pendik escort bayan
ozmenpc.comtr
ak
Bekir ÇÖL
Köşe Yazarı
Bekir ÇÖL
 

SESLİ YAZILAR CÜBBELİYE GÖRE ALLAH DÜNYADA GÖRÜLÜR

Adam gece oldu yattı. Tövbe eden efendisi rüyada kimi gördü? Hey seni, beni görmedi, Allah’ı gördü. Allah’ü Teâlâ görülür mü? Ehlisünnete göre akait kitaplarımızda Allah’ü Teâlâ’nın rüyada görülmesi caizdir ve vakidir. (Olmuştur.)      Adam gece oldu yattı. Tövbe eden efendisi rüyada kimi gördü? Hey seni, beni görmedi, Allah’ı gördü. Allah’ü Teâlâ görülür mü? Ehlisünnete göre akait kitaplarımızda Allah’ü Teâlâ’nın rüyada görülmesi caizdir ve vakidir. (Olmuştur.) Nasıl görülür? Şekil verilmez amma, Allah’ü Teâlâ tecelli eder. Sıfatlarından bir sıfat efendim, nur halinde görülür. Fakat bazıda tecelli suri denir buna. Tecelli suri şu demek. Allah’ü Teâlâ şekilsizdir ama bir şekilde tecelli eder. ( Ne demekse, Allah şekilsizdir ama bir şekilde tecelli eder.) Mesela ağaçtan Musa (a.s.) görüştü, konuştu. Görülen neydi orada? Ağaç. Ses nereden geliyordu? Ağaçtan.     (Cübbeli Hoca, anlamıyor musun orada görülen Allah değildi. Sadece Musa (a.s) ile oradan konuştu. Eğer Allah ile görüşmüş olsaydı, Allah’ü Teâlâ’yı görmek isteyen Musa (a.s) a, “sen göremezsin” (Len Terani) der miydi? B. Ç.) -         Cübbeli, Mesela “Raeytü Rabbi fi sureti şebbin emran.” Yani, -          Peygamberimize atfen uydurulan bir hadiste Peygamberimiz şöyle diye siymiş: “Ben Rabbimi güzel yüzlü bir delikanlı suretinde gördüm” diyor. -         Cübbeli, bu hadisi anlatırken tam saçmalıyor, şöyle devam ediyor: -         Cübbeli, Ne demek öyle derken? Allah’ın şekli var demek değil. Öyle bir suretten nida ediyor sana. -         O, zamanda görmüş değil konuşmuş oluyorsun, Cübbeli Efendi. -         Cübbeli, Ağaçtan nida ettiğine göre insan ağaçtan daha mükemmel bir varlık. Buna ne derler? Tecelli suri, bir şekle bürünen. -         Bu sözleri sarf eden Cübbeli Efendi, başka bir konuşmasında “Errahman’ü alel Arşisteva” “Rahman Arşa istiva etmiştir” diye mana veren İbn Teymiyeyi, Allah’ü Teâlâ’ya mekân ve suret ittihaz etti diye küfürle suçlamaktadır. Ama kendisi ayette de olmadığı halde Yüce Allah’a hem şekil ve hem de suret ittihaz etmektedir, kendisinin durumunu yine kendisine havale ederek Cübbelinin yalanlarını yazmaya devam edelim.       Buraya Kur’anı kerimden iki tane ayet alalım: “Onun (Allah’ın) benzeri olan hiçbir şey yoktur. O’ işitendir görendir. (Şuara,10)        “Artık bir takım benzetmelerle, temsillerle Allah’a benzerler icat etmeyin. Çünkü Allah benzeri olmadığını bilir ama siz bu gerçekleri bilmezsiniz. (Nahil 74)        Hal böyle olunca. Allah’ü Teala’yı, İmamı Azam kaç defa gördü? Doksan dokuz defa gördü. Dedi ki, yahu bu kadar gördüm de sormadım azaptan nasıl kurtaracak bu kadar insanlar, kıyamet günü. Bir daha görürsem soracağım dedi ve bir daha gördü. Bu İbn. Abidin’de geçiyor. Fıkıhta, eski kitaplarda geçiyor. -         Dedi: “Keyfe halasi min azabı yevmil kıyameh.” “Kıyamet günü azabından nasıl kurtulacağız? -         Mevla, buyurdu ki: “Sübhanel ebediyyil ebed- Sübhanel vahidil ehad- Sübhanel ferdissamed- Sübhane rafiisemai bi ğayri amed- İla ahir. -         Bunu her kim akşam sabah okursa, benim azabımdan garanti” dedi. Hep güvensin dedi. Bu dualar kitabında var. Bende okumuş oldum bu akşam ki virdimi. Yani Mevla sayarsa. Bu gösterişe girebilir. Yalnız okumak lazım.   -         Cevap: Cübbeli Hoca, ben senin hangi yalanını düzelteyim. Anlattığın dua riyaya girdimi bilmem ama kitabığın reklamına girdiği muhakkak. Diğer taraftan İmam Ebu Hanife’nin, ne kendi eserinde ve nede bütün fetvalarını toplayan talebelerinin yazdığı eserlerde Allah’- görme diye bir sözü yoktur. Sonrakiler, İmam Ebu Hanife’yi “Azam” Yani en büyük yapmak için olmadık kerametler uydurmuşlardır.   1.     Hurafe: Burada anlatılan Ebu Hanife’nin 99 defa Allah ile görüşmesi kısa yoldan amelsiz birkaç cümle ile cehennemden kurtulma formülleri uydurulan hurafelerden birincisidir. 2.     Hurafe: Efendim, İmamı Azam, tam kırk sene yatsı namazının abdesti ile sabah namazını kılmış. Bu İmam kırk sene uyumadan nasıl durmuş diye sormayın, onun cevabını bende bulamadım. 3.     Hurafe: İmamı Azam, “Levlessenetan, leheleken Numan.” Yani, Tarikata girdiğim şu iki sene olmasaydı Numan (İmamı Azam) helak olmuştu” diyesi imiş. Bu sözünde İmamı Azama ait olduğuna dair hiçbir kayıt olmadığı gibi, Tarikatlar ile ilgili biraz inceleme yapan görür ki, Tarikatlar İmamı Azamı vefatından tam iki yüz sene sonra ortaya çıkmıştır. 4.     Hurafe: Hele bu hurafeyi küçüklüğümüzden beri anlatırlar. Efendim, İmamın annesi ona hamileyken bir ırmak kenarında geziyormuş. Suyun getirdiği bir Elma bulmuş ve bir lokma ısırmış. Ama hemen aklı başına gelmiş, eyvah ben ne yaptı da başkasına ait olan haram meyveyi yedim demiş. Irmağın kenarına doğru araya-araya yukarı doğru çıkmış ve o elmanın suya düştüğü bahçeyi bulmuş, sahibine ulaşarak “ne olur bu elma senin bahçenden ırmağa düşmüş, bende buldum bir kere ısırmış oldum, bana helal et” der. Ama insafsız bahçe sahibi “bana otuz sene hizmetçilik yaparsan öyle helal ederim” der. İmamı Azamın annesi çaresiz otuz sene hizmetçilik yapar, ama yinede haram meyveyi ısırdığı için oğlu İmamı Azam, dört yaşında değil de, ancak beş yaşında Kur’anı ezberleyebilir.     Cübbelinin anlattıklarının yanlış olduğunu ispat için bu kadar hurafe yeter her halde.
Ekleme Tarihi: 10 Nisan 2014 - Perşembe

SESLİ YAZILAR CÜBBELİYE GÖRE ALLAH DÜNYADA GÖRÜLÜR

Adam gece oldu yattı. Tövbe eden efendisi rüyada kimi gördü? Hey seni, beni görmedi, Allah’ı gördü. Allah’ü Teâlâ görülür mü? Ehlisünnete göre akait kitaplarımızda Allah’ü Teâlâ’nın rüyada görülmesi caizdir ve vakidir. (Olmuştur.)

     Adam gece oldu yattı. Tövbe eden efendisi rüyada kimi gördü? Hey seni, beni görmedi, Allah’ı gördü. Allah’ü Teâlâ görülür mü? Ehlisünnete göre akait kitaplarımızda Allah’ü Teâlâ’nın rüyada görülmesi caizdir ve vakidir. (Olmuştur.) Nasıl görülür? Şekil verilmez amma, Allah’ü Teâlâ tecelli eder. Sıfatlarından bir sıfat efendim, nur halinde görülür. Fakat bazıda tecelli suri denir buna. Tecelli suri şu demek. Allah’ü Teâlâ şekilsizdir ama bir şekilde tecelli eder. ( Ne demekse, Allah şekilsizdir ama bir şekilde tecelli eder.) Mesela ağaçtan Musa (a.s.) görüştü, konuştu. Görülen neydi orada? Ağaç. Ses nereden geliyordu? Ağaçtan.

    (Cübbeli Hoca, anlamıyor musun orada görülen Allah değildi. Sadece Musa (a.s) ile oradan konuştu. Eğer Allah ile görüşmüş olsaydı, Allah’ü Teâlâ’yı görmek isteyen Musa (a.s) a, “sen göremezsin” (Len Terani) der miydi? B. Ç.)

-         Cübbeli, Mesela “Raeytü Rabbi fi sureti şebbin emran.” Yani,

-          Peygamberimize atfen uydurulan bir hadiste Peygamberimiz şöyle diye siymiş: “Ben Rabbimi güzel yüzlü bir delikanlı suretinde gördüm” diyor.

-         Cübbeli, bu hadisi anlatırken tam saçmalıyor, şöyle devam ediyor:

-         Cübbeli, Ne demek öyle derken? Allah’ın şekli var demek değil. Öyle bir suretten nida ediyor sana.

-         O, zamanda görmüş değil konuşmuş oluyorsun, Cübbeli Efendi.

-         Cübbeli, Ağaçtan nida ettiğine göre insan ağaçtan daha mükemmel bir varlık. Buna ne derler? Tecelli suri, bir şekle bürünen.

-         Bu sözleri sarf eden Cübbeli Efendi, başka bir konuşmasında “Errahman’ü alel Arşisteva” “Rahman Arşa istiva etmiştir” diye mana veren İbn Teymiyeyi, Allah’ü Teâlâ’ya mekân ve suret ittihaz etti diye küfürle suçlamaktadır. Ama kendisi ayette de olmadığı halde Yüce Allah’a hem şekil ve hem de suret ittihaz etmektedir, kendisinin durumunu yine kendisine havale ederek Cübbelinin yalanlarını yazmaya devam edelim.

      Buraya Kur’anı kerimden iki tane ayet alalım: “Onun (Allah’ın) benzeri olan hiçbir şey yoktur. O’ işitendir görendir. (Şuara,10)

       “Artık bir takım benzetmelerle, temsillerle Allah’a benzerler icat etmeyin. Çünkü Allah benzeri olmadığını bilir ama siz bu gerçekleri bilmezsiniz. (Nahil 74)

       Hal böyle olunca. Allah’ü Teala’yı, İmamı Azam kaç defa gördü? Doksan dokuz defa gördü. Dedi ki, yahu bu kadar gördüm de sormadım azaptan nasıl kurtaracak bu kadar insanlar, kıyamet günü. Bir daha görürsem soracağım dedi ve bir daha gördü. Bu İbn. Abidin’de geçiyor. Fıkıhta, eski kitaplarda geçiyor.

-         Dedi: “Keyfe halasi min azabı yevmil kıyameh.” “Kıyamet günü azabından nasıl kurtulacağız?

-         Mevla, buyurdu ki: “Sübhanel ebediyyil ebed- Sübhanel vahidil ehad- Sübhanel ferdissamed- Sübhane rafiisemai bi ğayri amed- İla ahir.

-         Bunu her kim akşam sabah okursa, benim azabımdan garanti” dedi. Hep güvensin dedi. Bu dualar kitabında var. Bende okumuş oldum bu akşam ki virdimi. Yani Mevla sayarsa. Bu gösterişe girebilir. Yalnız okumak lazım.

 

-         Cevap: Cübbeli Hoca, ben senin hangi yalanını düzelteyim. Anlattığın dua riyaya girdimi bilmem ama kitabığın reklamına girdiği muhakkak. Diğer taraftan İmam Ebu Hanife’nin, ne kendi eserinde ve nede bütün fetvalarını toplayan talebelerinin yazdığı eserlerde Allah’- görme diye bir sözü yoktur. Sonrakiler, İmam Ebu Hanife’yi “Azam” Yani en büyük yapmak için olmadık kerametler uydurmuşlardır.

 

1.     Hurafe: Burada anlatılan Ebu Hanife’nin 99 defa Allah ile görüşmesi kısa yoldan amelsiz birkaç cümle ile cehennemden kurtulma formülleri uydurulan hurafelerden birincisidir.

2.     Hurafe: Efendim, İmamı Azam, tam kırk sene yatsı namazının abdesti ile sabah namazını kılmış. Bu İmam kırk sene uyumadan nasıl durmuş diye sormayın, onun cevabını bende bulamadım.

3.     Hurafe: İmamı Azam, “Levlessenetan, leheleken Numan.” Yani, Tarikata girdiğim şu iki sene olmasaydı Numan (İmamı Azam) helak olmuştu” diyesi imiş. Bu sözünde İmamı Azama ait olduğuna dair hiçbir kayıt olmadığı gibi, Tarikatlar ile ilgili biraz inceleme yapan görür ki, Tarikatlar İmamı Azamı vefatından tam iki yüz sene sonra ortaya çıkmıştır.

4.     Hurafe: Hele bu hurafeyi küçüklüğümüzden beri anlatırlar. Efendim, İmamın annesi ona hamileyken bir ırmak kenarında geziyormuş. Suyun getirdiği bir Elma bulmuş ve bir lokma ısırmış. Ama hemen aklı başına gelmiş, eyvah ben ne yaptı da başkasına ait olan haram meyveyi yedim demiş. Irmağın kenarına doğru araya-araya yukarı doğru çıkmış ve o elmanın suya düştüğü bahçeyi bulmuş, sahibine ulaşarak “ne olur bu elma senin bahçenden ırmağa düşmüş, bende buldum bir kere ısırmış oldum, bana helal et” der. Ama insafsız bahçe sahibi “bana otuz sene hizmetçilik yaparsan öyle helal ederim” der. İmamı Azamın annesi çaresiz otuz sene hizmetçilik yapar, ama yinede haram meyveyi ısırdığı için oğlu İmamı Azam, dört yaşında değil de, ancak beş yaşında Kur’anı ezberleyebilir.

 

 

Cübbelinin anlattıklarının yanlış olduğunu ispat için bu kadar hurafe yeter her halde.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
yorumcu siz Cubbelinin tirnagi bile olamazsiniz
(17.09.2014 20:09 - #83)
Kimsiniz tanimiyorum tesaduf yazilariniza denk geldim ve sok oldum.size sadece diyorumki gunes balcikla sivanmaz.birde Allah icin size su duam olsun" Allah hayirli ilminizi artirsin"Allah dostlarina dil uzatmaniza firsat vermesin.vesselam
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.