pendik escort bayan
ak

Mhp Genel Başkanı Bahçeli: (2)

21.01.2018 - 14:53, Güncelleme: 21.01.2018 - 14:53
 

Mhp Genel Başkanı Bahçeli: (2)

"Dünden bugüne tutarlıyız, ilkeliyiz, ahlaklıyız. Çizgimizde kırıklık, fikrimizde dağınıklık, yürüyüşümüzde aksaklık, duruşumuzda sarsaklık hiç olmamış, bilinsin ki hiç de olmayacaktır"- "Türkiye'nin krize girmesi için kuyruğa girenlerin kuyruklarına basa

ANKARA (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Dünden bugüne tutarlıyız, ilkeliyiz, ahlaklıyız. Çizgimizde kırıklık, fikrimizde dağınıklık, yürüyüşümüzde aksaklık, duruşumuzda sarsaklık hiç olmamış, bilinsin ki, hiç de olmayacaktır." dedi. Bahçeli, Kızılcahamam'da yapılan, partisinin Merkez Yönetim Kurulu, Merkez Disiplin Kurulu ve TBMM Grubu ortak toplantısı kapanış oturumunun ardından basın toplantısı düzenledi. MHP için siyasetin, ilkel çıkarların savaştığı, ilkesiz çıkarcıların yarıştığı, çarpık fikirlerin karşılaştığı kaotik bir alan olmadığını belirten Bahçeli, "Bizim için siyaset ilk zorlukta nefesi tükenenlerin, ilk zaferde nefsi yükselenlerin merkezi ve meşgalesi hiç değildir. Siyaset, millete samimiyetle hizmetin, ülke ve ülkülere safiyetle hizmetkarlığın demokratik ve meşru bir fırsatıdır. Bizim yaptığımız da, yapacağımız da budur." ifadesini kullandı. Bahçeli, davalarının hak, hakikat, Türk-İslam ve millet davası olduğunu vurgulayarak davası olanların derdi, idealleri, iddiaları ve hayalleri olduğunu söyledi. Dava adamının da "Mert, merhametli, metanetli, ruhen muvazeneli, fikren muteber, ahlaken muazzez seviyede olduğunu" aktaran Bahçeli, "Her türbülansta telaşlanan, her saldırıda sığınacak yer arayan, sağı solu kolaçan edip suya sabuna dokunmayan, riske girmeyen, elini taşın altına koymayan, sadakati yalnızca sözde kalan kişilerin bir davaya yürekten bağlanması, çevresine ve tarihin çehresine güven vermesi izan ve ihtimal dışıdır. Bunları tecrübe ede ede yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. Bu kapsamdaki şahısların hüviyet ve hedeflerini de biliyoruz." diye konuştu. Bahçeli, hiç kimsenin davadan büyük, davadan mühim olmadığına dikkati çekerek, şöyle devam etti: "Hiç kimsenin, varlığını davanın önünde ve üstünde göstermeye, kerameti kendinden menkul saymaya hakkı da, haddi de yoktur, pek tabii olmayacaktır. İşlerine geldi mi, çıkarlarına uydu mu her yapılanı güzel ve doğru bulanlar; tam tersi bir durumda ise her şey berbat ve kötü diyenler bir defa samimiyet fukaraları, inanç ve itibar yoksunlarıdır. Bunlarla işimiz yoktur, geleceğimiz yoktur, yolumuz ayrılmıştır. Kendisini taşıtan değil, davasını taşıyan; hesabi bakan değil, hasbi davranan; günlük düşünen değil, ufuk ötesine bakabilmeyi beceren fazilet ve feragat nişanesi şahsiyetler ülkülerinde erimeyi başarabilmişlerdir. Milliyetçi-ülkücü hareketin mensupları işte bu kalite, kalibre ve kırattadır. Böylesi dava, insanları aynı zamanda millet ve medeniyetimizin çelik iradeli fertleri, müşfik yapılı yüzleridir. Sayısız 'ben'in içinde 'biz'i yakalayabilmiş, kişilere değil olay ve olgulara kafa yormuş, yoran ve yoracak olan yüksek vasıflı ülkücülerle geleceğin Türkiye'si temellenecektir. Mesele azlık çokluk meselesi değildir. Hiç kimse vazgeçilmez değildir. Dünden bugüne tutarlıyız, ilkeliyiz, ahlaklıyız. Çizgimizde kırıklık, fikrimizde dağınıklık, yürüyüşümüzde aksaklık, duruşumuzda sarsaklık hiç olmamış, bilinsin ki, hiç de olmayacaktır. Ellerini ovuşturanlar boşuna beklemesin, boş yere hayal kurmasın. Milliyetçi Hareket Partisi, siyasetini 49 yılın köklü birikimiyle yapar, mertçe yapar, adam gibi yapar, milletin beklentisine, ülke ve vatanının gerçeklerine göre yapar." Milliyetçi Hareket Partisinin sabırlı, sağduyulu ve sorumlu siyasetini her şartta muhafaza ettiğini vurgulayan Bahçeli, şu değerlendirmelerde bulundu: "Tahriklere karşı uyanık bir şuur, tehlikelere karşı çevik bir gurur, tertiplere karşı atik bir vakur siyasetimizin mahreç, muhteva ve manasını teşkil etmiştir. Ne yapıyorsak, neyi teklif ve temenni ediyorsak milletimizin tarihi ve kültürel varlığını korumak içindir. Bugünkü şartlarda, güven ile kuşku arasında gelip giden, güvenlik ile korku arasında adeta sarkaç gibi salınıp duran Türkiye'yi emniyetli ve istikrarlı bir şekilde dengede tutmayı amaçlıyoruz. Huzur arayan milletimize tercüman oluyoruz. İhtilaf yerine işbirliğini tesis edelim istiyoruz. Kutuplaşma yerine kucaklaşmayı temin iradesindeyiz. Teslimiyet diyenlere, tavize yanaşanlara milli mukavemeti ihtarla hatırlatıyor, sağlam tavrımızı ilan ve izhar ediyoruz." - "Karşı çıkanlar Mondros artıklarıdır" MHP Genel Başkanı Bahçeli, özellikle 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsünden sonra, eski alışkanlıklarla, eskiyen siyasi taktiklerle, artık erimiş olan siyasi kalıplarla birlik ve beka mücadelesinin sürdürülemeyeceğine dikkati çekti. Siyasetin denklemi, bu denklemdeki sabit ve değişken parametrelerin, 15 Temmuz'la beraber değişikliğe uğradığını belirten Bahçeli, Hz. Mevlana'nın ifadesiyle, "Şimdi yeni şeyler söylemek" gerektiğini dile getirdi. Bahçeli, şu görüşlere yer verdi: "Söylediğimiz bu yeni şeyler, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk milletinin varlık ve birliğini muhafaza gayesine hizmet edecek tavır, tutum, söylem ve eylem birliğinin sosyal ve toplumsal alanını genişletmek, siyaset ayağını derleyip toplamaktır. Bu birlik tercihine karşı çıkanlar Mondros artıklarıdır. Bu birliktelik hukukuna kara çalanlar Sevr kalıntılarıdır. Düşman kampında mevzilenenler illetin yüz karaları, milli mutabakatta birleşenler ise milletin yüz aklarıdır ve tarih böyle yazacak, gelecek nesiller bir yanda dua diğer yanda bedduayla ak ve karalar hakkında hükmünü verecektir." Bahçeli, 7 Ağustos 2016 günü, Yenikapı'da inşa edilmiş irade künhünün, irfan gücünün 15 Temmuz dirilişinin, 15 Temmuz silkinişinin tarihi bir halkası olduğunu inançla söylemek istediğinin altını çizdi. Bahçeli, "Biz 7 Ağustos’ta, Türkiye’nin önüne yeni bir kapının açıldığına şahitlik ettik, böyle yorumladık. 15 Temmuz'da sahneye çıkan milli cesaret, 7 Ağustos'taki uzlaşma asaletiyle takviye edilerek pekişmiş, sonuç itibariyle siyaset kurumuna yeni bir soluk getirmiş, yeni bir sorumluluk listesi yüklemiştir. Türk milleti 15 Temmuz'da, altını kalın olarak bir kez daha çiziyorum ki, kanlı işgali durdurmuş, 7 Ağustos’ta ise kalıcı uzlaşma iradesini doğrultmuştur." dedi. Bahçeli, bunun tarihi bir dönemeç olduğuna işaret ederek, Türkiye'nin tehditlere karşı önlem alması gerektiğini, bekasına saldıranları şaşkına çevirmesinin şart olduğunu vurguladı. Türkiye'nin yeni ve milli bir hükümet etme sistemiyle güvenceye alınması gerektiğini belirten Bahçeli, şu görüşlere yer verdi: "Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, Cumhuriyet'in kuruluşunun 94'üncü, çok partili siyasi sisteme geçişin 71’inci yıl dönümünde bizzat milli iradenin seçim ve tercihiyle onaylanmıştır. Türkiye 16 Nisan 2017'de hükümet ve yönetim sistemi itibariyle yeni bir faza, üçüncü bir evreye geçmiştir. Bu tarihsel değişim demokrasinin imkan ve sınırları içerisinde sağlanmış, hukukun üstünlüğü ve kuruluş felsefesine sadakatle gerçekleştirilmiştir. Cumhuriyeti kuran bizzat millet iradesidir, peki itiraz edilmemiş midir? Kaldı ki itirazları meşru görmek mümkün ve doğru mudur? Çok partili siyasi hayata yine milletin talep ve iradesiyle geçilmiştir, peki buna karşı çıkanlar olmamış mıdır? Statükocu çevreler bu demokratik hamleyi erken bulmamışlar mıdır? Şimdi de Türk milleti yeni bir hükümet sistemine tamam demiştir, bunu acil ve mecburi bulmuştur. Bu değişimin kendi içinde 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü sonucunda yeşeren ve yükselen çok sayıda demokratik, siyasi, sosyolojik, güvenlik ve hukuki gerekçeleri vardır ve ortadadır." - "Türkiye'yi hedefine alan mihraklara koz veremeyiz" Devlet Bahçeli, CHP'ye yönelik eleştirilerde bulundu. Bahçeli, "CHP karşıymış, zaten yanında olsaydı, destek çıksaydı o zaman şaşar, o zaman hayret ederdik. İP, HDP, PKK, FETÖ ve diğer hasım odaklar 'hayır' diyormuş, 'evet' deselerdi tercihimizi sorgular, durduğumuz yeri tekrar gözden geçirirdik. Önümüzde esas gündem konusu, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini kurum ve kurallarıyla bina etmek, yönetim hayatımıza yerleştirmek, işlerliğini sağlama almaktır. Arayış ve amacımızın özeti de budur. Yeni sistemin tam olarak oturup olgunluk kazanması 3 Kasım 2019 Cumhurbaşkanı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri ve takip eden beş yıllık süre zarfındaki sabır ve akıl dolu birliktelik ruhuyla tesis edilecektir." ifadesini kullandı. Bahçeli, yeni sistemin doğası gereği uzlaşmayı şart koştuğunu belirterek, yeni sistemin milli hedeflerde ortak paydada buluşmayı zorunlu kıldığını vurguladı. Fikri ve siyasi cepheleşmenin cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilke ve esaslarına aykırı olduğuna işaret eden Bahçeli, "Üstelik yeni sistemin taşıyıcı sütunları beka ve birlik temalıdır. Bu kapsamda 2019'deki demokratik imtihanlara bir ittifak tercihiyle girilmesi, yeni hükümet sisteminin fonksiyonel açıdan, bekamızın onuru bakımından önemli bir karar, öncelikli bir gayedir." diye konuştu. Bahçeli, 8 Ocak’ta tercihlerini ilan ederek 3 Kasım 2019 üzerinde yapılan hesapları bozduklarını, kriz tetikçilerini şoka soktuklarını, belirsizlikten nemalananları ise felce uğrattıklarını bildirdi. Bahçeli, şunları aktardı: "Barajın yüzde 50 artı bir olduğu meydandayken, mutabakatın kaçınılmazlığı biliniyor ve kabulleniliyorken, 12. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı aday olması halinde destekleme kararımızı cümle aleme üstüne basa basa duyurduk. Bizim korkumuz, kaygımız, kendimizden kuşkumuz yoktur. Bizim pazarlığımız, gizli gündemimiz, saklı heveslerimiz, kendimize güvensizliğimiz hiç yoktur. Biz de var olan Türk ve Türkiye sevdasıdır. Bize hakim olan hissiyat yeni sistemin namusunu korumak ve savunmaktır. Bunu yaparken de cılız siyasi dürtülere, küçük olsun benim olsun anlayışına savrulamayız. Türkiye'yi hedefine alan mihraklara koz veremeyiz, milli güvenliğimizi, milli ümitleri siyasi gerginliklerle heba ve israf edemeyiz." Milliyetçi Hareket Partisinin milletin gönlünde eşsiz ve emsalsiz bir taban tuttuğuna dikkati çeken Bahçeli, "İkiyüzlüleri, emperyalizme bekçilik yapanları, mübarek bir mutabakat insicamıyla devirmek için yola koyulduk, son hazırlıklarımızı tekemmül ettirdik. Türkiye'nin krize girmesi için kuyruğa girenlerin kuyruklarına basacağız. Türk milletinin huzur ve haysiyetiyle oynayan siyasi çeteleri bozgunla tanıştıracağız, heveslerini kursaklarında bırakacağız. Bunları milli bir mutabakat anlayışıyla, cumhurun ittifakıyla yapacağız. Adalet ve Kalkınma Partisi’yle kurduğumuz birliktelik milli hislerin tezahür ve tembihidir. Türk milletinin talep ve umududur." dedi - Milli Mutabakat Komisyonu Bu çerçevede, iki parti arasında üçer kişiden oluşan bir komisyon kurulduğunu vurgulayan Bahçeli, "Bu komisyon ilk toplantısını geçtiğimiz Perşembe günü yaparak, çalışma takvimini planlamış, hedefleri masaya yatırmış, mutabakatın ana fikrine uygun planlamaları yapmıştır. Partimizi temsilen Milli Mutabakat Komisyonu’nda görev alacak değerli arkadaşlarım, inanıyorum ki, özveriyle ve yapıcı katkılarla üzerlerine düşen sorumlulukları harfiyen gerçekleştireceklerdir." ifadesini kullandı. Bahçeli, partisinin, huzur ve beka için güç birliğinden yana olduğuna değinerek, şöyle konuştu: "Partilerinin tapusunu FETÖ ve PKK'ya ipotek ettirmiş malum odaklara tavsiyem, gitsinler kendi çöplüklerinde oyalansınlar, kendi dertlerine yansınlar. Bunlar deliye dönüp, çılgınca iftira yağdırsalar da işimize bakacağız, önümüze bakacağız, millet ne diyor ona kulak vereceğiz. Beka ile huzurun nurlu ufkuna mutabakatla ve mutlaka ulaşacağız. Milliyetçi Hareket Partisine anket kumpası kuran, baraj yaygarası koparan, dedikodu yayan, yalan ve riya aşılayan her kim varsa rezilliğin çukurunda çırpına çırpına hak ettiğini eninde sonunda bulacaktır. Türk milleti MHP'yi görmüş, hakkını teslim etmiş, dua ve desteğiyle düşmanları çatlatmak için son hazırlıklarını yapmıştır. Demokrasi meydanı er meydanıdır. Bu meydanda şer güçler mağlup, er niyetler ise Allah’ın izniyle mağrur ve muzaffer olacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi, yeni dönemde de birliğin, beraberliğin, onurlu duruşun tavizsiz savunucusu olacaktır. Biz aziz milletimize müreffeh, kuvvetli ve büyük bir Türkiye taahhüt ettik, ediyoruz; varlığımızı millete adıyoruz. Türklük yoluna başlarımızı koyuyoruz." Partisinin Kızılcahamam'daki kampının son derece yararlı olduğunu belirten Bahçeli, 12. Büyük Kurultay'ın 18 Mart'ta yapılmasının öngörüldüğünü bildirdi. Bahçeli, "12'nci Büyük Kurultayımız büyük bir kalkışın ve muazzam bir mücadelenin miladı olacak, 2019'daki üç önemli seçimin de stratejik hatlarını belirleyecektir." dedi. (Bitti)
"Dünden bugüne tutarlıyız, ilkeliyiz, ahlaklıyız. Çizgimizde kırıklık, fikrimizde dağınıklık, yürüyüşümüzde aksaklık, duruşumuzda sarsaklık hiç olmamış, bilinsin ki hiç de olmayacaktır"- "Türkiye'nin krize girmesi için kuyruğa girenlerin kuyruklarına basa

ANKARA (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Dünden bugüne tutarlıyız, ilkeliyiz, ahlaklıyız. Çizgimizde kırıklık, fikrimizde dağınıklık, yürüyüşümüzde aksaklık, duruşumuzda sarsaklık hiç olmamış, bilinsin ki, hiç de olmayacaktır." dedi.

Bahçeli, Kızılcahamam'da yapılan, partisinin Merkez Yönetim Kurulu, Merkez Disiplin Kurulu ve TBMM Grubu ortak toplantısı kapanış oturumunun ardından basın toplantısı düzenledi.

MHP için siyasetin, ilkel çıkarların savaştığı, ilkesiz çıkarcıların yarıştığı, çarpık fikirlerin karşılaştığı kaotik bir alan olmadığını belirten Bahçeli, "Bizim için siyaset ilk zorlukta nefesi tükenenlerin, ilk zaferde nefsi yükselenlerin merkezi ve meşgalesi hiç değildir. Siyaset, millete samimiyetle hizmetin, ülke ve ülkülere safiyetle hizmetkarlığın demokratik ve meşru bir fırsatıdır. Bizim yaptığımız da, yapacağımız da budur." ifadesini kullandı.

Bahçeli, davalarının hak, hakikat, Türk-İslam ve millet davası olduğunu vurgulayarak davası olanların derdi, idealleri, iddiaları ve hayalleri olduğunu söyledi. Dava adamının da "Mert, merhametli, metanetli, ruhen muvazeneli, fikren muteber, ahlaken muazzez seviyede olduğunu" aktaran Bahçeli, "Her türbülansta telaşlanan, her saldırıda sığınacak yer arayan, sağı solu kolaçan edip suya sabuna dokunmayan, riske girmeyen, elini taşın altına koymayan, sadakati yalnızca sözde kalan kişilerin bir davaya yürekten bağlanması, çevresine ve tarihin çehresine güven vermesi izan ve ihtimal dışıdır. Bunları tecrübe ede ede yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. Bu kapsamdaki şahısların hüviyet ve hedeflerini de biliyoruz." diye konuştu.

Bahçeli, hiç kimsenin davadan büyük, davadan mühim olmadığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Hiç kimsenin, varlığını davanın önünde ve üstünde göstermeye, kerameti kendinden menkul saymaya hakkı da, haddi de yoktur, pek tabii olmayacaktır. İşlerine geldi mi, çıkarlarına uydu mu her yapılanı güzel ve doğru bulanlar; tam tersi bir durumda ise her şey berbat ve kötü diyenler bir defa samimiyet fukaraları, inanç ve itibar yoksunlarıdır. Bunlarla işimiz yoktur, geleceğimiz yoktur, yolumuz ayrılmıştır.

Kendisini taşıtan değil, davasını taşıyan; hesabi bakan değil, hasbi davranan; günlük düşünen değil, ufuk ötesine bakabilmeyi beceren fazilet ve feragat nişanesi şahsiyetler ülkülerinde erimeyi başarabilmişlerdir. Milliyetçi-ülkücü hareketin mensupları işte bu kalite, kalibre ve kırattadır. Böylesi dava, insanları aynı zamanda millet ve medeniyetimizin çelik iradeli fertleri, müşfik yapılı yüzleridir. Sayısız 'ben'in içinde 'biz'i yakalayabilmiş, kişilere değil olay ve olgulara kafa yormuş, yoran ve yoracak olan yüksek vasıflı ülkücülerle geleceğin Türkiye'si temellenecektir.

Mesele azlık çokluk meselesi değildir. Hiç kimse vazgeçilmez değildir. Dünden bugüne tutarlıyız, ilkeliyiz, ahlaklıyız. Çizgimizde kırıklık, fikrimizde dağınıklık, yürüyüşümüzde aksaklık, duruşumuzda sarsaklık hiç olmamış, bilinsin ki, hiç de olmayacaktır. Ellerini ovuşturanlar boşuna beklemesin, boş yere hayal kurmasın. Milliyetçi Hareket Partisi, siyasetini 49 yılın köklü birikimiyle yapar, mertçe yapar, adam gibi yapar, milletin beklentisine, ülke ve vatanının gerçeklerine göre yapar."

Milliyetçi Hareket Partisinin sabırlı, sağduyulu ve sorumlu siyasetini her şartta muhafaza ettiğini vurgulayan Bahçeli, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Tahriklere karşı uyanık bir şuur, tehlikelere karşı çevik bir gurur, tertiplere karşı atik bir vakur siyasetimizin mahreç, muhteva ve manasını teşkil etmiştir. Ne yapıyorsak, neyi teklif ve temenni ediyorsak milletimizin tarihi ve kültürel varlığını korumak içindir. Bugünkü şartlarda, güven ile kuşku arasında gelip giden, güvenlik ile korku arasında adeta sarkaç gibi salınıp duran Türkiye'yi emniyetli ve istikrarlı bir şekilde dengede tutmayı amaçlıyoruz. Huzur arayan milletimize tercüman oluyoruz. İhtilaf yerine işbirliğini tesis edelim istiyoruz. Kutuplaşma yerine kucaklaşmayı temin iradesindeyiz. Teslimiyet diyenlere, tavize yanaşanlara milli mukavemeti ihtarla hatırlatıyor, sağlam tavrımızı ilan ve izhar ediyoruz."

- "Karşı çıkanlar Mondros artıklarıdır"

MHP Genel Başkanı Bahçeli, özellikle 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsünden sonra, eski alışkanlıklarla, eskiyen siyasi taktiklerle, artık erimiş olan siyasi kalıplarla birlik ve beka mücadelesinin sürdürülemeyeceğine dikkati çekti.

Siyasetin denklemi, bu denklemdeki sabit ve değişken parametrelerin, 15 Temmuz'la beraber değişikliğe uğradığını belirten Bahçeli, Hz. Mevlana'nın ifadesiyle, "Şimdi yeni şeyler söylemek" gerektiğini dile getirdi.

Bahçeli, şu görüşlere yer verdi:

"Söylediğimiz bu yeni şeyler, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk milletinin varlık ve birliğini muhafaza gayesine hizmet edecek tavır, tutum, söylem ve eylem birliğinin sosyal ve toplumsal alanını genişletmek, siyaset ayağını derleyip toplamaktır. Bu birlik tercihine karşı çıkanlar Mondros artıklarıdır. Bu birliktelik hukukuna kara çalanlar Sevr kalıntılarıdır.

Düşman kampında mevzilenenler illetin yüz karaları, milli mutabakatta birleşenler ise milletin yüz aklarıdır ve tarih böyle yazacak, gelecek nesiller bir yanda dua diğer yanda bedduayla ak ve karalar hakkında hükmünü verecektir."

Bahçeli, 7 Ağustos 2016 günü, Yenikapı'da inşa edilmiş irade künhünün, irfan gücünün 15 Temmuz dirilişinin, 15 Temmuz silkinişinin tarihi bir halkası olduğunu inançla söylemek istediğinin altını çizdi. Bahçeli, "Biz 7 Ağustos’ta, Türkiye’nin önüne yeni bir kapının açıldığına şahitlik ettik, böyle yorumladık. 15 Temmuz'da sahneye çıkan milli cesaret, 7 Ağustos'taki uzlaşma asaletiyle takviye edilerek pekişmiş, sonuç itibariyle siyaset kurumuna yeni bir soluk getirmiş, yeni bir sorumluluk listesi yüklemiştir. Türk milleti 15 Temmuz'da, altını kalın olarak bir kez daha çiziyorum ki, kanlı işgali durdurmuş, 7 Ağustos’ta ise kalıcı uzlaşma iradesini doğrultmuştur." dedi.

Bahçeli, bunun tarihi bir dönemeç olduğuna işaret ederek, Türkiye'nin tehditlere karşı önlem alması gerektiğini, bekasına saldıranları şaşkına çevirmesinin şart olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin yeni ve milli bir hükümet etme sistemiyle güvenceye alınması gerektiğini belirten Bahçeli, şu görüşlere yer verdi:

"Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, Cumhuriyet'in kuruluşunun 94'üncü, çok partili siyasi sisteme geçişin 71’inci yıl dönümünde bizzat milli iradenin seçim ve tercihiyle onaylanmıştır. Türkiye 16 Nisan 2017'de hükümet ve yönetim sistemi itibariyle yeni bir faza, üçüncü bir evreye geçmiştir. Bu tarihsel değişim demokrasinin imkan ve sınırları içerisinde sağlanmış, hukukun üstünlüğü ve kuruluş felsefesine sadakatle gerçekleştirilmiştir.

Cumhuriyeti kuran bizzat millet iradesidir, peki itiraz edilmemiş midir? Kaldı ki itirazları meşru görmek mümkün ve doğru mudur? Çok partili siyasi hayata yine milletin talep ve iradesiyle geçilmiştir, peki buna karşı çıkanlar olmamış mıdır? Statükocu çevreler bu demokratik hamleyi erken bulmamışlar mıdır? Şimdi de Türk milleti yeni bir hükümet sistemine tamam demiştir, bunu acil ve mecburi bulmuştur. Bu değişimin kendi içinde 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsü sonucunda yeşeren ve yükselen çok sayıda demokratik, siyasi, sosyolojik, güvenlik ve hukuki gerekçeleri vardır ve ortadadır."

- "Türkiye'yi hedefine alan mihraklara koz veremeyiz"

Devlet Bahçeli, CHP'ye yönelik eleştirilerde bulundu. Bahçeli, "CHP karşıymış, zaten yanında olsaydı, destek çıksaydı o zaman şaşar, o zaman hayret ederdik. İP, HDP, PKK, FETÖ ve diğer hasım odaklar 'hayır' diyormuş, 'evet' deselerdi tercihimizi sorgular, durduğumuz yeri tekrar gözden geçirirdik. Önümüzde esas gündem konusu, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini kurum ve kurallarıyla bina etmek, yönetim hayatımıza yerleştirmek, işlerliğini sağlama almaktır. Arayış ve amacımızın özeti de budur. Yeni sistemin tam olarak oturup olgunluk kazanması 3 Kasım 2019 Cumhurbaşkanı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri ve takip eden beş yıllık süre zarfındaki sabır ve akıl dolu birliktelik ruhuyla tesis edilecektir." ifadesini kullandı.

Bahçeli, yeni sistemin doğası gereği uzlaşmayı şart koştuğunu belirterek, yeni sistemin milli hedeflerde ortak paydada buluşmayı zorunlu kıldığını vurguladı. Fikri ve siyasi cepheleşmenin cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilke ve esaslarına aykırı olduğuna işaret eden Bahçeli, "Üstelik yeni sistemin taşıyıcı sütunları beka ve birlik temalıdır. Bu kapsamda 2019'deki demokratik imtihanlara bir ittifak tercihiyle girilmesi, yeni hükümet sisteminin fonksiyonel açıdan, bekamızın onuru bakımından önemli bir karar, öncelikli bir gayedir." diye konuştu.

Bahçeli, 8 Ocak’ta tercihlerini ilan ederek 3 Kasım 2019 üzerinde yapılan hesapları bozduklarını, kriz tetikçilerini şoka soktuklarını, belirsizlikten nemalananları ise felce uğrattıklarını bildirdi.

Bahçeli, şunları aktardı:

"Barajın yüzde 50 artı bir olduğu meydandayken, mutabakatın kaçınılmazlığı biliniyor ve kabulleniliyorken, 12. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı aday olması halinde destekleme kararımızı cümle aleme üstüne basa basa duyurduk.

Bizim korkumuz, kaygımız, kendimizden kuşkumuz yoktur. Bizim pazarlığımız, gizli gündemimiz, saklı heveslerimiz, kendimize güvensizliğimiz hiç yoktur. Biz de var olan Türk ve Türkiye sevdasıdır. Bize hakim olan hissiyat yeni sistemin namusunu korumak ve savunmaktır. Bunu yaparken de cılız siyasi dürtülere, küçük olsun benim olsun anlayışına savrulamayız. Türkiye'yi hedefine alan mihraklara koz veremeyiz, milli güvenliğimizi, milli ümitleri siyasi gerginliklerle heba ve israf edemeyiz."

Milliyetçi Hareket Partisinin milletin gönlünde eşsiz ve emsalsiz bir taban tuttuğuna dikkati çeken Bahçeli, "İkiyüzlüleri, emperyalizme bekçilik yapanları, mübarek bir mutabakat insicamıyla devirmek için yola koyulduk, son hazırlıklarımızı tekemmül ettirdik. Türkiye'nin krize girmesi için kuyruğa girenlerin kuyruklarına basacağız. Türk milletinin huzur ve haysiyetiyle oynayan siyasi çeteleri bozgunla tanıştıracağız, heveslerini kursaklarında bırakacağız. Bunları milli bir mutabakat anlayışıyla, cumhurun ittifakıyla yapacağız. Adalet ve Kalkınma Partisi’yle kurduğumuz birliktelik milli hislerin tezahür ve tembihidir. Türk milletinin talep ve umududur." dedi

- Milli Mutabakat Komisyonu

Bu çerçevede, iki parti arasında üçer kişiden oluşan bir komisyon kurulduğunu vurgulayan Bahçeli, "Bu komisyon ilk toplantısını geçtiğimiz Perşembe günü yaparak, çalışma takvimini planlamış, hedefleri masaya yatırmış, mutabakatın ana fikrine uygun planlamaları yapmıştır. Partimizi temsilen Milli Mutabakat Komisyonu’nda görev alacak değerli arkadaşlarım, inanıyorum ki, özveriyle ve yapıcı katkılarla üzerlerine düşen sorumlulukları harfiyen gerçekleştireceklerdir." ifadesini kullandı.

Bahçeli, partisinin, huzur ve beka için güç birliğinden yana olduğuna değinerek, şöyle konuştu:

"Partilerinin tapusunu FETÖ ve PKK'ya ipotek ettirmiş malum odaklara tavsiyem, gitsinler kendi çöplüklerinde oyalansınlar, kendi dertlerine yansınlar. Bunlar deliye dönüp, çılgınca iftira yağdırsalar da işimize bakacağız, önümüze bakacağız, millet ne diyor ona kulak vereceğiz. Beka ile huzurun nurlu ufkuna mutabakatla ve mutlaka ulaşacağız.

Milliyetçi Hareket Partisine anket kumpası kuran, baraj yaygarası koparan, dedikodu yayan, yalan ve riya aşılayan her kim varsa rezilliğin çukurunda çırpına çırpına hak ettiğini eninde sonunda bulacaktır. Türk milleti MHP'yi görmüş, hakkını teslim etmiş, dua ve desteğiyle düşmanları çatlatmak için son hazırlıklarını yapmıştır. Demokrasi meydanı er meydanıdır. Bu meydanda şer güçler mağlup, er niyetler ise Allah’ın izniyle mağrur ve muzaffer olacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi, yeni dönemde de birliğin, beraberliğin, onurlu duruşun tavizsiz savunucusu olacaktır. Biz aziz milletimize müreffeh, kuvvetli ve büyük bir Türkiye taahhüt ettik, ediyoruz; varlığımızı millete adıyoruz. Türklük yoluna başlarımızı koyuyoruz."

Partisinin Kızılcahamam'daki kampının son derece yararlı olduğunu belirten Bahçeli, 12. Büyük Kurultay'ın 18 Mart'ta yapılmasının öngörüldüğünü bildirdi.

Bahçeli, "12'nci Büyük Kurultayımız büyük bir kalkışın ve muazzam bir mücadelenin miladı olacak, 2019'daki üç önemli seçimin de stratejik hatlarını belirleyecektir." dedi.

(Bitti)

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.