pendik escort bayan
ak

Diyanet-Sen Sivas Şube Başkanının Ramazan Mesajı

26.05.2017 - 10:45, Güncelleme: 26.05.2017 - 10:45
 

Diyanet-Sen Sivas Şube Başkanının Ramazan Mesajı

Diyanet Sen Sivas Şube Başkanı Vahit Yiğiter Ramazan ayı nedeni ile bir mesaj yayımladı.

Diyanet Sen Sivas Şube Başkanı Vahit Yiğiter  Ramazan ayı nedeni ile bir mesajı yayımladı.Başkan Yiğiter mesajında;Rabbimizin lütuf ve bereketinin sağanak sağanak yağdığı, maddi ve manevi sayısız güzelliklerin yaşandığı 11 Ayın Sultanı Ramazan, ilk teravih namazı ve sahur ile  bugün başlıyor''. Ramazan Ayı’nın gelmesiyle birlikte Rabbimizin rahmet ve bereketini her an üzerimizde hissettiğimiz müstesna bir zaman dilimine girmenin mutluluk ve sevinci içerisindeyiz.   Peygamber Efendimiz SAV “Allah’ım Recep ve Şaban’ı hakkımızda hayırlı kıl ve bizleri Ramazan’a ulaştır” diye dua ettiği ve bizlere de öğrettiği bu kutlu zaman dilimi Allah’ın ayıdır ve bu ayda yapılan ibadetlerin karşılığı da Allah’ın lütfuyla diğer günlere göre kat kat fazladır.Yine Peygamber Efendimiz (SAV) buyurmuştur ki “Gökyüzünün kapıları Ramazan Ayının ilk gecesi açılar ve son gününün gecesine kadar kapanmaz”Yıl içerisinde gönüllerin yumuşadığı, rahmet kapılarının açıldığı geceler, günler ve aylar vardır. İşte bunlardan biri de peygamberimiz (s.a.v)’in “Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluştur” diye haber verdiği Ramazan ayıdır.Ramazan başlı başına bir nefis eğitimidir, bir ruh dinginliğidir, bir kalp ferahlığıdır ve bir vicdan huzurudur. Gençliğine, servetine, gücüne, imkanına, makamına ve mevkiine güvenen insan oruçla buluşunca, Rabbiyle beraber oluyor; sonuç itibariyle de şeytanın ve nefsin elinden yakasını kurtarıyor, kendini rahmetin eline teslim ediyor. Çünkü gün gelir, gençlik de gider, dinçlikte; mal da biter, imkanlar da; makam mevki de elden çıkar, servet ve gelir de...Ama bitmeyen, tükenmeyen, her zaman hazır ve nâzır olan, elini açtığında huzurunda durduğunda, kalbini yönelttiğinde içinde ve yanında hissettiğin bir Rabbin var. O her şeye bedel ve her şeye yeter. Diğerleri bitse de, tükense de, kaybolsa da, O her zaman var ve bâkîdir.Böylece oruçlu insan, günün bütün saatlerinde doğrudan doğruya Rabbiyle birlikte olur, beraber olur, hep Onunla bulunur.Oruç sadece mideyle alakalı bir ibadet değildir. Mideyle birlikte diğer aza ve duyguların da oruçlu olması lazım ki, mükemmel bir oruç tutulmuş olsun. Dil, göz, kulak, kalb, hayal ve fikir gibi duygular da oruca başlamalı. Dil, yalandan, gıybetten ve kötü sözlerden uzak durmalı; zikir, tesbih ve Kur'ân'la meşgul olmalı.Göz kendine hakim olmalı, her olur olmaz görüntülere bakmamalı, her şeye ve her olaya ibret bakışını göndermeli. Kulak kendini koruma altına almalı, kötü ve çirkin söze itibar etmemeli; bunun yerine güzel, faydalı ve sevaplı sözleri dinlemeye çalışmalı. Kalb, ve hayal gibi duygular da iyiye, güzele, hayra ve sevgiye yönelmeli. Böylece hem kendisi rahat etmeli, hem de başkalarının rahatını temin etmeli.Bu şekilde Ramazan, bir beden ve ruh bütünlüğü içinde yaşanırsa, ülkeye ve dünyaya sevgi ve barış mesajları yayılır. Hz. Peygamber'in hadis-i şerifinde belirttiği gibi: "Oruç, birinizin savaştan koruyucu kalkanı gibi Cehennem ateşinden koruyucu bir kalkandır."Ramazan’ın hedefi takvanın artmasıdır; Kur’an ile haşır neşir olmak ve (nafile) namazlar araçtır. Merhamet, af, sabır, infak vb. Ramazan’ın sonuçlarıdır. Bu husus Bakara suresinin 183. ayetinde açıkça şöyle ifade edilmektedir: " Ey iman edenler, sizden öncekilere yazıldığı gibi, oruç, size de farz kılındı. Umulur ki sakınırsınız. " Burada – birçok tercümede olduğu gibi – "sakınmak" diye tercüme edilen kelimenin aslı takvadır. Ramazan ayı hiç şüphesiz sosyal hayatımıza da düzen ve intizam getiren bir aydır. Ramazan ayı vesilesi ile gerek yakın çevremizde gerekse uzaklarda yardıma muhtaç insanlara el uzatmak yardım etmek dinimizin gereğidir. Yine Peygamber Efendimizin bizlere tavsiye ettiği güzel hasletlerden biri olan selam verme ve yayınlaştırma konusun da Ramazan ayını fırsat bilip gerek ev halkımıza gerekse diğer insanlarla karşılaştığımızda selamımızı esirgememeye çalışmak Müslümanlar arasında sevginin muhabbetin artmasına yardımcı olacaktır.Ramazan Ayını daha verimli ve bilinçli geçirmesi için elinden gelen her türlü fedakarlığı gösteren din görevlilerimize şükranlarımızı sunar  Diyanet-Sen camiasının, milletimizin ve tüm İslam aleminin Ramazan ayını tebrik eder, bu kutlu zaman diliminin hepimizin kurtuluşuna vesile olmasını Cenabı Hakk’tan niyaz ederiz. 
Diyanet Sen Sivas Şube Başkanı Vahit Yiğiter Ramazan ayı nedeni ile bir mesaj yayımladı.

Diyanet Sen Sivas Şube Başkanı Vahit Yiğiter  Ramazan ayı nedeni ile bir mesajı yayımladı.

Başkan Yiğiter mesajında;

Rabbimizin lütuf ve bereketinin sağanak sağanak yağdığı, maddi ve manevi sayısız güzelliklerin yaşandığı 11 Ayın Sultanı Ramazan, ilk teravih namazı ve sahur ile  bugün başlıyor''. 

Ramazan Ayı’nın gelmesiyle birlikte Rabbimizin rahmet ve bereketini her an üzerimizde hissettiğimiz müstesna bir zaman dilimine girmenin mutluluk ve sevinci içerisindeyiz.   

Peygamber Efendimiz SAV “Allah’ım Recep ve Şaban’ı hakkımızda hayırlı kıl ve bizleri Ramazan’a ulaştır” diye dua ettiği ve bizlere de öğrettiği bu kutlu zaman dilimi Allah’ın ayıdır ve bu ayda yapılan ibadetlerin karşılığı da Allah’ın lütfuyla diğer günlere göre kat kat fazladır.

Yine Peygamber Efendimiz (SAV) buyurmuştur ki “Gökyüzünün kapıları Ramazan Ayının ilk gecesi açılar ve son gününün gecesine kadar kapanmaz”

Yıl içerisinde gönüllerin yumuşadığı, rahmet kapılarının açıldığı geceler, günler ve aylar vardır. İşte bunlardan biri de peygamberimiz (s.a.v)’in “Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluştur” diye haber verdiği Ramazan ayıdır.

Ramazan başlı başına bir nefis eğitimidir, bir ruh dinginliğidir, bir kalp ferahlığıdır ve bir vicdan huzurudur. Gençliğine, servetine, gücüne, imkanına, makamına ve mevkiine güvenen insan oruçla buluşunca, Rabbiyle beraber oluyor; sonuç itibariyle de şeytanın ve nefsin elinden yakasını kurtarıyor, kendini rahmetin eline teslim ediyor. Çünkü gün gelir, gençlik de gider, dinçlikte; mal da biter, imkanlar da; makam mevki de elden çıkar, servet ve gelir de...

Ama bitmeyen, tükenmeyen, her zaman hazır ve nâzır olan, elini açtığında huzurunda durduğunda, kalbini yönelttiğinde içinde ve yanında hissettiğin bir Rabbin var. O her şeye bedel ve her şeye yeter. Diğerleri bitse de, tükense de, kaybolsa da, O her zaman var ve bâkîdir.

Böylece oruçlu insan, günün bütün saatlerinde doğrudan doğruya Rabbiyle birlikte olur, beraber olur, hep Onunla bulunur.

Oruç sadece mideyle alakalı bir ibadet değildir. Mideyle birlikte diğer aza ve duyguların da oruçlu olması lazım ki, mükemmel bir oruç tutulmuş olsun. Dil, göz, kulak, kalb, hayal ve fikir gibi duygular da oruca başlamalı. Dil, yalandan, gıybetten ve kötü sözlerden uzak durmalı; zikir, tesbih ve Kur'ân'la meşgul olmalı.

Göz kendine hakim olmalı, her olur olmaz görüntülere bakmamalı, her şeye ve her olaya ibret bakışını göndermeli. Kulak kendini koruma altına almalı, kötü ve çirkin söze itibar etmemeli; bunun yerine güzel, faydalı ve sevaplı sözleri dinlemeye çalışmalı. Kalb, ve hayal gibi duygular da iyiye, güzele, hayra ve sevgiye yönelmeli. Böylece hem kendisi rahat etmeli, hem de başkalarının rahatını temin etmeli.

Bu şekilde Ramazan, bir beden ve ruh bütünlüğü içinde yaşanırsa, ülkeye ve dünyaya sevgi ve barış mesajları yayılır. 

Hz. Peygamber'in hadis-i şerifinde belirttiği gibi: "Oruç, birinizin savaştan koruyucu kalkanı gibi Cehennem ateşinden koruyucu bir kalkandır."

Ramazan’ın hedefi takvanın artmasıdır; Kur’an ile haşır neşir olmak ve (nafile) namazlar araçtır. Merhamet, af, sabır, infak vb. Ramazan’ın sonuçlarıdır. Bu husus Bakara suresinin 183. ayetinde açıkça şöyle ifade edilmektedir: " Ey iman edenler, sizden öncekilere yazıldığı gibi, oruç, size de farz kılındı. Umulur ki sakınırsınız. " Burada – birçok tercümede olduğu gibi – "sakınmak" diye tercüme edilen kelimenin aslı takvadır. 

Ramazan ayı hiç şüphesiz sosyal hayatımıza da düzen ve intizam getiren bir aydır. Ramazan ayı vesilesi ile gerek yakın çevremizde gerekse uzaklarda yardıma muhtaç insanlara el uzatmak yardım etmek dinimizin gereğidir. Yine Peygamber Efendimizin bizlere tavsiye ettiği güzel hasletlerden biri olan selam verme ve yayınlaştırma konusun da Ramazan ayını fırsat bilip gerek ev halkımıza gerekse diğer insanlarla karşılaştığımızda selamımızı esirgememeye çalışmak Müslümanlar arasında sevginin muhabbetin artmasına yardımcı olacaktır.

Ramazan Ayını daha verimli ve bilinçli geçirmesi için elinden gelen her türlü fedakarlığı gösteren din görevlilerimize şükranlarımızı sunar  Diyanet-Sen camiasının, milletimizin ve tüm İslam aleminin Ramazan ayını tebrik eder, bu kutlu zaman diliminin hepimizin kurtuluşuna vesile olmasını Cenabı Hakk’tan niyaz ederiz.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.