pendik escort bayan
ozmenpc.comtr
ak
Abdülkadir ERKAHRAMAN
Köşe Yazarı
Abdülkadir ERKAHRAMAN
 

Dünyanın en büyük depremini yaşadık.

Dünyanın en büyük depremini yaşadık. 6 Şubat’tan bu yana kaç gün geçti? Bize kalırsa, çok gibi. Sanki aylar olmuş. Hatta geçen sene. O kadar uzak. Bir de depreme maruz kalan insanlara sorun. Daha dün gibi diyeceklerdir. Değilse önceki gün. Bir olay, hayata, davranışa ne kadar yansırsa, ne kadar etki ederse, hissediş o derece demektir. İstanbul’dan bakmakla yakından bakmak arasında fark var. Hatay’ı görmek için kalabalık bir grup hâlinde gittik. Hatay’ı göremedik. Yok çünkü. Hatay diye bir şehir kalmamış. Haberlerden hep duyuyorduk, ekranda seyrediyorduk ama bizzat görmek başka. Binalar yıkılmış, enkazın büyük kısmı kaldırılmış, boşluğa dönüşmüş. Uçaktan bakınca çatısı görülen, yerinde duruyor sanılan binaların yanına gittiğimizde, oturulmayacak durumda olduğu fark ediliyor. Hasarlı binalar da yakında yıkılacak. Onlar yıkılınca, geriye birkaç bina ancak kalacak. * Beyoğlu Belediyesi bu seneki iftarını Hatay’da verdi. Başkan Haydar Ali Yıldız’ın ev sahipliğinde, medeniyetler şehri olarak bilinen Hatay’da Müslüman, Hıristiyan ve Musevi din adamlarıyla, depremzede kardeşlerimizle ve TBMM Başkanı Mustafa Şentop’la beraber iftar sofrasında dua ettik. Yıkılan mabetleri ziyaret ettik. Verilen hizmetleri yerinde gördük. “Bizi unutmayın sakın” diyen depremzedelerle lokmaları paylaştık, sarıldık, kucaklaştık. * Hatay denilince, aklıma önce Cemil Meriç gelirdi. Son dönemde biri daha eklendi. Hatay’ın yiğit evladı Hüseyin Yayman. Depremde ailesinden on bir kişiyi kaybetti. On bir yakını kaybedip ayakta kalabilmek için elbette yiğit olmak gerekir. Babayiğit hem de. İlk günden itibaren koşturuyor, çalışıyor, anlatıyor. Rabbim gayretini makbul kılsın. * Dünyanın en büyük depremi demekten çekinmek anlamsız. Hiç tereddütsüz öyle. Yuvarlayıp, yumuşatıp konuşmanın anlamı yok. Dünyanın en büyük depremlerinden biri deyince, sözün sorumluluğunu kabullenmemiş oluyor kişi. Ne demek “lerinden biri”? Ben bu “lerinden biri” ya da “larından biri”ni duyunca, benzerini arıyorum. Çoğu zaman da bulunamıyor. * Kahramanmaraş merkezli deprem, 200 atom bombasına denk bulunuyor. Daha fazlasını bilen varsa söylesin. Sayılar bazen 300’e, bazen 500’e çıkabiliyor, hepsi bu. Özeti, büyük, çok büyük. Bir depremzede şöyle dedi: “Yaşadığımız, öyle büyük bir şeydi ki yanında her şey küçük kaldı.” Ürettiğinin büyük kısmını ihraç eden ülkelere benzedi Kahramanmaraş. (Bazı şehirlerimizi ‘ülke’ bilenler için, bu benzetme, ayrıca önemli olsa gerek.) Depremin merkezi Kahramanmaraş’tı ama Hatay çok daha büyük hasar gördü. Enkazların büyük kısmı kaldırılmış. Ayakta gibi görünen fakat hasarlı olduğu için oturulamayacak durumda olan binalar da yıkılınca, geriye bomboş alanlar çıkacak. * Hüseyin Yayman gelene gidene depremi anlatıyor. Hatay yeniden ayağa kalkacak. Cumhurbaşkanımız buraya üç defa geldi. Vatandaşlarla sohbet etti, vaziyeti yerinde gördü. İnsanlarımız ona şunu sordu: “Evler ne zaman teslim edilecek?” 110 milyon dolarlık zarar var tespitlere göre. Eğer kendimiz yıkıp dönüşüme gitseydik, bunun onda biriyle kurtarabilirdik. 8-10 milyar yeterdi. Hatay’dan 80 bin kişi ikametini başka şehirlere taşıdı. Buradaki çalışmalarda STK’lar çok başarılı oldu. 14 ilin valisi gelip burada hizmet etti. Burasını çözeriz. Fakat ülkenin daha mühim meselesi İstanbul depremi. Bu bir millî güvenlik meselesi. Gelecek meselesi. Bunu bilmek, ona göre davranmak şart. En önemli konu terör ya da ekonomi değil. Hepimiz çok etkilendik. Gelin buraya, bizi unutmayın, yalnız bırakmayın bizi. Burada insanlar acısı paylaşıldıkça güzelleşir. Dikkat edin, büyükler konuşmak istiyor. Ergenler boş gözlerle bakmak istiyor. Konuşmak pek umurlarında değil. Çocuklar da herkese sarılmak istiyor. Çok hikâyesi olan bir şehir burası. Depremden sonra yeni bir hikâye başladı.
Ekleme Tarihi: 21 Nisan 2023 - Cuma

Dünyanın en büyük depremini yaşadık.

Dünyanın en büyük depremini yaşadık. 6 Şubat’tan bu yana kaç gün geçti? Bize kalırsa, çok gibi. Sanki aylar olmuş. Hatta geçen sene. O kadar uzak. Bir de depreme maruz kalan insanlara sorun. Daha dün gibi diyeceklerdir. Değilse önceki gün. Bir olay, hayata, davranışa ne kadar yansırsa, ne kadar etki ederse, hissediş o derece demektir. İstanbul’dan bakmakla yakından bakmak arasında fark var. Hatay’ı görmek için kalabalık bir grup hâlinde gittik. Hatay’ı göremedik. Yok çünkü. Hatay diye bir şehir kalmamış. Haberlerden hep duyuyorduk, ekranda seyrediyorduk ama bizzat görmek başka. Binalar yıkılmış, enkazın büyük kısmı kaldırılmış, boşluğa dönüşmüş. Uçaktan bakınca çatısı görülen, yerinde duruyor sanılan binaların yanına gittiğimizde, oturulmayacak durumda olduğu fark ediliyor. Hasarlı binalar da yakında yıkılacak. Onlar yıkılınca, geriye birkaç bina ancak kalacak. * Beyoğlu Belediyesi bu seneki iftarını Hatay’da verdi. Başkan Haydar Ali Yıldız’ın ev sahipliğinde, medeniyetler şehri olarak bilinen Hatay’da Müslüman, Hıristiyan ve Musevi din adamlarıyla, depremzede kardeşlerimizle ve TBMM Başkanı Mustafa Şentop’la beraber iftar sofrasında dua ettik. Yıkılan mabetleri ziyaret ettik. Verilen hizmetleri yerinde gördük. “Bizi unutmayın sakın” diyen depremzedelerle lokmaları paylaştık, sarıldık, kucaklaştık. * Hatay denilince, aklıma önce Cemil Meriç gelirdi. Son dönemde biri daha eklendi. Hatay’ın yiğit evladı Hüseyin Yayman. Depremde ailesinden on bir kişiyi kaybetti. On bir yakını kaybedip ayakta kalabilmek için elbette yiğit olmak gerekir. Babayiğit hem de. İlk günden itibaren koşturuyor, çalışıyor, anlatıyor. Rabbim gayretini makbul kılsın. * Dünyanın en büyük depremi demekten çekinmek anlamsız. Hiç tereddütsüz öyle. Yuvarlayıp, yumuşatıp konuşmanın anlamı yok. Dünyanın en büyük depremlerinden biri deyince, sözün sorumluluğunu kabullenmemiş oluyor kişi. Ne demek “lerinden biri”? Ben bu “lerinden biri” ya da “larından biri”ni duyunca, benzerini arıyorum. Çoğu zaman da bulunamıyor. * Kahramanmaraş merkezli deprem, 200 atom bombasına denk bulunuyor. Daha fazlasını bilen varsa söylesin. Sayılar bazen 300’e, bazen 500’e çıkabiliyor, hepsi bu. Özeti, büyük, çok büyük. Bir depremzede şöyle dedi: “Yaşadığımız, öyle büyük bir şeydi ki yanında her şey küçük kaldı.” Ürettiğinin büyük kısmını ihraç eden ülkelere benzedi Kahramanmaraş. (Bazı şehirlerimizi ‘ülke’ bilenler için, bu benzetme, ayrıca önemli olsa gerek.) Depremin merkezi Kahramanmaraş’tı ama Hatay çok daha büyük hasar gördü. Enkazların büyük kısmı kaldırılmış. Ayakta gibi görünen fakat hasarlı olduğu için oturulamayacak durumda olan binalar da yıkılınca, geriye bomboş alanlar çıkacak. * Hüseyin Yayman gelene gidene depremi anlatıyor. Hatay yeniden ayağa kalkacak. Cumhurbaşkanımız buraya üç defa geldi. Vatandaşlarla sohbet etti, vaziyeti yerinde gördü. İnsanlarımız ona şunu sordu: “Evler ne zaman teslim edilecek?” 110 milyon dolarlık zarar var tespitlere göre. Eğer kendimiz yıkıp dönüşüme gitseydik, bunun onda biriyle kurtarabilirdik. 8-10 milyar yeterdi. Hatay’dan 80 bin kişi ikametini başka şehirlere taşıdı. Buradaki çalışmalarda STK’lar çok başarılı oldu. 14 ilin valisi gelip burada hizmet etti. Burasını çözeriz. Fakat ülkenin daha mühim meselesi İstanbul depremi. Bu bir millî güvenlik meselesi. Gelecek meselesi. Bunu bilmek, ona göre davranmak şart. En önemli konu terör ya da ekonomi değil. Hepimiz çok etkilendik. Gelin buraya, bizi unutmayın, yalnız bırakmayın bizi. Burada insanlar acısı paylaşıldıkça güzelleşir. Dikkat edin, büyükler konuşmak istiyor. Ergenler boş gözlerle bakmak istiyor. Konuşmak pek umurlarında değil. Çocuklar da herkese sarılmak istiyor. Çok hikâyesi olan bir şehir burası. Depremden sonra yeni bir hikâye başladı.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.