıkan farkı hep birlikte göreceğiz. Gerginlikler, polemikler, sataşmalar, sosyal medya algıları mutlaka olacak. Ancak şu 83 günde sabırlı olan, İstanbul’a, şehrin ruhuna ve icraatlarına odaklanan, hayal değil gerçekleri ve reçeteyi gösteren aday kazanacak. Bugünden görünen manzara budur.
 

Bir şarkı bu kadar mı etkili olur?

Psikolojik üstünlüğü ölçmek için şarkıların da diline, seçmen üzerindeki etkisine bakmak gerekiyor. AK Parti İstanbul İl Teşkilatı’nın, merhum Azer Bülbül’ün ‘Çoğu gitti azı kaldı’ şarkısından ‘Bu şehrin her sokağında aşkımızın izi kaldı’ şeklinde uyarlaması çok kısa sürede dillere düştü. Ben en az 10 kez dinledim. Gerçekten başarılı olmuş. Zekice düşünülmüş. Buna mukabil İBB Başkanı adına hazırlanan, ‘16 milyon kişi’ isimli Yeşilçam uyarlaması aynı etkiyi oluşturmadı. Onu da üç kez dinledim. Şarkı hiç İstanbullu değil. Vermiyor o havayı. Aksine çok fazla abartı ve reklam öznesi içeriyor. İmamoğlu’na oy verdiğini bildiğim bir tanıdığıma gönderdim, “İzleyince sinirlendim. Şarkıda bile kandırıyor, abartıyor, algı yapıyor” dedi. CHP Gençlik Kolları bu pasifliği ve geriye düşmeyi fark etmiş olmalı ki Azer Bülbül etkileşiminden faydalanmak için, merhumun son albümündeki “Ben seninle mutluyum” şarkısına alelacele ve alelade bir klip hazırlamışlar. Etkileşimine baktım, görünen o ki cevap şarkı da tutmamış. Hatta dolaşıma bile girmemiş. ‘Ne var bunda; altı üstü bir şarkı diyenler’ olacaktır. Aksine önemli. Murat Kurum açıklanınca CHP’deki panik seviyesini ve iletişim krizine girildiğinin eldeki en bariz göstergesi ‘Aşkımızın izi kaldı’ şarkısına gelen tepkiler oldu.

 

Teşkilat gemileri karaya sürmüş bile
Haliç Kongre Merkezi’ndeki coşkuya da değinmek gerekiyor. AK Parti teşkilatı her zaman diri ve heyecanlıydı. Ancak dünkü aday tanıtımında çok farklı ve hissettiren bir hava vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın salona gelmesi ile zirve yapan coşku görülmeye değerdi. Manzaradan Cumhurbaşkanı Erdoğan da etkilendi ve balkondaki gençlere hemen etkileşim verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İBB adayını “İstanbul muradına kavuşacak” diyerek, gönülden ifadelerle kavramlaştırması ise Haliç’te muazzam bir etki oluşturdu. Salondan çıkarken şunu gözlemledim: Herkes birbirini kutluyor ve motive ediyordu. Şunu net olarak gördüm; İstanbul teşkilatı gemileri karaya çoktan sürmüş. Kiminle konuştuysam İstanbul’u yeniden kazanmaya çok kararlı ve inançlı olduklarını söylüyordu.
 

***

Gizli gündem: Üç dönem kuralı ne olacak?
İlçe belediye başkan adaylarıyla ilgili kulis bilgiler de yokladım. Tahminler aldım. Bazı adaylar için üç dönem kuralının esnetileceğine dair beklenti oluşmuş. Partideki etkin bir isimle konuştum. Hem kendi fikri olarak hem de teşkilatta ağır basan görüşü şöyle özetledi: “Kurallar tabii ki uygulanacak. Ancak maksimum faydayı da gözetmek gerekiyor. Sadece üç dönemini dolduranlar değil, birinci dönemi biten bazı başkanların yeniden aday gösterilmemesi masada. Anketler ve istişareler bir fotoğraf koyuyor ortaya. Üç dönemini dolduran ancak yeniden aday olursa hem ilçeyi elimizde tutacak, oylarımızı artıracak hem de İBB seçimlerine olumlu etkisi olacak isimlerle, yeniden devam edilebilir. Elimizde böyle veriler var”. İstanbul’un bazı ilçelerinde saha çalışmaları hâlâ devam ediyormuş. Zaten ilçe adayları 21 Ocak’ta açıklanacak. Eğer çalışmalar tamamlanmazsa ay sonuna da kalabilirmiş. İstanbul’un ilçelerinde kesinleşen adaylar var ancak durumu henüz netleşmeyen çok ilçe de söz konusu.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.