pendik escort bayan
bu haber sitesi satlık
ozmenpc.comtr
ak

Hobi Olarak Başladı Şimdi Almanya'ya Keman Satıyor

Siyaset 14.06.2017 - 12:03, Güncelleme: 14.06.2017 - 12:03
 

Hobi Olarak Başladı Şimdi Almanya'ya Keman Satıyor

Karaman'da lisedeyken hobi olarak müzik enstrümanı yapmaya başlayan Ramazan Uzunlar, el emeği kemanlarının çoğunu Almanya'ya satıyor- Uzunlar: - "Henüz 1 yaşındayken kaybettiğim babamın en çok sevdiği türküyü anneme çalabilmek için harçlıklarımla saz aldı

KARAMAN (AA) - MEHMET ÇETİN - Karaman'da lisedeyken hobi olarak müzik enstrümanları imalatı ve tamiri yapmaya başlayan 30 yaşındaki Ramazan Uzunlar, bugün yaptığı kemanların yarısından fazlasını Almanya'ya satıyor.Uzunlar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müziğe tutkusunun 8-9 yaşlarında başladığını söyledi.Annesinin radyoda "Siyah saçlarında hatem yüzlerin" türküsünü dinlerken ağlamasından çok etkilendiğini anlatan Uzunlar, "Babamı kanser hastalığından kaybettik. Bu türkü babamın en çok sevdiği türküymüş. Henüz 1 yaşındayken kaybettiğim babamın en çok sevdiği türküyü anneme çalabilmek için harçlıklarımla saz aldım. Müzik tutkum böyle başladı." diye konuştu.- "Almanya'ya keman satmaya başladım"Liseye başladığında öğretmeni Mustafa Şen ile tanıştığını belirten Uzunlar, "Resim öğretmeni olmasına rağmen çok güzel saz çalıp söylüyordu. Aynı zamanda evinin çatısında müzik enstrümanları tamiri yapıyordu. Yanına gidip yardım etmeye başladım. Hem saz çalmayı geliştirdim hem de enstrüman yapmayı öğrenmeye başladım. Ondan çok şey öğrendim." diye konuştu. Merakının ilerlemesiyle Ankara'da bu işi yapan iyi ustaların yanında çalıştığını, bağlamanın yanı sıra keman yapmayı da öğrendiğini anlatan Uzunlar, sözlerini şöyle sürdürdü:"Yaptığımız kemanlar beğenilmeye başlandı. Bu işin sırrı tecrübe. Her yaptığın enstrüman yeni yaptığına bir şeyler katıyor. Daha çok yapmaya başladım. Günde 14-17 saat çalıştığım zamanlar oldu. Sonra Almanya'ya keman satmaya başladım. Yani biz dışarıdan enstrüman alırken, ünlü bestecilerin doğduğu büyüdüğü yere keman satmaya başladık. Türkiye'nin birçok şehrinde müşterilerimiz olmaya başladı. Bir enstrümanın cilaya kadar yapım süreci 20-25 gün sürüyor. Ciladan sonraki süreç bir, bir buçuk ay sürebiliyor. Çok yoğun çalışırsam ayda 5-6 keman yapabiliyorum. Bunların yüzde 60'ını da Almanya'ya gönderiyorum. Geri kalanı ise Türkiye'deki üstatlara gönderiliyor."Uzunlar, enstrüman yapımında farklı ağaçlar kullandığını ifade ederek, ön kapakların sedirden, sap kısmı, arka kapak ve yan çevirmelerinin ise akçaağaçtan yaptığını bildirdi.Uzunlar, "Ben Bosna Hersek'te yetişen akçaağaç kullanıyorum. Burgu kısmında ise abanoz, yılan ağacı, şimşir gibi ağaçlar kullanıyoruz. Fabrikasyon kemanların bir çoğu kontrplaktan yapılıyor. En büyük farkı ise işçilik ve ses kalitesi. Bir de usta, ağacı işlerken o anki ruh halini ağaca yansıtabiliyor. Yansıttığımız bu ruh hali de kemanda ses kalitesini etkiliyor. İşimizi severek yapıyoruz. Ağaç, ustanın elinde konuşuyor, dile geliyor. Yeni başlayanlar fabrikasyon ürünleri, profesyoneller ise el yapımı ürünleri tercih ediyor." ifadelerini kullandı. - "Amacım dünyanın her yerine keman satabilmek"Bir süre binici antrenörü olarak çalıştığını ancak müzik tutkusunun ağır bastığını anlatan Uzunlar, "Bir tercih yapmak zorundaydım. Bu yolu seçtim. Kamudaki görevimden istifa ettim. 3 yıldır tek işim bu. Özel bir müzik kursumuz var. Eşim de müzik öğretmeni. Enstrüman imalatı ve müzik hayat felsefem oldu. Başka bir şey düşünemiyorum. Her ortaya çıkan üründen sonra daha çok hırslanıyorum. Yoğunlukla bağlama, divan sazı ve keman yapıyorum. Amacım dünyanın her yerine keman satabilmek." ifadelerini kullandı.Uzunlar, okulların tatile girdiği dönemde velilere de seslenerek, sözlerini şöyle tamamladı:"Birçok veli çocuğunun enstrüman çaldığında veya başka bir sosyal aktivite ile uğraştığında derslerinden geri kalacağını düşünüyor. Bu yanlış bir düşünce. Bir çocuğun enstrümanla, sporla uğraşması, farklı sosyal faaliyetlerde bulunması, derslerinin daha da iyi olmasını sağlayacaktır. Çocuk günün yorgunluğunu sosyal etkinliklerle aşabilir. Artık çocukların enerjilerini boşaltabilecekleri fazla alanlar yok. Sokakta oynama alışkanlığı kayboluyor. Bu tür etkinlikler onların yaşamına renk katacaktır."
Karaman'da lisedeyken hobi olarak müzik enstrümanı yapmaya başlayan Ramazan Uzunlar, el emeği kemanlarının çoğunu Almanya'ya satıyor- Uzunlar: - "Henüz 1 yaşındayken kaybettiğim babamın en çok sevdiği türküyü anneme çalabilmek için harçlıklarımla saz aldı

KARAMAN (AA) - MEHMET ÇETİN - Karaman'da lisedeyken hobi olarak müzik enstrümanları imalatı ve tamiri yapmaya başlayan 30 yaşındaki Ramazan Uzunlar, bugün yaptığı kemanların yarısından fazlasını Almanya'ya satıyor.

Uzunlar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müziğe tutkusunun 8-9 yaşlarında başladığını söyledi.

Annesinin radyoda "Siyah saçlarında hatem yüzlerin" türküsünü dinlerken ağlamasından çok etkilendiğini anlatan Uzunlar, "Babamı kanser hastalığından kaybettik. Bu türkü babamın en çok sevdiği türküymüş. Henüz 1 yaşındayken kaybettiğim babamın en çok sevdiği türküyü anneme çalabilmek için harçlıklarımla saz aldım. Müzik tutkum böyle başladı." diye konuştu.

- "Almanya'ya keman satmaya başladım"

Liseye başladığında öğretmeni Mustafa Şen ile tanıştığını belirten Uzunlar, "Resim öğretmeni olmasına rağmen çok güzel saz çalıp söylüyordu. Aynı zamanda evinin çatısında müzik enstrümanları tamiri yapıyordu. Yanına gidip yardım etmeye başladım. Hem saz çalmayı geliştirdim hem de enstrüman yapmayı öğrenmeye başladım. Ondan çok şey öğrendim." diye konuştu.

Merakının ilerlemesiyle Ankara'da bu işi yapan iyi ustaların yanında çalıştığını, bağlamanın yanı sıra keman yapmayı da öğrendiğini anlatan Uzunlar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yaptığımız kemanlar beğenilmeye başlandı. Bu işin sırrı tecrübe. Her yaptığın enstrüman yeni yaptığına bir şeyler katıyor. Daha çok yapmaya başladım. Günde 14-17 saat çalıştığım zamanlar oldu. Sonra Almanya'ya keman satmaya başladım. Yani biz dışarıdan enstrüman alırken, ünlü bestecilerin doğduğu büyüdüğü yere keman satmaya başladık. Türkiye'nin birçok şehrinde müşterilerimiz olmaya başladı. Bir enstrümanın cilaya kadar yapım süreci 20-25 gün sürüyor. Ciladan sonraki süreç bir, bir buçuk ay sürebiliyor. Çok yoğun çalışırsam ayda 5-6 keman yapabiliyorum. Bunların yüzde 60'ını da Almanya'ya gönderiyorum. Geri kalanı ise Türkiye'deki üstatlara gönderiliyor."

Uzunlar, enstrüman yapımında farklı ağaçlar kullandığını ifade ederek, ön kapakların sedirden, sap kısmı, arka kapak ve yan çevirmelerinin ise akçaağaçtan yaptığını bildirdi.

Uzunlar, "Ben Bosna Hersek'te yetişen akçaağaç kullanıyorum. Burgu kısmında ise abanoz, yılan ağacı, şimşir gibi ağaçlar kullanıyoruz. Fabrikasyon kemanların bir çoğu kontrplaktan yapılıyor. En büyük farkı ise işçilik ve ses kalitesi. Bir de usta, ağacı işlerken o anki ruh halini ağaca yansıtabiliyor. Yansıttığımız bu ruh hali de kemanda ses kalitesini etkiliyor. İşimizi severek yapıyoruz. Ağaç, ustanın elinde konuşuyor, dile geliyor. Yeni başlayanlar fabrikasyon ürünleri, profesyoneller ise el yapımı ürünleri tercih ediyor." ifadelerini kullandı.

- "Amacım dünyanın her yerine keman satabilmek"

Bir süre binici antrenörü olarak çalıştığını ancak müzik tutkusunun ağır bastığını anlatan Uzunlar, "Bir tercih yapmak zorundaydım. Bu yolu seçtim. Kamudaki görevimden istifa ettim. 3 yıldır tek işim bu. Özel bir müzik kursumuz var. Eşim de müzik öğretmeni. Enstrüman imalatı ve müzik hayat felsefem oldu. Başka bir şey düşünemiyorum. Her ortaya çıkan üründen sonra daha çok hırslanıyorum. Yoğunlukla bağlama, divan sazı ve keman yapıyorum. Amacım dünyanın her yerine keman satabilmek." ifadelerini kullandı.

Uzunlar, okulların tatile girdiği dönemde velilere de seslenerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Birçok veli çocuğunun enstrüman çaldığında veya başka bir sosyal aktivite ile uğraştığında derslerinden geri kalacağını düşünüyor. Bu yanlış bir düşünce. Bir çocuğun enstrümanla, sporla uğraşması, farklı sosyal faaliyetlerde bulunması, derslerinin daha da iyi olmasını sağlayacaktır. Çocuk günün yorgunluğunu sosyal etkinliklerle aşabilir. Artık çocukların enerjilerini boşaltabilecekleri fazla alanlar yok. Sokakta oynama alışkanlığı kayboluyor. Bu tür etkinlikler onların yaşamına renk katacaktır."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (1 )

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(15.06.2017 19:49 - #474)
başarılarının devamını dilerim
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.