pendik escort bayan
ozmenpc.comtr
ak
Orhan ARSLAN
Köşe Yazarı
Orhan ARSLAN
 

DOĞRU ANALİZ SADE YAKLAŞIM

 DOĞRU  ANALİZ    SADE   YAKLAŞIM ÜLKEMİZDE  onca şey olup biterken, kendilerini apayrı bir dünyada zanneden, kimi  dostlar apayrı bir hava içerisinde dünyalar kurup, OLMAYACAK HAYALLERİN PEŞİNDE KOŞMAKTADIRLAR. BUNUN ADINA NE DENİRSE DENSİN... GERÇEKTE ÜLKE GERÇEĞİ İLE HİÇ BAĞDAŞMAMAKTADIR. KENDİLERİNE GÖRE, Engin ve zengin fikir alt yapıları sayesinde, eserler sunmaktadırlar. Ancak, Kendilerİne bu genişliği sağlayan siyaseti yok sayıp, gerçeklikler üzerine kurduklarını sandıkları, hayaller dünyasında yaşamaktadırlar... Kolay gelsin... Bundan yıllar önce Bu Ülkede ALLAH kelimesinin dahi söylenmesinin, yazılmasının zorluklarını unutmuş gibi gözükmektedirler... Siyasetçiler için yaptıkları en acımasız eleştiriyi (Erişememezlik, tepeden bakma, görmemezlikten gelme, yok sayma) kendi hayatlarında  uygular olmuşlar... Geçmişte yaşanan 163 Madde madurları hafızlardan  silinmiş... Necip Fazıl gibi  fikir adamlarının hapisahanelerde geçirdikleri çile  günleri hatırlanmaz olmuş... Kapatılan partiler, önü kesilen dernekler, sanki bu ülkede olmamış... Baş örtüsü eylemlerinde haftalarca süren buluşmalar, mitingler, yürüyüşler, sanki  başka ülkede olmuş... El ele zinciri, Beyazıd Camii eylemleri, unutulmuş... Şimdi siyasi gelecek beklentisi için bile, insanlar acımasız bir şekilde  silahlarındaki son mermiye  kadar mevzi almış gözüküyorlar... Bir zamanlar iktidar  kadrosunda yer  alan kimi insanlar, İktidara  söylenmedik söz bırakmıyorlar.  Eleştiri sınırlarını  aşarak daha ileri boyutta saldırılar  yapıyorlar... OYSA  YAPICI  VE  YOL  GÖSTERİCİ  öneriler  sunmak gerekmez mi? Yoksa tam tersine sen beni dinlemedin! Hadi bana Eyvallah  demek  mi gerekir! Söz konusu Ülkenin yararı ise, fedakarlık gerekemez mi? Hem oyle küsükün davranmanın kime ne faydası olur? Sadece  benlik duyguları tatmin olmuş, olur... Hatırladınız mı? Şiirlerde bile  ALLAH kelimesini kullanamayan şairler, tanrı kelimesine  mahkum olmuştu... Yani demek ki ne kadar  beklentiler  yükseldi ise, o kadar savrulmalar da yükselmiş  gözükmektedir. Hatta mevcut  siyasi yapılanmadan umduğunu bulamayanlar, ikbal için, konum değiştirmeyi bir zafer edası ile takdim ediyorlar... Yazıklar olsun... Demek ki, bizim insanımızın beklentileri çok farklı ve  çok  çeşitli imiş, bunu da öğrenmiş olduk... Bütün bu olanlar karşısında şunu  söyleyebilirim. Kısacası  gerçekçi değiller... Vefasızlık, kadir, kıymet  bilmemek zirve  yapmış... Elindeki imkanın değeri bilinmez olmuş... Özel oalrak, HAYAT BOYU, HEP doğru dürüst ve bildiğini herkesin yüzüne söyleyecek kadar cesareti olan bir insan olarak, çakma hayyalerin, gerçekleşmeyecek planların peşinde koşmadım. Halktan kendimizi  üstün görmedim. Onun için yalın ve anlaşılır bir dil ile yazmaya çalıştım. Konuşmaya  çalıştım. Herkes ne dediğimizi anlasın istedim. Yazdığımız şeyler insanlar arasında değişik, değişik yorumlanmasın istedim. Kelimeleri ve cümleleri gayet net ve anlaşılır yazdım... Bundan da gurur duydum... Halk ile her daim iç içe oldum. Halkın gerçekliklerini görmeye çalıştım. O, konuda yardımcı olmak, bilgilendirmek amaçlı çalışmalarda bulundum. Dertlerini gündeme getirmeye çalıştım. Bazılarının hayatına  dokunma gayreti içerisinde oldum. Umarım başarmışımdır. VARDIĞIM  SONUÇ; HERKES  KENDİ  YOLUNA...   ALLAH BİZLERİ  KİBİR HASTALIĞINDAN KORUSUN... ASIL OLAN  BOŞ KONUSMAK DEGİL DOĞRUNUN YANINDA YER  ALARAK  O HAREKETİ   GUÇLENDIRMEK OLMALIDIR.... NUH TUFANINDAN.  KURTULMAK IÇIN KÜÇÜK   SALLARA BİNMEK  YERINE    ANCAK   GEMIYE    BİNİLEREK   KURTULUNUR...    ZOR  SINAVLAR  GÜÇLÜ İNSANLAR  YETİŞTİRİR... SABIR  BU  GÜCÜN. EN BÜYÜK SİLAHIDIR.... Orhan Arslan
Ekleme Tarihi: 18 Şubat 2024 - Pazar

DOĞRU ANALİZ SADE YAKLAŞIM

 DOĞRU  ANALİZ    SADE   YAKLAŞIM
ÜLKEMİZDE  onca şey olup biterken, kendilerini apayrı bir dünyada zanneden, kimi  dostlar apayrı bir hava içerisinde dünyalar kurup, OLMAYACAK HAYALLERİN PEŞİNDE KOŞMAKTADIRLAR. BUNUN ADINA NE DENİRSE DENSİN... GERÇEKTE ÜLKE GERÇEĞİ İLE HİÇ BAĞDAŞMAMAKTADIR.
KENDİLERİNE GÖRE, Engin ve zengin fikir alt yapıları sayesinde, eserler sunmaktadırlar. Ancak, Kendilerİne bu genişliği sağlayan siyaseti yok sayıp, gerçeklikler üzerine kurduklarını sandıkları, hayaller dünyasında yaşamaktadırlar... Kolay gelsin... Bundan yıllar önce Bu Ülkede ALLAH kelimesinin dahi söylenmesinin, yazılmasının zorluklarını unutmuş gibi gözükmektedirler...
Siyasetçiler için yaptıkları en acımasız eleştiriyi (Erişememezlik, tepeden bakma, görmemezlikten gelme, yok sayma) kendi hayatlarında  uygular olmuşlar...

Geçmişte yaşanan 163 Madde madurları hafızlardan  silinmiş... Necip Fazıl gibi  fikir adamlarının hapisahanelerde geçirdikleri çile  günleri hatırlanmaz olmuş... Kapatılan partiler, önü kesilen dernekler, sanki bu ülkede olmamış... Baş örtüsü eylemlerinde haftalarca süren buluşmalar, mitingler, yürüyüşler, sanki  başka ülkede olmuş... El ele zinciri, Beyazıd Camii eylemleri, unutulmuş...
Şimdi siyasi gelecek beklentisi için bile, insanlar acımasız bir şekilde  silahlarındaki son mermiye  kadar mevzi almış gözüküyorlar... Bir zamanlar iktidar  kadrosunda yer  alan kimi insanlar, İktidara  söylenmedik söz bırakmıyorlar.  Eleştiri sınırlarını  aşarak daha ileri boyutta saldırılar  yapıyorlar... OYSA  YAPICI  VE  YOL  GÖSTERİCİ  öneriler  sunmak gerekmez mi? Yoksa tam tersine sen beni dinlemedin! Hadi bana Eyvallah  demek  mi gerekir! Söz konusu Ülkenin yararı ise, fedakarlık gerekemez mi? Hem oyle küsükün davranmanın kime ne faydası olur? Sadece  benlik duyguları tatmin olmuş, olur...
Hatırladınız mı? Şiirlerde bile  ALLAH kelimesini kullanamayan şairler, tanrı kelimesine  mahkum olmuştu...
Yani demek ki ne kadar  beklentiler  yükseldi ise, o kadar savrulmalar da yükselmiş  gözükmektedir. Hatta mevcut  siyasi yapılanmadan umduğunu bulamayanlar, ikbal için, konum değiştirmeyi bir zafer edası ile takdim ediyorlar... Yazıklar olsun...
Demek ki, bizim insanımızın beklentileri çok farklı ve  çok  çeşitli imiş, bunu da öğrenmiş olduk...
Bütün bu olanlar karşısında şunu  söyleyebilirim.
Kısacası  gerçekçi değiller... Vefasızlık, kadir, kıymet  bilmemek zirve  yapmış... Elindeki imkanın değeri bilinmez olmuş...

Özel oalrak,
HAYAT BOYU, HEP doğru dürüst ve bildiğini herkesin yüzüne söyleyecek kadar cesareti olan bir insan olarak, çakma hayyalerin, gerçekleşmeyecek planların peşinde koşmadım. Halktan kendimizi  üstün görmedim. Onun için yalın ve anlaşılır bir dil ile yazmaya çalıştım. Konuşmaya  çalıştım. Herkes ne dediğimizi anlasın istedim. Yazdığımız şeyler insanlar arasında değişik, değişik yorumlanmasın istedim. Kelimeleri ve cümleleri gayet net ve anlaşılır yazdım... Bundan da gurur duydum... Halk ile her daim iç içe oldum. Halkın gerçekliklerini görmeye çalıştım. O, konuda yardımcı olmak, bilgilendirmek amaçlı çalışmalarda bulundum. Dertlerini gündeme getirmeye çalıştım. Bazılarının hayatına  dokunma gayreti içerisinde oldum. Umarım başarmışımdır.

VARDIĞIM  SONUÇ;
HERKES  KENDİ  YOLUNA...   ALLAH BİZLERİ  KİBİR HASTALIĞINDAN KORUSUN... ASIL OLAN  BOŞ KONUSMAK DEGİL DOĞRUNUN YANINDA YER  ALARAK  O HAREKETİ   GUÇLENDIRMEK OLMALIDIR.... NUH TUFANINDAN.  KURTULMAK IÇIN KÜÇÜK   SALLARA BİNMEK  YERINE    ANCAK   GEMIYE    BİNİLEREK   KURTULUNUR...
 
 ZOR  SINAVLAR  GÜÇLÜ İNSANLAR  YETİŞTİRİR... SABIR  BU  GÜCÜN. EN BÜYÜK SİLAHIDIR.... Orhan Arslan

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.