pendik escort bayan
ak

Sivas'ta Osmanlı Camileri

07.12.2014 - 02:23, Güncelleme: 07.12.2014 - 02:23
 

Sivas'ta Osmanlı Camileri

Osmanlıların dönemlerinde Sivas'ta yapılan camiler hangileridir. Bu yazımızda tarihi dokuları ile insanları adeta büyüleyen bu camilerin isimleri ve yapılış tarihleri hakkında bilgiler vereceğiz...

Osmanlıların  dönemlerinde Sivas'ta yapılan camiler hangileridir. Bu yazımızda  tarihi dokuları ile insanları adeta büyüleyen bu camilerin isimleri ve yapılış tarihleri hakkında bilgiler vereceğiz...     Ulu Cami (Merkez)  Sivas il merkezinin Camikebir mahallesinde bulunan bu caminin yapım tarihi yakın tarihlere kadar kesinlik kazanamamıştır. Vakıf kayıtlarında ise Sultan Alâeddin ve Sultan II. Kılıçaslan’ın oğlu Kudbeddin Melik Şah’ın isimleri geçiyordu. 1960’lı yıllarda Ulu Cami’nin restorasyonu yapılırken ortaya çıkan kitabesi birleştirilmiş ve buna dayanılarak da caminin Kudbeddin Melik Şah (1192-1193) oğullarından Abdül Ahi tarafından 1197’de yaptırıldığı anlaşılmıştır. Cami, I.İzzettin Keykavus Döneminde 1212 yılında onarılmıştır.    Bu cami Anadolu Selçuklu camilerinin en eskilerinden bir örnek olup, harap bir durumda iken 1960’lı yıllarda onarılmıştır.       Kitabe:  ”Bu mescit İzeddin’in oğlu Melik Kudbeddin Melik Şah zamanında Allah’ın rahmetine muhtaç Abdül Ahi tarafından yaptırılmıştır.”  Cami bir avlu içerisinde olup, 56.00x33.00 m. ölçüsünde dikdörtgen planlıdır. Oldukça sade bir taş işçiliği gösteren camide süsleme elemanına rastlanmamaktadır. Duvarları kesme taştan yapılmıştır. Kuzey yönündeki üç kapı ile içerisine girilen camide beş sıra halinde enine dizilmiş on sıra halinde elli adet yontma taş payeler üst örtüyü desteklemektedir. Bunlardan orta sahnın güney duvarı önüne bir niş halinde silindirik mihrap yerleştirilmiştir.   İbadet mekânı kuzey ve güney doğrultusundaki yüksek duvarların üzerinde bulunan kemerli pencerelerle aydınlatılmıştır. Üst örtü 1.20x0.90 m. ölçüsünde birbirlerine sivri kemerlerle bağlanmış payelerin taşıdığı kirişler üzerine düz damlıdır. Son onarım sırasında üzerine kurşun kaplı bir çatı eklenmiştir.   Caminin güneydoğu köşesindeki minare 10 m2’lik bir alanı kaplamakta olup, 35 m. yüksekliğindedir. Son derece güzel bir taş işçiliği olan minarenin kaidesi sekizgen planlıdır. Gövdeyi oluşturan geometrik desenler tuğlalarla meydana getirilmiştir. Bunun üzerine birkaç sıra halinde firuze çiniler yerleştirilmiştir. Minare gövdesi tamamen tuğladan olup, üzerindeki çiniler yer yer dökülmüştür. Gövde üzerinde, şerefenin alt kısmına rastlayan kufi bir yazı frizi ile mukarnas dolgular yerleştirilmiştir.       Kale Camisi (Merkez)  Sivas il merkezinde, Kale Mahallesi Selçuk Sokak’ta bulunan bu camiyi Sultan III. Murat döneminde, Sivas Valisi Mahmut Paşa 1580 yılında yaptırmıştır.   Sivas'ta Osmanlı dönemi camilerinin en güzel örneklerinden biri olan bu yapı, kesme taştan, 16.70x18.75 m. ölçüsünde kare planlıdır. İbadet mekânının üzeri pandantifli bir kubbe ile örtülüdür. Kubbe kasnağı dıştan on iki tambur ve bunun üzerinde de on altı köşelidir. Minber ve mihrabı mermerden olup, oldukça sadedir.   Kare kaide üzerinde yükselen minaresi yuvarlak gövdelidir.   Caminin avlusunda Osmanlı yardımlaşma kültürünün bir örneği olan iki adet sadaka taşı bulunmaktadır. Günümüze sadaka taşlarından çok az örnek gelebilmiştir. Osmanlı döneminde sadaka taşının üzerindeki çukurlara hayır sahipleri para bırakır, sonra ihtiyacı olanlar bunları alırlardı.     Meydan Camisi (Çukur Cami) (Merkez)   Sivas Atatürk Caddesi’nde bulunan bu camiyi Koca Hasan Paşa 1564 yılında yaptırmıştır. Önündeki son cemaat yeri XIX.yüzyılda buraya eklenmiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1968 yılında onarılmıştır. Halk arasında Çukur Cami ismi ile de tanınmaktadır.   Cami kesme taştan ve 19.00x27.50 m. ölçüsünde dikdörtgen planlıdır. Üst örtü dört köşeli kalın sütun ile desteklenmiştir. Üzeri eğimli bir çatı ile örtülmüştür. Minber ve mihrabı özellik göstermemektedir.   Kare kaide üzerinde tuğladan yuvarlak gövdeli ve tek şerefeli minaresi bulunmaktadır. Caminin avlusunda Zileli Şeyh Şemseddin Sivasi’nin türbesi bulunmaktadır.     Ali Ağa Camisi (Merkez)   Sivas il merkezinde, Hükümet Meydanı yakınındaki Ali Ağa Sokağı’nda bulunan bu camiyi Sivas Valisi Sağır Behram Paşa’nın oğlu Mustafa Bey 1580 yılında yaptırmıştır. Bu caminin yapımı ile ilgili bir de söylenti vardır. Bu söylentiye göre;   Camide kılınan ilk namazda, camiye gelenlere imamın ne okuduğunu soran Mustafa Bey’in uşağı Ali Ağa’nın sorusunu yanıtlayan üç kişiyi Behram Paşa’nın konağına davet etmesinden ötürü Ali Ağa’nın ismi camiye verilmiştir.   Cami yontma taştan, 12.50x16.00 m. ölçüsünde dikdörtgen planlıdır. İbadet mekânının üzeri kubbelidir. Mihrap yonca biçimli bir kemerle çevrilidir ve mukarnas dizilidir. Caminin ahşap minberi daha geç dönemde buraya konulmuştur.   Kare kaideli, yuvarlak gövdeli tek şerefeli minaresi bulunmaktadır. Caminin avlusunda Şair İsmail Sefa’nın (1866-1901) mezarı ile yakınında da 1581 tarihli bir çeşme bulunmaktadır.       Ali Baba Camisi (Merkez)   Sivas il merkezinin kuzeyinde Ali Baba Caddesi’nin sonunda bulunan bu cami, giriş kapısındaki kitabesinden öğrenildiğine göre h.1200 (1786) yılında, Ali Baba isimli bir kişi tarafından yaptırılmıştır.   Cami yontma taştan, dikdörtgen planlıdır. İbadet mekânı oldukça geniş pencereler ile aydınlatılmıştır. Caminin kadınlar bölümünün sağında camekânla bölünmüş olan bölümde Ali Baba’nın türbesi bulunmaktadır. Bu türbede Ali Baba, oğlu ve iki torununun sandukaları bulunmaktadır.  Minaresi kesme taş kaideli, yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir.     Osman Paşa Camisi (Kilise) (Merkez)   Sivas Camikebir mahallesi Osmanpaşa Caddesi’nde bulunan bu cami, Bizans döneminde yapılmış bir kiliseden Osman Paşa tarafından 1584’te camiye dönüştürülmüştür.   Yontma taştan kapalı haç planında yapılan caminin mihrap kısmı yarım kubbe şeklindedir. Buradaki küçük kubbe iki sütun ve mihrap duvarı ile bağlı kemerler üzerine oturtulmuştur. Bunun dışında kalan bölümler tonozludur.   Kiliseye çevrildikten sonra eklenen minaresi taş kaideli olup, tek şerefeli, tuğla gövdelidir.     Paşa Camisi (Merkez)   Sivas il merkezinde, Çarşı içerisinde Atatürk Caddesi’nde bulunan bu camiyi Süleyman Bey 1421 yılında küçük bir mescit olarak yaptırmıştır. Süleyman Bey’in soyundan gelen ve Sultan I.Abdülhamid’in damadı, Hibetullah Sultan’ın eşi, Sivas Valisi Alâeddin Paşa 1805 yılında bu mescidi yıktırarak daha büyük bir cami yaptırmıştır. Bu nedenle de camiye Paşa Camisi ismi verilmiştir.   Cami yöresel sarı kesme taştan, dikdörtgen planlı olarak yapılmıştır. XIX.yüzyıl batı etkisindeki Osmanlı camilerinden bir örnek olup, ibadet mekânını dört payenin yuvarlak kemerlerle birbirine bağladığı merkezi bir kubbe örtmektedir. Bu kubbe yüksek bir kasnak üzerinde olup, dört taraftan çeyrek kubbelerle desteklenmiştir. Ayrıca payelerin üzerleri dışarıdan ağırlık kuleleri şeklindedir. Mihrap nişi dikdörtgen bir çıkıntı yaparak caminin yüksekliği boyunca dışarıya taşkındır. Mihrap içten yuvarlak niş şeklinde olup, devrinin kalem işleri ile bezenmiştir.   İbadet mekânı üç sıra halinde pencere dizileri ile aydınlatılmıştır. Bunlardan alt sıra pencereler dikdörtgen söveli, üst sıradakiler ise yuvarlak kemerlidir. Minaresi 1950 yılında tek şerefeli ve taştan yapılmıştır. Daha sonraki yıllarda caminin yanına ikinci bir minare daha eklenmiştir. Minareler taş kaide üzerine yuvarlak gövdeli ve ikişer şerefelidir.     Sait Paşa Camisi (Merkez)   Sivas Ferhatbostan  Mahallesi, Sait paşa Caddesi üzerinde bulunan bu camiyi, Sivaslı Sait İbrahim Paşa 1819 yılında yaptırmıştır. Caminin banisi Sait Paşa’nın mezarı Abdülvahap Gazi mezarlığındadır.   Cami kesme taş ve moloz taştan dikdörtgen planlıdır. İbadet mekânının üzerini dört ağaç direğin taşıdığı düz bir dam örtmekte olup, üzeri kiremit bir çatı ile kaplanmıştır. Mihrap ve minberi özellik göstermemektedir.  Caminin minaresi taştan olup, tek şerefelidir.   Büyük Kazancılar Camisi (Merkez)   Sivas il merkezinde Kazancılar caddesinde bulunan bu cami minare kaidesindeki kitabeden öğrenildiğine göre Mehmet Ağa tarafından 1812 yılında yaptırılmıştır.   Cami kareye yakın dikdörtgen planda olup, üzeri kırma bir çatı ile örtülmüştür. Moloz taş ve kesme taştan yapılan caminin içerisinde dikkat çeken bir bezemesi bulunmamaktadır. Yanında kesme taş kaide üzerinde yuvarlak gövdeli tek şerefeli minaresi bulunmaktadır.     Çatalpınar (Korkmazoğlu) Camisi (Merkez)   Sivas Gökçe Bostan Mahallesi ali Baba caddesinde bulunan bu caminin kitabesi günümüze gelememiştir. Bununla beraber cami içerisindeki bir levhada Ali Aşkar Paşa’nın 1833 yılında yaptırdığı yazılıdır.   Moloz taş ve tuğladan yapılmış olan cami kareye yakın dikdörtgen planlıdır. Üzeri kırma çatı ile örtülüdür. İçerisinde herhangi bir bezemeye rastlanmamıştır. Yanında taş kaide üzerine yuvarlak gövdeli, tek şerefeli minaresi vardır.     Vişneli Cami (Merkez)   Sivas il merkezinde Bahtiyarbostan mahallesinde bulunan bu caminin kitabesi günümüze gelememiş bu yüzden de yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Ancak belgelerden Miralay İsmail Bey tarafından 1862 yılında yenilendiği öğrenilmektedir.   Cami moloz taş ve tuğladan dikdörtgen planlı olarak yapılmış, üzeri kırma çatı ile örtülmüştür. Yanında taş kaide üzerinde yuvarlak gövdeli, tek şerefeli minaresi bulunmaktadır.     Kale (Hisar) Camisi (Divriği)   Sivas ili Divriği ilçesinde, Divriği Kalesi içerisindeki bu camiyi Mengüçoğlu Sultanı Süleyman Şah oğlu Emir İshak tarafından 1180-1181 yıllarında yaptırılmıştır. Mimarı Magaralı Firuz’dur.   Sivas Divriği’de Türk dönemi yapılarının en eskilerinden biri olması nedeniyle önem kazanan bu yapı Çaltı Vadisi’ne yönelik bir uçurum kenarındadır.   Cami yöresel kırmızı renkte taştan yapılmıştır. Dikdörtgen planlı olup, üzeri tonoz ve kubbe ile örtülüdür. Kubbe yıkılmış ve günümüze pek az kalıntısı gelebilmiştir.   Giriş kapısı Anadolu’nun erken dönemde yapılmış anıtsal görünümlü taç kapılarındandır. Bu giriş kapısı geometrik bezemeler ve sırlı tuğlalarla çevrili yuvarlak bir kemer halindedir. Bu kemerin üzerinde de h.576 (1880-1881) tarihli kufi yazılı kitabesi bulunmaktadır. Burada geometrik motiflerin yanı sıra yıldızlar ve rumiler de dikkati çekmektedir. Bunların çevresini burmalı mukarnaslı bir silme çevrelemektedir.   İbadet mekânı iki sıra halinde altı taş ayakla üç sahna ayrılmıştır. Taş ayaklar yuvarlak kemerlerle birbirlerine bağlanmıştır.Kemerler taş ayaklar üzerindeki dikdörtgen taş yastıklar üzerine oturtulmuştur.Orta sahın tonozla, yan nefler ise dörder kubbe ile örtülüdür. Üç dikey sahınlı ibadet mekânı birbirlerine eşit tonoz ve kubbelerden oluşturulmuş örtü sitemi o dönem için oldukça yenidir. Orta sahın diğer iki yan sahından daha geniş tutulmuştur.   Mihrap bölümü ibadet mekânından ayrılarak yarım kubbeli ve bezemelidir. Mukarnaslı mihrabın yanlarındaki paye başlıklarında palmet ve lotuslar, köşelerinde de aslan başlarına benzeyen motifler görülmektedir. Abanoz ağacından olan minberi kündekâri tekniğinde yapılmıştır. Erken dönem ağaç minberlerindendir. İç mekân duvarların üzerindeki küçük pencerelerle aydınlatılmıştır.   Kale Camisi'nin dış görünümündeki zenginliğe karşılık ibadet mekânı oldukça sadedir.     Ulu Cami ve Darüşşifa (Divriği)    Sivas Divriği ilçesinin doğusunda, Divriği Kalesi’nin bulunduğu tepenin yamacında ve surların dışında bulunan Ulu Cami ve Darüşşifa’sını, kitabelerinden öğrenildiğine göre Mengüçoğlu Süleyman Şah’ın oğlu Ahmet Şah ve eşi Behram Şahın’ın kızı Adil Melike Turhan Melek Sultan1229 yılında yaptırmıştır. Bu nedenle de bazı kaynaklarda ismi Ahmet Şah Camisi olarak da geçmiştir. Yapı topluluğu XVI. yüzyıldan başlayarak değişik zamanlarda onarımlar geçirmiştir. Son onarımını da Vakıflar Genel Müdürlüğü, Y.Mimarı A.Saim Ülgen tarafından 1969 yılında yapılmıştır.   Yapı topluluğu cami, güney duvarına bitişik darüşşifa ve türbeden meydana gelmiştir. Yapı topluluğunda on bir kitabe bulunmaktadır. Bu kitabelerde caminin h.626 (1228-1229) yılında Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubat döneminde Mengücekoğulları Beyi Ahmet Şah ve eşi tarafından yaptırıldığı belirtilmiştir. Yapının mimarı Megaralı Hasan Bin Firuz’dur. Caminin doğu cephesindeki pencere üzerinde bulunan kitabede Ahlatlı Nakkaş Ahmet, minberinde Tiflisli İbrahim oğlu Ahmet ve Hattat Mehmet, caminin güney duvarındaki ayette de Mehmet oğlu Ahmet’in isimleri yazılıdır. Bu kitabeler, yapı topluğunun bir ekip tarafından yapıldığını göstermektedir.    Anadolu’daki Türk mimarisinin erken örneklerinden olan bu yapı topluluğundan cami, kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen bir plan düzeni göstermektedir. Yöresel sarımsı kesme kalker taşından yapılmış olan cami ve medrese bir bütün olarak 32.00x64.00 m. ölçüsündedir. İbadet mekânına batı, kuzey ve doğusundaki üç ayrı kapıdan girilmektedir. Bu kapılardan doğudaki kapı sonradan pencereye dönüştürülmüştür. Bunlardan kuzey cephesinin ortasındaki anıtsal kapı diğerlerinden çok daha farklı olarak yapılmıştır. Anadolu’daki benzeri örneklerinden bezeme olarak da farklılıklar göstermektedir. Bu portal oldukça yüksek ve dışarıya taşkındır. Yüksek kabartma tekniğinde geometrik ve bitkisel motiflerle çevresi bezenmiştir. Geometrik motiflerin yanı sıra tam ve yarım yıldızlar, dörtgenler, altıgenler, baklava motifleri ve zencerekler de bezemeyi tamamlamaktadır. Bitkisel motiflerde kıvrık dallar, rumiler, palmetler ve az da olsa lotuslar bazen sade, bazen de karmaşık biçimde birlikte kullanılmıştır. Bu bezeme diğer kapılar ve Selçuklu dönemi portallerinden farklı olarak çerçeve dışına taşmaları ortaya ilginç bir görünüm getirmiştir. Bezemelerin kuralsız biçimde sınır tanımadığı da açıkça görülmektedir.   Caminin içerisinde dört sıra halinde dörderden on altı sekizgen paye ile beş sahın meydana gelmiştir. Kuzey-güney doğrultusundaki bu payeler birbirlerine sivri kemerlerle bağlanmıştır. Bu kemerlerin duvarlara enine destekler atılmasıyla da 25 dikdörtgen bölüm cami içerisinde meydana getirilmiştir. Mihrap önüne rastlayan kısım ise tromplu dıştan sekizgen şekilde bir külah ile örtülüdür. Bu örtü sistemi yapıya ayrı bir özellik kazandırmıştır. Bunun dışında kalan bölümlerin üzeri ise haç şeklinde, beşik ve yıldız şeklinde tonozlarla örtülmüştür. Bu arada iç mekânda beşik tonozlu bir hünkâr mahfiline ayrı bir yer ayrılmıştır. Bu durum Anadolu Selçuklu dönemi camileri arasında özgün hünkâr mahfiline sahip olması açısından da ayrı bir özellik taşımaktadır.   Caminin mihrabı kesme taştan olup, kuzey cephesindeki giriş kapısının karşısındadır. Oldukça büyük boyda olan mihrabın yarım yuvarlak nişi yarım bir kubbe ile örtülmüştür. Minber ceviz ağacında sahte kündekâri tekniğinde yapılmıştır.   Cami içersinde bezemelere de geniş yer verilmiş olmasına rağmen bunlardan pek azı günümüze ulaşabilmiştir. Mihrap nişinde, mihrap önü kubbesinde, kemer geçişlerinde, tonozlarda, hünkar mahfilinin ahşap kiriş ve dikmelerinde kırmızı, yeşil boya izleri görülmektedir. Bu arada XIII. yüzyıl Anadolu bezeme örnekleri olarak da çeşitli motifler burada görülmektedir. Özellikle mihrapta yoğun biçimde bitkisel bezeme görülmektedir. Kıvrık dallar, palmet motifleri yaygın biçimde kullanılmıştır.   Caminin kuzeybatı köşesindeki minare orijinal değildir. Minarenin kaidesindeki bir kitabeden Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1565 yılında yaptırıldığı belirtilmiştir. Minare duvara bitişik köşeli bir kaide üzerinde tuğladan yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir. Oldukça kısa ve kalın bir görünümü vardır.
Osmanlıların dönemlerinde Sivas'ta yapılan camiler hangileridir. Bu yazımızda tarihi dokuları ile insanları adeta büyüleyen bu camilerin isimleri ve yapılış tarihleri hakkında bilgiler vereceğiz...

Osmanlıların  dönemlerinde Sivas'ta yapılan camiler hangileridir. Bu yazımızda  tarihi dokuları ile insanları adeta büyüleyen bu camilerin isimleri ve yapılış tarihleri hakkında bilgiler vereceğiz...

 

 

Ulu Cami (Merkez)

 Sivas il merkezinin Camikebir mahallesinde bulunan bu caminin yapım tarihi yakın tarihlere kadar kesinlik kazanamamıştır. Vakıf kayıtlarında ise Sultan Alâeddin ve Sultan II. Kılıçaslan’ın oğlu Kudbeddin Melik Şah’ın isimleri geçiyordu. 1960’lı yıllarda Ulu Cami’nin restorasyonu yapılırken ortaya çıkan kitabesi birleştirilmiş ve buna dayanılarak da caminin Kudbeddin Melik Şah (1192-1193) oğullarından Abdül Ahi tarafından 1197’de yaptırıldığı anlaşılmıştır. Cami, I.İzzettin Keykavus Döneminde 1212 yılında onarılmıştır.


 

 Bu cami Anadolu Selçuklu camilerinin en eskilerinden bir örnek olup, harap bir durumda iken 1960’lı yıllarda onarılmıştır.

 

 


 

Kitabe:

 ”Bu mescit İzeddin’in oğlu Melik Kudbeddin Melik Şah zamanında Allah’ın rahmetine muhtaç Abdül Ahi tarafından yaptırılmıştır.”

 Cami bir avlu içerisinde olup, 56.00x33.00 m. ölçüsünde dikdörtgen planlıdır. Oldukça sade bir taş işçiliği gösteren camide süsleme elemanına rastlanmamaktadır. Duvarları kesme taştan yapılmıştır. Kuzey yönündeki üç kapı ile içerisine girilen camide beş sıra halinde enine dizilmiş on sıra halinde elli adet yontma taş payeler üst örtüyü desteklemektedir. Bunlardan orta sahnın güney duvarı önüne bir niş halinde silindirik mihrap yerleştirilmiştir.

 

İbadet mekânı kuzey ve güney doğrultusundaki yüksek duvarların üzerinde bulunan kemerli pencerelerle aydınlatılmıştır. Üst örtü 1.20x0.90 m. ölçüsünde birbirlerine sivri kemerlerle bağlanmış payelerin taşıdığı kirişler üzerine düz damlıdır. Son onarım sırasında üzerine kurşun kaplı bir çatı eklenmiştir.

 

Caminin güneydoğu köşesindeki minare 10 m2’lik bir alanı kaplamakta olup, 35 m. yüksekliğindedir. Son derece güzel bir taş işçiliği olan minarenin kaidesi sekizgen planlıdır. Gövdeyi oluşturan geometrik desenler tuğlalarla meydana getirilmiştir. Bunun üzerine birkaç sıra halinde firuze çiniler yerleştirilmiştir. Minare gövdesi tamamen tuğladan olup, üzerindeki çiniler yer yer dökülmüştür. Gövde üzerinde, şerefenin alt kısmına rastlayan kufi bir yazı frizi ile mukarnas dolgular yerleştirilmiştir.

 

 

 

Kale Camisi (Merkez)

 Sivas il merkezinde, Kale Mahallesi Selçuk Sokak’ta bulunan bu camiyi Sultan III. Murat döneminde, Sivas Valisi Mahmut Paşa 1580 yılında yaptırmıştır.

 

Sivas'ta Osmanlı dönemi camilerinin en güzel örneklerinden biri olan bu yapı, kesme taştan, 16.70x18.75 m. ölçüsünde kare planlıdır. İbadet mekânının üzeri pandantifli bir kubbe ile örtülüdür. Kubbe kasnağı dıştan on iki tambur ve bunun üzerinde de on altı köşelidir. Minber ve mihrabı mermerden olup, oldukça sadedir.

 

Kare kaide üzerinde yükselen minaresi yuvarlak gövdelidir.

 

Caminin avlusunda Osmanlı yardımlaşma kültürünün bir örneği olan iki adet sadaka taşı bulunmaktadır. Günümüze sadaka taşlarından çok az örnek gelebilmiştir. Osmanlı döneminde sadaka taşının üzerindeki çukurlara hayır sahipleri para bırakır, sonra ihtiyacı olanlar bunları alırlardı.


 

 

Meydan Camisi (Çukur Cami) (Merkez)

 

Sivas Atatürk Caddesi’nde bulunan bu camiyi Koca Hasan Paşa 1564 yılında yaptırmıştır. Önündeki son cemaat yeri XIX.yüzyılda buraya eklenmiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1968 yılında onarılmıştır. Halk arasında Çukur Cami ismi ile de tanınmaktadır.

 

Cami kesme taştan ve 19.00x27.50 m. ölçüsünde dikdörtgen planlıdır. Üst örtü dört köşeli kalın sütun ile desteklenmiştir. Üzeri eğimli bir çatı ile örtülmüştür. Minber ve mihrabı özellik göstermemektedir.

 

Kare kaide üzerinde tuğladan yuvarlak gövdeli ve tek şerefeli minaresi bulunmaktadır. Caminin avlusunda Zileli Şeyh Şemseddin Sivasi’nin türbesi bulunmaktadır.

 

 

Ali Ağa Camisi (Merkez)

 

Sivas il merkezinde, Hükümet Meydanı yakınındaki Ali Ağa Sokağı’nda bulunan bu camiyi Sivas Valisi Sağır Behram Paşa’nın oğlu Mustafa Bey 1580 yılında yaptırmıştır. Bu caminin yapımı ile ilgili bir de söylenti vardır. Bu söylentiye göre;

 

Camide kılınan ilk namazda, camiye gelenlere imamın ne okuduğunu soran Mustafa Bey’in uşağı Ali Ağa’nın sorusunu yanıtlayan üç kişiyi Behram Paşa’nın konağına davet etmesinden ötürü Ali Ağa’nın ismi camiye verilmiştir.

 

Cami yontma taştan, 12.50x16.00 m. ölçüsünde dikdörtgen planlıdır. İbadet mekânının üzeri kubbelidir. Mihrap yonca biçimli bir kemerle çevrilidir ve mukarnas dizilidir. Caminin ahşap minberi daha geç dönemde buraya konulmuştur.

 

Kare kaideli, yuvarlak gövdeli tek şerefeli minaresi bulunmaktadır. Caminin avlusunda Şair İsmail Sefa’nın (1866-1901) mezarı ile yakınında da 1581 tarihli bir çeşme bulunmaktadır.

 

 

 

Ali Baba Camisi (Merkez)

 

Sivas il merkezinin kuzeyinde Ali Baba Caddesi’nin sonunda bulunan bu cami, giriş kapısındaki kitabesinden öğrenildiğine göre h.1200 (1786) yılında, Ali Baba isimli bir kişi tarafından yaptırılmıştır.

 

Cami yontma taştan, dikdörtgen planlıdır. İbadet mekânı oldukça geniş pencereler ile aydınlatılmıştır. Caminin kadınlar bölümünün sağında camekânla bölünmüş olan bölümde Ali Baba’nın türbesi bulunmaktadır. Bu türbede Ali Baba, oğlu ve iki torununun sandukaları bulunmaktadır.

 Minaresi kesme taş kaideli, yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir.

 

 

Osman Paşa Camisi (Kilise) (Merkez)

 

Sivas Camikebir mahallesi Osmanpaşa Caddesi’nde bulunan bu cami, Bizans döneminde yapılmış bir kiliseden Osman Paşa tarafından 1584’te camiye dönüştürülmüştür.

 

Yontma taştan kapalı haç planında yapılan caminin mihrap kısmı yarım kubbe şeklindedir. Buradaki küçük kubbe iki sütun ve mihrap duvarı ile bağlı kemerler üzerine oturtulmuştur. Bunun dışında kalan bölümler tonozludur.

 

Kiliseye çevrildikten sonra eklenen minaresi taş kaideli olup, tek şerefeli, tuğla gövdelidir.

 

 

Paşa Camisi (Merkez)

 

Sivas il merkezinde, Çarşı içerisinde Atatürk Caddesi’nde bulunan bu camiyi Süleyman Bey 1421 yılında küçük bir mescit olarak yaptırmıştır. Süleyman Bey’in soyundan gelen ve Sultan I.Abdülhamid’in damadı, Hibetullah Sultan’ın eşi, Sivas Valisi Alâeddin Paşa 1805 yılında bu mescidi yıktırarak daha büyük bir cami yaptırmıştır. Bu nedenle de camiye Paşa Camisi ismi verilmiştir.

 

Cami yöresel sarı kesme taştan, dikdörtgen planlı olarak yapılmıştır. XIX.yüzyıl batı etkisindeki Osmanlı camilerinden bir örnek olup, ibadet mekânını dört payenin yuvarlak kemerlerle birbirine bağladığı merkezi bir kubbe örtmektedir. Bu kubbe yüksek bir kasnak üzerinde olup, dört taraftan çeyrek kubbelerle desteklenmiştir. Ayrıca payelerin üzerleri dışarıdan ağırlık kuleleri şeklindedir. Mihrap nişi dikdörtgen bir çıkıntı yaparak caminin yüksekliği boyunca dışarıya taşkındır. Mihrap içten yuvarlak niş şeklinde olup, devrinin kalem işleri ile bezenmiştir.

 

İbadet mekânı üç sıra halinde pencere dizileri ile aydınlatılmıştır. Bunlardan alt sıra pencereler dikdörtgen söveli, üst sıradakiler ise yuvarlak kemerlidir. Minaresi 1950 yılında tek şerefeli ve taştan yapılmıştır. Daha sonraki yıllarda caminin yanına ikinci bir minare daha eklenmiştir. Minareler taş kaide üzerine yuvarlak gövdeli ve ikişer şerefelidir.

 

 

Sait Paşa Camisi (Merkez)

 

Sivas Ferhatbostan  Mahallesi, Sait paşa Caddesi üzerinde bulunan bu camiyi, Sivaslı Sait İbrahim Paşa 1819 yılında yaptırmıştır. Caminin banisi Sait Paşa’nın mezarı Abdülvahap Gazi mezarlığındadır.

 

Cami kesme taş ve moloz taştan dikdörtgen planlıdır. İbadet mekânının üzerini dört ağaç direğin taşıdığı düz bir dam örtmekte olup, üzeri kiremit bir çatı ile kaplanmıştır. Mihrap ve minberi özellik göstermemektedir.

 Caminin minaresi taştan olup, tek şerefelidir.

 


Büyük Kazancılar Camisi (Merkez)

 

Sivas il merkezinde Kazancılar caddesinde bulunan bu cami minare kaidesindeki kitabeden öğrenildiğine göre Mehmet Ağa tarafından 1812 yılında yaptırılmıştır.

 

Cami kareye yakın dikdörtgen planda olup, üzeri kırma bir çatı ile örtülmüştür. Moloz taş ve kesme taştan yapılan caminin içerisinde dikkat çeken bir bezemesi bulunmamaktadır. Yanında kesme taş kaide üzerinde yuvarlak gövdeli tek şerefeli minaresi bulunmaktadır.

 

 

Çatalpınar (Korkmazoğlu) Camisi (Merkez)

 

Sivas Gökçe Bostan Mahallesi ali Baba caddesinde bulunan bu caminin kitabesi günümüze gelememiştir. Bununla beraber cami içerisindeki bir levhada Ali Aşkar Paşa’nın 1833 yılında yaptırdığı yazılıdır.

 

Moloz taş ve tuğladan yapılmış olan cami kareye yakın dikdörtgen planlıdır. Üzeri kırma çatı ile örtülüdür. İçerisinde herhangi bir bezemeye rastlanmamıştır. Yanında taş kaide üzerine yuvarlak gövdeli, tek şerefeli minaresi vardır.

 

 

Vişneli Cami (Merkez)

 

Sivas il merkezinde Bahtiyarbostan mahallesinde bulunan bu caminin kitabesi günümüze gelememiş bu yüzden de yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Ancak belgelerden Miralay İsmail Bey tarafından 1862 yılında yenilendiği öğrenilmektedir.

 

Cami moloz taş ve tuğladan dikdörtgen planlı olarak yapılmış, üzeri kırma çatı ile örtülmüştür. Yanında taş kaide üzerinde yuvarlak gövdeli, tek şerefeli minaresi bulunmaktadır.

 

 

Kale (Hisar) Camisi (Divriği)

 

Sivas ili Divriği ilçesinde, Divriği Kalesi içerisindeki bu camiyi Mengüçoğlu Sultanı Süleyman Şah oğlu Emir İshak tarafından 1180-1181 yıllarında yaptırılmıştır. Mimarı Magaralı Firuz’dur.

 

Sivas Divriği’de Türk dönemi yapılarının en eskilerinden biri olması nedeniyle önem kazanan bu yapı Çaltı Vadisi’ne yönelik bir uçurum kenarındadır.

 

Cami yöresel kırmızı renkte taştan yapılmıştır. Dikdörtgen planlı olup, üzeri tonoz ve kubbe ile örtülüdür. Kubbe yıkılmış ve günümüze pek az kalıntısı gelebilmiştir.

 

Giriş kapısı Anadolu’nun erken dönemde yapılmış anıtsal görünümlü taç kapılarındandır. Bu giriş kapısı geometrik bezemeler ve sırlı tuğlalarla çevrili yuvarlak bir kemer halindedir. Bu kemerin üzerinde de h.576 (1880-1881) tarihli kufi yazılı kitabesi bulunmaktadır. Burada geometrik motiflerin yanı sıra yıldızlar ve rumiler de dikkati çekmektedir. Bunların çevresini burmalı mukarnaslı bir silme çevrelemektedir.

 


İbadet mekânı iki sıra halinde altı taş ayakla üç sahna ayrılmıştır. Taş ayaklar yuvarlak kemerlerle birbirlerine bağlanmıştır.Kemerler taş ayaklar üzerindeki dikdörtgen taş yastıklar üzerine oturtulmuştur.Orta sahın tonozla, yan nefler ise dörder kubbe ile örtülüdür. Üç dikey sahınlı ibadet mekânı birbirlerine eşit tonoz ve kubbelerden oluşturulmuş örtü sitemi o dönem için oldukça yenidir. Orta sahın diğer iki yan sahından daha geniş tutulmuştur.

 

Mihrap bölümü ibadet mekânından ayrılarak yarım kubbeli ve bezemelidir. Mukarnaslı mihrabın yanlarındaki paye başlıklarında palmet ve lotuslar, köşelerinde de aslan başlarına benzeyen motifler görülmektedir. Abanoz ağacından olan minberi kündekâri tekniğinde yapılmıştır. Erken dönem ağaç minberlerindendir. İç mekân duvarların üzerindeki küçük pencerelerle aydınlatılmıştır.

 

Kale Camisi'nin dış görünümündeki zenginliğe karşılık ibadet mekânı oldukça sadedir.

 

 

Ulu Cami ve Darüşşifa (Divriği)

 

 Sivas Divriği ilçesinin doğusunda, Divriği Kalesi’nin bulunduğu tepenin yamacında ve surların dışında bulunan Ulu Cami ve Darüşşifa’sını, kitabelerinden öğrenildiğine göre Mengüçoğlu Süleyman Şah’ın oğlu Ahmet Şah ve eşi Behram Şahın’ın kızı Adil Melike Turhan Melek Sultan1229 yılında yaptırmıştır. Bu nedenle de bazı kaynaklarda ismi Ahmet Şah Camisi olarak da geçmiştir. Yapı topluluğu XVI. yüzyıldan başlayarak değişik zamanlarda onarımlar geçirmiştir. Son onarımını da Vakıflar Genel Müdürlüğü, Y.Mimarı A.Saim Ülgen tarafından 1969 yılında yapılmıştır.

 

Yapı topluluğu cami, güney duvarına bitişik darüşşifa ve türbeden meydana gelmiştir. Yapı topluluğunda on bir kitabe bulunmaktadır. Bu kitabelerde caminin h.626 (1228-1229) yılında Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubat döneminde Mengücekoğulları Beyi Ahmet Şah ve eşi tarafından yaptırıldığı belirtilmiştir. Yapının mimarı Megaralı Hasan Bin Firuz’dur. Caminin doğu cephesindeki pencere üzerinde bulunan kitabede Ahlatlı Nakkaş Ahmet, minberinde Tiflisli İbrahim oğlu Ahmet ve Hattat Mehmet, caminin güney duvarındaki ayette de Mehmet oğlu Ahmet’in isimleri yazılıdır. Bu kitabeler, yapı topluğunun bir ekip tarafından yapıldığını göstermektedir.

 

 Anadolu’daki Türk mimarisinin erken örneklerinden olan bu yapı topluluğundan cami, kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen bir plan düzeni göstermektedir. Yöresel sarımsı kesme kalker taşından yapılmış olan cami ve medrese bir bütün olarak 32.00x64.00 m. ölçüsündedir. İbadet mekânına batı, kuzey ve doğusundaki üç ayrı kapıdan girilmektedir. Bu kapılardan doğudaki kapı sonradan pencereye dönüştürülmüştür. Bunlardan kuzey cephesinin ortasındaki anıtsal kapı diğerlerinden çok daha farklı olarak yapılmıştır. Anadolu’daki benzeri örneklerinden bezeme olarak da farklılıklar göstermektedir. Bu portal oldukça yüksek ve dışarıya taşkındır. Yüksek kabartma tekniğinde geometrik ve bitkisel motiflerle çevresi bezenmiştir. Geometrik motiflerin yanı sıra tam ve yarım yıldızlar, dörtgenler, altıgenler, baklava motifleri ve zencerekler de bezemeyi tamamlamaktadır. Bitkisel motiflerde kıvrık dallar, rumiler, palmetler ve az da olsa lotuslar bazen sade, bazen de karmaşık biçimde birlikte kullanılmıştır. Bu bezeme diğer kapılar ve Selçuklu dönemi portallerinden farklı olarak çerçeve dışına taşmaları ortaya ilginç bir görünüm getirmiştir. Bezemelerin kuralsız biçimde sınır tanımadığı da açıkça görülmektedir.

 

Caminin içerisinde dört sıra halinde dörderden on altı sekizgen paye ile beş sahın meydana gelmiştir. Kuzey-güney doğrultusundaki bu payeler birbirlerine sivri kemerlerle bağlanmıştır. Bu kemerlerin duvarlara enine destekler atılmasıyla da 25 dikdörtgen bölüm cami içerisinde meydana getirilmiştir. Mihrap önüne rastlayan kısım ise tromplu dıştan sekizgen şekilde bir külah ile örtülüdür. Bu örtü sistemi yapıya ayrı bir özellik kazandırmıştır. Bunun dışında kalan bölümlerin üzeri ise haç şeklinde, beşik ve yıldız şeklinde tonozlarla örtülmüştür. Bu arada iç mekânda beşik tonozlu bir hünkâr mahfiline ayrı bir yer ayrılmıştır. Bu durum Anadolu Selçuklu dönemi camileri arasında özgün hünkâr mahfiline sahip olması açısından da ayrı bir özellik taşımaktadır.

 


Caminin mihrabı kesme taştan olup, kuzey cephesindeki giriş kapısının karşısındadır. Oldukça büyük boyda olan mihrabın yarım yuvarlak nişi yarım bir kubbe ile örtülmüştür. Minber ceviz ağacında sahte kündekâri tekniğinde yapılmıştır.

 

Cami içersinde bezemelere de geniş yer verilmiş olmasına rağmen bunlardan pek azı günümüze ulaşabilmiştir. Mihrap nişinde, mihrap önü kubbesinde, kemer geçişlerinde, tonozlarda, hünkar mahfilinin ahşap kiriş ve dikmelerinde kırmızı, yeşil boya izleri görülmektedir. Bu arada XIII. yüzyıl Anadolu bezeme örnekleri olarak da çeşitli motifler burada görülmektedir. Özellikle mihrapta yoğun biçimde bitkisel bezeme görülmektedir. Kıvrık dallar, palmet motifleri yaygın biçimde kullanılmıştır.

 


Caminin kuzeybatı köşesindeki minare orijinal değildir. Minarenin kaidesindeki bir kitabeden Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1565 yılında yaptırıldığı belirtilmiştir. Minare duvara bitişik köşeli bir kaide üzerinde tuğladan yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir. Oldukça kısa ve kalın bir görünümü vardır.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (1 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
lalegül can çok güzel
(17.12.2014 17:28 - #273)
camilerin mimarisi çok güzel gözüküyor.... yorumların içine link gömmekte çok güzel :)
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.