'Kültür Oskarı' sahibi bakır ve hat sanatı buluşturuldu

SİVAS'ta hobi olarak başladığı rölyef yapımına profesyonel devam eden 45 yaşındaki Necmettin Sadıkoğlu, bakır ile hat sanatını buluşturuyor. Sadıkoğlu'nun 13-14 aşamadan geçirerek yaptığı bakır rölyefler, yurt içinden yurt dışına kadar birçok kişiye ulaşıyor.Sivas'ta oturan evli ve 3 çocuk babası Necmettin Sadıkoğlu, 7 yıldan bu yana Sivas Belediyesi İhramcızade Kültür Sanat Merkezi'nde bakır rölyef eğitmeni olarak çalışıyor. Burada meraklılarına ve üniversite öğrencilerine kendi branşı ile ilgili ücretsiz kurslar veren Sadıkoğlu, ayrıca Sivas Halk Eğitim Merkezi, Kapalı Cezaevi ve Uluslararası Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde de bakır kabartma sanatını öğretmeye çalışıyor. Sakarya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nden mezun olan Necmettin Sadıkoğlu'nun eserleri, boyut ve içeriğine göre 250 ila 5 bin TL'den satılıyor. Sanatını, "hat ile bakırın buluşması" olarak nitelendiren Sadıkoğlu ortalama boyuttaki bir tabloyu 2 gün içinde tamamladığını söyledi. Necmettin Sadıkoğlu, ev, ofis ve camilerin duvar süslemelerinde kullanılan objelerin tasarımını yaptığını anlattı. Sadıkoğlu, şöyle dedi:"Çoğu bakırdan takı olarak düşünüyor ama o tamamen ayrı bir sanattır. Bizimki rölyef sanatı, kabartma sanatıdır. Bu da alçak ve yüksek kabartma olarak ikiye ayrılır. Biz daha ziyade Sivas'a özgü motifler olan çift başlı kartal, hayat ağacı, Kongre Binası, Çifte Minare, Gök Medrese, Ulu Cami gibi eserleri hat sanatıyla bakıra taşıyoruz. Biz buna da hat ile bakırın buluşması diyoruz. Çalışmalarımız son aşamasına kadar risk taşıyor. A3 boyutunda dediğimiz normal bir tablo, obje şeklinde olduğunda bile en kötü 2 gün uğraşmamız gerekiyor.""DÜNYADA YAPAN ÇOK AZ"Kullandığı "zırnıklama" sisteminin Türkiye'de ve dünyada çok az kullanıldığını belirten Necmettin Sadıkoğlu şöyle devam etti:"Çalışmalarımızı zırnıklama sistemi ile yapıyoruz. Sodyum sülfat, kükürt ve su karışımını kaynatıyoruz. Bakırı onun içerisine sokup yıkamaya başlıyoruz. O sırada çok ağır bir koku çıkar. Bakırla kimyasal birleşiyor, gözle görülmeyecek şekilde yanma meydana geliyor. Zırnık budur. Herhangi bir ayakkabı boyası, kalemle boyama filan değildir. Siyahlıklarımız tamamen zırnıklama sistemi ile yakmadır. Yaklaşık 13-14 aşaması vardır. Eskiden çiçek, gemi, Osmanlı arması gibi basite indirgenmiş şeyler yapılıyordu. Bugün Ayetel Kürsi, Esma'ül Hüsna, Hilye-i Şerif gibi eserleri yapıyoruz. Yaklaşık 1 metre boyunda 65 santim eninde Hilye-i Şerif yapıyoruz. Bunun da Türkiye değil dünyada bakır üzerine el işçiliği olarak yapılmışı yoktur. Bununla ilgili çalışmalarımız sürüyor. İnşallah 1 aya kadar bitireceğiz.""KÜLTÜR OSCARI KAZANDIM"Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle Yaşama Dokunanlar Platformu'nun düzenlediği ve 35 ilden eserin katıldığı yarışmada kendi dalında birinci gelerek "Kültür Oskarı" ödülünü kazandığını ifade eden Sadıkoğlu şunları söyledi:"Şu anda dünyanın her yerinde tablolarımız var. Hindistan'a dahi tablolarımız götürüldü. En son Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a tablomuz hediye edildi. Geçen gün Sivas'ta ürkiye ve Filistin yararına konser düzenleyen ünlü Fransız piyanist Stephane Blet'e de tablomuz hediye edildi. 4-5 bakanımızda, iş adamlarımızda, sanat ve siyaset dünyasından birçok kişide tablomuz var. En son İstanbul'da yapmış olduğumuz Ayetel Kürsi tablomuzla birlikte 53 şehrin katılımıyla gerçekleştirilen Kültür Bakanlığı destekli, Yaşama Dokunanlar Platformu Kültür Oscarları yarışması düzenlendi. Aralığın 8'inde gittim ve finale kalarak kendi branşımda ödülü kazandım. 19 Ocak'ta İstanbul'da gala töreni gerçekleştirilecek ve ödülümüzü alacağız."FOTOĞRAFLI