pendik escort bayan
ak
Ömer Emir DOĞAN
Köşe Yazarı
Ömer Emir DOĞAN
 

DALÂLETTEN ŞEHÂDETE MALCOLM X

 Bir taş at.Bir taş daha at.Bir şiir ateşle.Bir yumruk yükselt.Sesini yükselt.Bir çocuk yetiştir.Bir maske tak.Duvara bir slogan yaz.Şehitleri an.    Bir hayal kur…             Delâletten şehadete giden kırk yıllık, kısacık bir ömürdü onunki. Daha beş yaşında babası öldürülen bir yetim. Acıların acılara karıştığı bir hayat. Bu acıların gölgesinde dik durmayı ve mücadele etmeyi, pes etmemeyi ve adam gibi adamlığı öğrenen, hayatının kara günleri, derisinden daha da kara olan bir siyâhi. Geçtiğimiz yüzyılın en etkin liderlerinden biri. Kokuşmuş bir hayattan hakikate ulaşan bir yolcu… Asıl adı Malcolm Little olan Malcolm X,  ABD´de yaşadığı dönemde ırkçılıkla mücadelenin sembol isimleri arasında yer aldı. 19 Mayıs 1925 tarihinde Nebraska Eyaletinde dünyaya geldi. Babası Reverend Earl Little, siyahilerin Amerika´da hiçbir zaman hak ettikleri özgürlüğe kavuşamayacağını düşünen bir Baptist idi.Babası Reverend Earl, 4 kardeşini beyazlar tarafından işlenen cinayetlere kurban vermiş ve kendisi de 1931 senesinde faili meçhul bir cinayete kurban gitmiştir. Henüz 5 yaşındayken babasını faili meçhul bir cinayete kurban vermesi üzerine Malcolm ve kardeşleri çeşitli ailelerin yanına, annesi ise akıl hastanesine yerleştirilmiştir. Lise yıllarında parlak bir öğrenci olan Malcolm, avukat olmak istemektedir. Bu hayalini duyan öğretmeni, avukatlığın siyahiler için gerçekçi bir hayal olmadığını söyler ve bunun üzerine Malcolm eğitimini yarıda bırakır. 1946 yılında, hırsızlık ve hâneye tecavüz suçlarından hapse girer. Hapishanede, "İslam Ümmeti" (Nation of Islam) isimli siyahî harekete katılır. Nation Of Islam isimli harekete katıldıktan sonra Little olan soyadı yerine, Afrikalı atalarının soyadını temsil etmesi nedeniyle X soyadını kullanmaya başlar. 1952 yılında şartlı tahliye edilir ve tahliye edildikten sonra kısa zamanda hareketin liderlerinden biri hâline gelir.  Bu hareketin en meşhur siması olduğu yaklaşık 12 yıl içinde, siyahi üstünlüğüne inandığı Nation of Islam öğretileri doğrultusunda, siyah ile beyaz Amerikalılar´ın ayrılması gerektiğini savunmuştur. 1964 yılının mart ayında; Malcolm X, Nation of Islam ve lideri Elijah Muhammed ile ilgili büyük bir hayal kırıklığına uğrar ve İslam Ümmeti hareketini terkeder. Hemen sonra ise Şubat 1965´te, suikaste uğrar. Ölümünden sonra, 20. yüzyılın en etkileyici kitaplarından biri olarak kabul edilen Malcolm X Otobiyografisi (The Autobiography of Malcolm X) isimli biyografisi yayınlanır. Malcolm X, 1964 senesinde ilk defa Hacca gider. Hac dönüşünde Sünni-İslam´ı benimsediğini ve beyaz adamı artık “şeytan” olarak görmediğini söyler. Siyahilerin özgürlüğü konusunda eski görüşü nispeten devam etse de, ırkçı görüşünden vazgeçer ve Hac ibadeti sırasında gerçek kardeşliği bulduğunu söyler. Malcolm´u diğer siyâhi liderlerden ayırarak HÂK YOLUNA revân eyleyen belki de bu HAC ibadeti olmuştur. Rev Norman ve Alexander Russel Webb gibi Amerikalı ilk Müslümanları müstesna tutarsak diğerlerinden; Noble Drew Ali, Wallace Fard Muhammed, Elijah Muhammed, Martin Luther King Jr, Louis Farrakhan gibi tanınmış Siyahi Müslüman liderler arasında samimiyet konusunda Malcolm X´i ve Muhammed Ali (Jesus Clay)´yi elbette ayrı bir yere koymak gerekir. Hatta diğer liderlerden kendilerini peygamber ilan edenler dahi olmuştur ki bu durum İslamiyet´te asla kabul edilmez. Malcolm X; Hac sırasında yazdığı mektubunda, iki yüz yirmi altı bin civarında Müslümanın Hac ibadeti için Arabistan dışından geldiğini ve bunların elli beş bininin Türkiye´den geldiğini belirtir. Böylece; Batılıların, Türkiye´nin İslamiyet´ten dönme yolunda olduğuna dair propagandalarının yalanladığını ifade etmesi de manidardır. Malcolm X, Hac dönüşünde HACI MALİK EL-ŞAHBAZ adını alır.  (Amerikalılar bu iki samimi Müslümanı çok yaşatmadılar. 40 yaşında Malcolm X´i suikastle hem de ailesinin gözleri önünde şehit ettiler. Muhammed Ali´nin etkisini kırmak için de Siyahi Müslüman Boksör Muhammed Ali yerine Beyaz Hristiyan Boksör RAMBO Filmleri çektiler.) 1965 yılında Afrika Birliği Organizasyonu´ndan esinlenerek Afro-Amerikan Birliği Organizasyonunu kurar. 15 Şubat 1965 tarihinde New York´taki evi bombalanır ve saldırıdan ailesi yara almadan kurtulur. Bu saldırıdan 6 gün sonra, 21 Şubat 1965´te 6 silahlı kişi Malcolm X´in konuşma yaptığı kürsüye yaklaşıp yakın mesafeden 15 el ateş ederler. Hızlıca hastaneye yetiştirilmesine rağmen, vefat haberi verilir. Saldırganların arasında 3 Nation of İslam hareketi üyesi bulunduğu da ifade edilmiştir.Malcolm X´e ait bazı aforizmalar ile bitirelim.Bütün uyuyanları uyandırmaya tek bir uyanık yeter.Bana bir kapitalist gösterin, ben de size bir kan emici göstereyim.Irkçılık ideolojik bir düşünce değil, aksine psikolojik bir hastalıktır.İyi siyah veya iyi beyaz olmak gibi bir durum yoktur. İyi veya kötü insanlar vardır.Beyaz adam savaştı, biz öldük.Eğer uğrunda ölmeye hazır değilseniz, “özgürlük” kelimesini lugatınızdan çıkarın.Eğer dikkatli olmazsanız, gazeteler mazlumlardan nefret etmenizi, zalimleriyse çok sevmenizi sağlar.İster mermi kullansın, ister oy pusulası, insan, iyi nişan almalı. Kuklayı değil, kuklacıyı vurmalı.İnsanlar bir adamın bütün hayatının tek bir kitapla değişebileceğinin farkında değiller.Kimse sana özgürlüğünü vermez. Kimse sana eşitliği, adaleti ve başka hiçbir şeyi vermez. Eğer gerçekten adamsan, bunları kendin alırsın!Bir insanın düşünmeye ihtiyacı varsa, gidebileceği en iyi yer, bana sorulursa üniversiteden sonra hapishanedir.Bize kalmayacak bir dünya için, bize kalacak günahlar biriktiriyoruz.Eğer sen, sana ait bir şeyi elde etmek için onun peşinden koşuyorsan, seni engelleyen herkes kim olursa olsun suçludur.Özgürlüğü elde etmenin tek yolu dünyadaki diğer tüm ezilmiş halkaları tanımaktan geçer…Ölümünün 54. Yılında rahmetle anıyoruz.  Es-selam…NOT: Yazının hazırlanmasında, Ahmet SEYREK tarafından Malcolm X hakkında yazılan eserlerden derlenenMALCOLM adlı kitaptan yararlanılmıştır. (Olympıa Yayınları, İstanbul 2016)  
Ekleme Tarihi: 22 Şubat 2019 - Cuma

DALÂLETTEN ŞEHÂDETE MALCOLM X

 

Bir taş at.

Bir taş daha at.

Bir şiir ateşle.

Bir yumruk yükselt.

Sesini yükselt.

Bir çocuk yetiştir.

Bir maske tak.

Duvara bir slogan yaz.

Şehitleri an.

    Bir hayal kur…

 

            Delâletten şehadete giden kırk yıllık, kısacık bir ömürdü onunki. Daha beş yaşında babası öldürülen bir yetim. Acıların acılara karıştığı bir hayat. Bu acıların gölgesinde dik durmayı ve mücadele etmeyi, pes etmemeyi ve adam gibi adamlığı öğrenen, hayatının kara günleri, derisinden daha da kara olan bir siyâhi. Geçtiğimiz yüzyılın en etkin liderlerinden biri. Kokuşmuş bir hayattan hakikate ulaşan bir yolcu…

 

Asıl adı Malcolm Little olan Malcolm X,  ABD´de yaşadığı dönemde ırkçılıkla mücadelenin sembol isimleri arasında yer aldı. 19 Mayıs 1925 tarihinde Nebraska Eyaletinde dünyaya geldi. Babası Reverend Earl Little, siyahilerin Amerika´da hiçbir zaman hak ettikleri özgürlüğe kavuşamayacağını düşünen bir Baptist idi.Babası Reverend Earl, 4 kardeşini beyazlar tarafından işlenen cinayetlere kurban vermiş ve kendisi de 1931 senesinde faili meçhul bir cinayete kurban gitmiştir. Henüz 5 yaşındayken babasını faili meçhul bir cinayete kurban vermesi üzerine Malcolm ve kardeşleri çeşitli ailelerin yanına, annesi ise akıl hastanesine yerleştirilmiştir.

 

Lise yıllarında parlak bir öğrenci olan Malcolm, avukat olmak istemektedir. Bu hayalini duyan öğretmeni, avukatlığın siyahiler için gerçekçi bir hayal olmadığını söyler ve bunun üzerine Malcolm eğitimini yarıda bırakır. 1946 yılında, hırsızlık ve hâneye tecavüz suçlarından hapse girer. Hapishanede, "İslam Ümmeti" (Nation of Islam) isimli siyahî harekete katılır. Nation Of Islam isimli harekete katıldıktan sonra Little olan soyadı yerine, Afrikalı atalarının soyadını temsil etmesi nedeniyle X soyadını kullanmaya başlar. 1952 yılında şartlı tahliye edilir ve tahliye edildikten sonra kısa zamanda hareketin liderlerinden biri hâline gelir.

 

 Bu hareketin en meşhur siması olduğu yaklaşık 12 yıl içinde, siyahi üstünlüğüne inandığı Nation of Islam öğretileri doğrultusunda, siyah ile beyaz Amerikalılar´ın ayrılması gerektiğini savunmuştur. 1964 yılının mart ayında; Malcolm X, Nation of Islam ve lideri Elijah Muhammed ile ilgili büyük bir hayal kırıklığına uğrar ve İslam Ümmeti hareketini terkeder. Hemen sonra ise Şubat 1965´te, suikaste uğrar. Ölümünden sonra, 20. yüzyılın en etkileyici kitaplarından biri olarak kabul edilen Malcolm X Otobiyografisi (The Autobiography of Malcolm X) isimli biyografisi yayınlanır.

 

Malcolm X, 1964 senesinde ilk defa Hacca gider. Hac dönüşünde Sünni-İslam´ı benimsediğini ve beyaz adamı artık “şeytan” olarak görmediğini söyler. Siyahilerin özgürlüğü konusunda eski görüşü nispeten devam etse de, ırkçı görüşünden vazgeçer ve Hac ibadeti sırasında gerçek kardeşliği bulduğunu söyler. Malcolm´u diğer siyâhi liderlerden ayırarak HÂK YOLUNA revân eyleyen belki de bu HAC ibadeti olmuştur. Rev Norman ve Alexander Russel Webb gibi Amerikalı ilk Müslümanları müstesna tutarsak diğerlerinden; Noble Drew Ali, Wallace Fard Muhammed, Elijah Muhammed, Martin Luther King Jr, Louis Farrakhan gibi tanınmış Siyahi Müslüman liderler arasında samimiyet konusunda Malcolm X´i ve Muhammed Ali (Jesus Clay)´yi elbette ayrı bir yere koymak gerekir. Hatta diğer liderlerden kendilerini peygamber ilan edenler dahi olmuştur ki bu durum İslamiyet´te asla kabul edilmez.

 

Malcolm X; Hac sırasında yazdığı mektubunda, iki yüz yirmi altı bin civarında Müslümanın Hac ibadeti için Arabistan dışından geldiğini ve bunların elli beş bininin Türkiye´den geldiğini belirtir. Böylece; Batılıların, Türkiye´nin İslamiyet´ten dönme yolunda olduğuna dair propagandalarının yalanladığını ifade etmesi de manidardır. Malcolm X, Hac dönüşünde HACI MALİK EL-ŞAHBAZ adını alır.  (Amerikalılar bu iki samimi Müslümanı çok yaşatmadılar. 40 yaşında Malcolm X´i suikastle hem de ailesinin gözleri önünde şehit ettiler. Muhammed Ali´nin etkisini kırmak için de Siyahi Müslüman Boksör Muhammed Ali yerine Beyaz Hristiyan Boksör RAMBO Filmleri çektiler.)

 

1965 yılında Afrika Birliği Organizasyonu´ndan esinlenerek Afro-Amerikan Birliği Organizasyonunu kurar. 15 Şubat 1965 tarihinde New York´taki evi bombalanır ve saldırıdan ailesi yara almadan kurtulur. Bu saldırıdan 6 gün sonra, 21 Şubat 1965´te 6 silahlı kişi Malcolm X´in konuşma yaptığı kürsüye yaklaşıp yakın mesafeden 15 el ateş ederler. Hızlıca hastaneye yetiştirilmesine rağmen, vefat haberi verilir. Saldırganların arasında 3 Nation of İslam hareketi üyesi bulunduğu da ifade edilmiştir.

Malcolm X´e ait bazı aforizmalar ile bitirelim.

Bütün uyuyanları uyandırmaya tek bir uyanık yeter.

Bana bir kapitalist gösterin, ben de size bir kan emici göstereyim.

Irkçılık ideolojik bir düşünce değil, aksine psikolojik bir hastalıktır.

İyi siyah veya iyi beyaz olmak gibi bir durum yoktur. İyi veya kötü insanlar vardır.

Beyaz adam savaştı, biz öldük.

Eğer uğrunda ölmeye hazır değilseniz, “özgürlük” kelimesini lugatınızdan çıkarın.

Eğer dikkatli olmazsanız, gazeteler mazlumlardan nefret etmenizi, zalimleriyse çok sevmenizi sağlar.

İster mermi kullansın, ister oy pusulası, insan, iyi nişan almalı. Kuklayı değil, kuklacıyı vurmalı.

İnsanlar bir adamın bütün hayatının tek bir kitapla değişebileceğinin farkında değiller.

Kimse sana özgürlüğünü vermez. Kimse sana eşitliği, adaleti ve başka hiçbir şeyi vermez. Eğer gerçekten adamsan, bunları kendin alırsın!

Bir insanın düşünmeye ihtiyacı varsa, gidebileceği en iyi yer, bana sorulursa üniversiteden sonra hapishanedir.

Bize kalmayacak bir dünya için, bize kalacak günahlar biriktiriyoruz.

Eğer sen, sana ait bir şeyi elde etmek için onun peşinden koşuyorsan, seni engelleyen herkes kim olursa olsun suçludur.

Özgürlüğü elde etmenin tek yolu dünyadaki diğer tüm ezilmiş halkaları tanımaktan geçer…

Ölümünün 54. Yılında rahmetle anıyoruz.

  Es-selam…

NOT: Yazının hazırlanmasında, Ahmet SEYREK tarafından Malcolm X hakkında yazılan eserlerden derlenenMALCOLM adlı kitaptan yararlanılmıştır. (Olympıa Yayınları, İstanbul 2016)

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.