pendik escort bayan
ak

Seta’dan "Rus Dış Politikasını Tartışmak" Paneli

05.02.2018 - 16:28, Güncelleme: 05.02.2018 - 16:28
 

Seta’dan "Rus Dış Politikasını Tartışmak" Paneli

Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi Uzmanı Barmin:- "Suriye’deki çatışmanın bir çözüme yönelmeye başladığı bir noktadayız. Rusya, Ortadoğu’daki varlığını nasıl sürdüreceğini düşünmeli çünkü Rusya sert güçte çok iyi olsa da yumuşak gücü bilmiyor. Yumuşak

ANKARA (AA) - Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi Uzmanı Yury Barmin, "Suriye'deki çatışmanın bir çözüme yönelmeye başladığı bir noktadayız. Rusya Ortadoğu'daki varlığını nasıl sürdüreceğini düşünmeli çünkü Rusya sert güçte çok iyi olsa da yumuşak gücü bilmiyor. Yumuşak güç Ortadoğu'da öğrenilmesi gereken en önemli noktalardan biri." dedi.SETA tarafından Ankara'da "Rus Dış Politikasını Tartışmak" konulu panel düzenlendi. Barmin, panelde yaptığı konuşmada, Rusya'nın 2014 itibarıyla soğuk savaş döneminde olduğu gibi silah ihracatı yaparak etkin olma yönünde dinamiği bölgede oluşturmaya çalıştığını bildirdi. Moskova yönetiminin bölgede o kadar ilgili ve etkili olmasının nedeninin ABD’nin Barack Obama döneminde bölgeden uzaklaşması olduğuna dikkati çeken Barmin, Rusya’nın bu boşluğun ardından harekete geçtiğini ve bu bağlamda yerel rejimlerle iletişime girdiğini aktardı.Barmin, Suriye ve Ortadoğu meselesinin Rusya’nın iç politikasında da çok önemli hale geldiğini belirterek, “Suriye’deki çatışmanın bir çözüme yönelmeye başladığı bir noktadayız. Rusya, Ortadoğu’daki varlığını nasıl sürdüreceğini düşünmeli çünkü Rusya sert güçte çok iyi olsa da yumuşak gücü bilmiyor. Yumuşak güç, Ortadoğu’da öğrenilmesi gereken en önemli noktalardan biri.” ifadesini kullandı. - “Rus uçağının düşürülmesi en önemli kriz konusu” Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Erşen ise Türkiye’nin Batı ülkelerinden farkının Rusya’yı hiçbir zaman karşısına tam olarak almaması olduğunu söyledi. Türkiye-Rusya ilişkilerinde kırılma noktasının Arap ayaklanmaları ve Suriye konusunda yaşandığını belirten Erşen, Rus uçağının düşürülmesinin son 20 yıldaki en önemli kriz konusu olduğunu vurguladı. İlişkilerin 7 ay boyunca donduğunu, sonrasında ise iki ülkenin birbirine karşı adım attığına işaret eden Erşen, söz konusu adımların en önemli nedeninin olumsuz ekonomik yansımalar ve Suriye’deki varlıklar olduğunu bildirdi. Erşen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Rusya’nın uzun vadede en önemli hedefi bölgede bir oyun kurucu olmak ve bunu yapmak için de bölgenin en önemli aktörlerinden biri olan Türkiye’ye ihtiyacı var. Rusya’yı Ortadoğu politikasındaki başarı açısından Amerika’dan ayıran en önemli fark da burada. Alandaki bütün aktörlerle hem devlet hem de devlet dışı bir iletişim içinde kalmayı başarabiliyor. Türkiye ile 7 ay boyunca iletişimin kopmuş olması Rusya’nın Ortadoğu’da uzun vadeli çıkarları açısından da çok istediği bir şey değildi.” Türkiye’nin ABD ve Avrupa Birliği (AB) ile sorun yaşadığı dönemlerde Rusya ile ilişkilerin hep ivme kazandığını vurgulayan Erşen, bu bağlamda Rusya’nın 15 Temmuz’da Türkiye’ye verdiği desteği hatırlattı. Erşen, geçen yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında çok sayıda görüşme gerçekleştiğini ancak yine de uçak krizi meselesini arkada bıraktıklarını söylemenin mümkün olmadığını belirtti. Erşen, Rusya’nın PYD/PKK ve YPG/PKK ilişkileri ile Esed’in siyasi geleceği konularının Türkiye-Rusya ilişkilerini sıkıntıya sokabilecek iki potansiyel mesele olabileceğini kaydetti. - "Rusya, müttefiklerini sonuna kadar destekledi" SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş da Rusya’nın bölgede uyku halinde olan bir dinamikken Suriye meselesi ile tekrar aktif hale geldiğini ifade etti. Rusya’nın ABD’nin yokluğu ya da ilgisizliğinden kaynaklanan boşluğu çok başarılı şekilde doldurduğunu dile getiren Ulutaş, Moskova yönetiminin bunu yaparken ABD’den farklı olarak müttefiklerini sonuna kadar destekleyen bir süper güç imajı çizdiğini belirtti. Rusya’nın ABD’den bir diğer farkının da Suriye’nin geneli için politika üretme noktasındaki yeteneği olduğunu aktaran Ulutaş, ayrıca zamanlama konusunda da çok ciddi başarı ortaya koyduğunu söyledi.Ulutaş, Rusya’nın Esed rejiminin çözülmeye başladığı zaman müdahil olduğunu ve savaşın seyrini kökünden değiştirdiğini ifade etti. Siyasi çözüm konusunda zamanlamanın kaçırılması halinde stratejik olarak kazançların birer birer bırakma noktasına geleceğine değinen Ulutaş, şöyle dedi: “Bir taraftan Suriye’nin yeniden yapılandırılması, üslerin kurulması, Rus nüfuzunun korunması ve Rusya’nın özellikle savunma sanayinde Suriye’de dominasyonunu kurması konusunda bu kazançların Ruslar tarafından kalıcılaştırılmaya çalışıldığını görüyoruz. Bu büyük oranda şimdiye kadar başarılı bir şekilde sahada kuruldu."
Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi Uzmanı Barmin:- "Suriye’deki çatışmanın bir çözüme yönelmeye başladığı bir noktadayız. Rusya, Ortadoğu’daki varlığını nasıl sürdüreceğini düşünmeli çünkü Rusya sert güçte çok iyi olsa da yumuşak gücü bilmiyor. Yumuşak

ANKARA (AA) - Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi Uzmanı Yury Barmin, "Suriye'deki çatışmanın bir çözüme yönelmeye başladığı bir noktadayız. Rusya Ortadoğu'daki varlığını nasıl sürdüreceğini düşünmeli çünkü Rusya sert güçte çok iyi olsa da yumuşak gücü bilmiyor. Yumuşak güç Ortadoğu'da öğrenilmesi gereken en önemli noktalardan biri." dedi.

SETA tarafından Ankara'da "Rus Dış Politikasını Tartışmak" konulu panel düzenlendi.

Barmin, panelde yaptığı konuşmada, Rusya'nın 2014 itibarıyla soğuk savaş döneminde olduğu gibi silah ihracatı yaparak etkin olma yönünde dinamiği bölgede oluşturmaya çalıştığını bildirdi.

Moskova yönetiminin bölgede o kadar ilgili ve etkili olmasının nedeninin ABD’nin Barack Obama döneminde bölgeden uzaklaşması olduğuna dikkati çeken Barmin, Rusya’nın bu boşluğun ardından harekete geçtiğini ve bu bağlamda yerel rejimlerle iletişime girdiğini aktardı.

Barmin, Suriye ve Ortadoğu meselesinin Rusya’nın iç politikasında da çok önemli hale geldiğini belirterek, “Suriye’deki çatışmanın bir çözüme yönelmeye başladığı bir noktadayız. Rusya, Ortadoğu’daki varlığını nasıl sürdüreceğini düşünmeli çünkü Rusya sert güçte çok iyi olsa da yumuşak gücü bilmiyor. Yumuşak güç, Ortadoğu’da öğrenilmesi gereken en önemli noktalardan biri.” ifadesini kullandı.

- “Rus uçağının düşürülmesi en önemli kriz konusu”

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Erşen ise Türkiye’nin Batı ülkelerinden farkının Rusya’yı hiçbir zaman karşısına tam olarak almaması olduğunu söyledi.

Türkiye-Rusya ilişkilerinde kırılma noktasının Arap ayaklanmaları ve Suriye konusunda yaşandığını belirten Erşen, Rus uçağının düşürülmesinin son 20 yıldaki en önemli kriz konusu olduğunu vurguladı. İlişkilerin 7 ay boyunca donduğunu, sonrasında ise iki ülkenin birbirine karşı adım attığına işaret eden Erşen, söz konusu adımların en önemli nedeninin olumsuz ekonomik yansımalar ve Suriye’deki varlıklar olduğunu bildirdi.

Erşen, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Rusya’nın uzun vadede en önemli hedefi bölgede bir oyun kurucu olmak ve bunu yapmak için de bölgenin en önemli aktörlerinden biri olan Türkiye’ye ihtiyacı var. Rusya’yı Ortadoğu politikasındaki başarı açısından Amerika’dan ayıran en önemli fark da burada. Alandaki bütün aktörlerle hem devlet hem de devlet dışı bir iletişim içinde kalmayı başarabiliyor. Türkiye ile 7 ay boyunca iletişimin kopmuş olması Rusya’nın Ortadoğu’da uzun vadeli çıkarları açısından da çok istediği bir şey değildi.”

Türkiye’nin ABD ve Avrupa Birliği (AB) ile sorun yaşadığı dönemlerde Rusya ile ilişkilerin hep ivme kazandığını vurgulayan Erşen, bu bağlamda Rusya’nın 15 Temmuz’da Türkiye’ye verdiği desteği hatırlattı.

Erşen, geçen yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında çok sayıda görüşme gerçekleştiğini ancak yine de uçak krizi meselesini arkada bıraktıklarını söylemenin mümkün olmadığını belirtti.

Erşen, Rusya’nın PYD/PKK ve YPG/PKK ilişkileri ile Esed’in siyasi geleceği konularının Türkiye-Rusya ilişkilerini sıkıntıya sokabilecek iki potansiyel mesele olabileceğini kaydetti.

- "Rusya, müttefiklerini sonuna kadar destekledi"

SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş da Rusya’nın bölgede uyku halinde olan bir dinamikken Suriye meselesi ile tekrar aktif hale geldiğini ifade etti.

Rusya’nın ABD’nin yokluğu ya da ilgisizliğinden kaynaklanan boşluğu çok başarılı şekilde doldurduğunu dile getiren Ulutaş, Moskova yönetiminin bunu yaparken ABD’den farklı olarak müttefiklerini sonuna kadar destekleyen bir süper güç imajı çizdiğini belirtti.

Rusya’nın ABD’den bir diğer farkının da Suriye’nin geneli için politika üretme noktasındaki yeteneği olduğunu aktaran Ulutaş, ayrıca zamanlama konusunda da çok ciddi başarı ortaya koyduğunu söyledi.

Ulutaş, Rusya’nın Esed rejiminin çözülmeye başladığı zaman müdahil olduğunu ve savaşın seyrini kökünden değiştirdiğini ifade etti.

Siyasi çözüm konusunda zamanlamanın kaçırılması halinde stratejik olarak kazançların birer birer bırakma noktasına geleceğine değinen Ulutaş, şöyle dedi:

“Bir taraftan Suriye’nin yeniden yapılandırılması, üslerin kurulması, Rus nüfuzunun korunması ve Rusya’nın özellikle savunma sanayinde Suriye’de dominasyonunu kurması konusunda bu kazançların Ruslar tarafından kalıcılaştırılmaya çalışıldığını görüyoruz. Bu büyük oranda şimdiye kadar başarılı bir şekilde sahada kuruldu."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.