Medine'nin bilinmeyen hatıraları

Bakın” diyor rehberimiz Mahmud Sami Tayla, “Burası, Peygamber Efendimizin (s.a.v.) suyunu içtiği kuyudur. Vefatında gasli için su buradan götürülmüştür.” Tayla, anlattığı konunun bilincinde, konuştukça açılıyor ve bizi şaşkınlıktan şaşkınlığa sürüklüyor. Yazının girişinden de anladığınız gibi Medine’deyiz. Bu dönemde hemen herkes umre için Mekke-Medine’ye giderken, bizim amacımız farklı. Hz. Peygamberden ve döneminden kalanları sizlere aktarmak için buradayız. HZ. EBU BEKİR’İN HURMALIĞI Mekke-Medine denildiğinde bugünlerde aklımıza sadece inşaatlar geliyor. Oysa Mekke ve özellikle Medine’de, bilinenin aksine Hz. Muhammed’in (s.a.v.) yaşadığı dönemden çok sayıda eser günümüze kalmış. Bunlar arasında şüphesiz en önemlisi hurma bahçeleri. Hz. Ebu Bekir, müminlerin annelerinden Hz. Meymune, Hz. Abdurrahman bin Avf’a ait hurma bahçeleri hâlâ yerli yerinde duruyor. Yine Hz. Selman-ı Farisi’nin kölelikten kurtuluşu için bizzat Hz. Muhammed’in diktiği hurmaların bulunduğu bahçe, Mescid-i Nebevi’de minber olarak kullanılan hurma kütüğünün alındığı bahçe de hâlâ hurmalık. Bu hurma bahçelerinin hepsinin Hz. Muhammed’in hayatında önemli yeri var. Örneğin Hz. Ebu Bekir’in hurma bahçesinde Hz. Muhammed gidip istirahat etmiş, içindeki kuyunun suyundan içmiş. Bu bahçe Sunh adıyla anılıyor. Hz. Meymune, Mısır hükümdarı Mukavkıs tarafından Hz. Muhammed’e hediye olarak gönderilmiş. Hz. Muhammed’in, Hz. Mariye’den İbrahim adında oğlu da olmuş. Hz. Mariye Mescid-i Nebevi’nin yanında, Hz. Muhammed’in hanımlarının yanında yaşamamış. Havasından dolayı Medine’nin biraz dışında bir hurma bahçesinde hayatını devam ettirmiş. Hz. Muhammed, sık sık bu hurma bahçesini de ziyaret etmiş. Hz. Muhammed’in “Toprağı şifalıdır” dediği bahçe Ranuna Vadisi’ne paralel Aliye bölgesinde. Bu bölge daha önce Medine Yahudileri’nin yaşadığı yermiş. Beni Nadr’ın topraklarından sürülmesiyle sonuçlanan çatışmada Hz. Muhammed’in çadırını kurduğu yer de biliniyor. Yine içkinin haram kılındığı yerde bugün Fadih Mescidi yükseliyor. Mescid-i Nebevi’yle Hz. Ali Mescidi arasından şimdi yer altından yol geçiyor. Bu yolun inşaatı sırasında Hz. Muhammed’in yaşadığı dönemdeki toprak katmanına ulaşılmış. O dönemde bu tünelin açıldığı yerde küçük bir su kaynağı bulunuyormuş. Bu kaynaktan çobanlar koyunlarını sulamış. Hz. Muhammed’in sık sık bu kaynağa geldiği biliniyor. Medineliler’in anlattıklarına göre, o bölgeden alınan toprak mis gibi kokuyormuş. MEBRUM YETİŞMİYOR Haziran ve temmuz ayları Medine’nin en sıcak olduğu aylar. Medineliler bunu Hz. Muhammed’in duasına bağlıyorlar. Hz. Muhammed, Mekke’den Medine’ye göç ettikten sonra, Medineliler’e dua etmiş. Hurmaların olgunlaşması için aşırı sıcak olması gerekiyor. Tam bu mevsimde Medine, Arap Yarımadası’nın en sıcak noktası haline geliyor. Medine, Türkiye’de en çok hurmasıyla biliniyor. Ancak Türkiye’de Medine hurması diye bilinen “Mebrum”, aslında Medine’de yetiştirilmiyor. Mebrum’un üretim yeri Medine’ye üç yüz kilometre mesafedeki Kasım bölgesi. Medine’de acve, sukkari, sagai ve amber adını verdikleri hurmalar yetiştiriliyor. Bir de Araplar hurmaya, “Temur” diyor. Hz. Muhammed’in hatıralarıyla dopdolu Medine, umre ya da hac için sizi bekliyor. Sakın geç kalmayın…    SENiYYE’T-ÜL VEDA TEPESi Hz. Peygamberin hatırasını taşıyan izler elbette sadece hurma bahçeleriyle sınırlı değil. Mekke’den Medine’ye hicretlerinde, Kuba’ya varmadan önce sabah namazını kıldığı yer biliniyor. Buraya “Musabbah Mescidi” yapılmış. Dört duvardan ibaret bu mescidin bulunduğu yerde Hz. Muhammed sabah namazını ve sahabeden Talha bin Bera’nın cenaze namazını kılmış-kıldırmış. Musabbah Mescidi, görkemli Kuba Mescidi’nin çok yakınında. Yine bu güzergâhta, Cuma Mescidi’ni kıldıktan sonra üzerinden tarihi küçük bir kalenin bulunduğu tepe var. Burası Medinelilerin Hz. Muhammed’i “Taleal Bedru Aleyna” ilahisini söyleyerek karşıladıkları Seniyye’t-ül Veda Tepesi. AKİK CENNETTEN BİR VADİ Hz. Muhammed’in döneminden kalan eserler, yerler ağırlıklı olarak Medine’nin kuzeybatısında. Burada Hicret yoluna paralel olarak Akik Vadisi uzanıyor. Vadi üzerinde pek çok nokta Suudi Arabistan hükümeti tarafından arkeolojik alan ilan edilmiş. Hz. Muhammed bu vadiyi “cennet vadilerinden bir vadi” diye tanımlamış. Vadideki en meşhur nokta Urve bin Zübeyr’in kasrının bulunduğu yer. Ama onun ötesinde vadinin hemen her yerinde tarihi bir iz bulmak mümkün. Hz. Muhammed’in övdüğü Medine vadilerinden bir tanesi de Ranuna Vadisi. Bu vadinin içinde çok sayıda hurmalık ve kuyu mevcud. Bu kuyulardan bir tanesinden Hz. Muhammed’in abdest aldığı biliniyor. Yine vadideki bir noktada Hz. Muhammed’in devesi Kusva’nın ayak izleri var. Hz. Muhammed, devesinin üzerindeyken Tevbe Suresi nâzil olmuş. Gelen ayetlerin ağırlığına dayanamayan Kusva’nın ayak izleri taşın üzerine çıkmış. TUNCAY OPÇİN - BUGÜN GAZETESİ Medine'nin bilinmeyen hatıraları haberi, Hz. Muhammed’in (S.A.V) 10 yılını geçirdiği Medine, Peygamberin hatıralarıyla dolu. Hurmalıklar, kuyular Hz, Muhammed’in, (SAV), 10, yılını, geçirdiği, Medine, Peygamberin, hatıraları, sivas müftülüğü, şükrü balkan, sivas müftüsü, sivas bülteni Hz. Muhammed’in (S.A.V) 10 yılını geçirdiği Medine, Peygamberin hatıralarıyla dolu. Hurmalıklar, kuyular, Kusva’nın ayak izi, adını duymadığımız mescitler yüzyıllara meydan okuyar