pendik escort bayan
ak

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

24.01.2018 - 13:28, Güncelleme: 24.01.2018 - 13:28
 

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3)- "Bizim derdimiz oranın toprakları değil, orada adaletin tesisidir. Bizim derdimiz, 3,5 milyon Suriyeli benim ülkemde yaşıyor, bu insanların kendi topraklarına dönüşünü sağlamaktır"- "Dünyada bizden başka, ucunda şehadetin olduğ

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye'nin Afrin bölgesinde yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin, "Bizim derdimiz oranın toprakları değil, orada adaletin tesisidir. Bizim derdimiz, 3,5 milyon Suriyeli benim ülkemde yaşıyor, bu insanların kendi topraklarına dönüşünü sağlamaktır." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen "44. Muhtarlar Toplantısı"nda Adıyaman, Amasya, Aydın, Burdur, Çanakkale, Denizli, Düzce, Elazığ, Erzurum, Gümüşhane, Kahramanmaraş, Malatya, Mersin, Nevşehir ve Tokat'tan gelen muhtarlarla bir araya geldi. "Bizim derdimiz oranın toprakları değil, orada adaletin tesisidir. Bizim derdimiz, 3,5 milyon Suriyeli benim ülkemde yaşıyor, bu insanların kendi topraklarına dönüşünü sağlamaktır. Nasıl Bab, Cerablus, bu bölgeye yüz bine yakın insan dönüp yerleştiyse inşallah Afrin, İdlib ve Münbiç'e de yine dönüp oraya asıl oranın sahiplerinin yerleşmesini sağlamaktır." diyen Erdoğan, güvenlik güçlerinin hiçbirinin burnu kanamadan bu operasyonları tamamlamayı dilediklerini, ama çatışmanın olduğu, silahların konuştuğu, terörün hiçbir sınır, ahlak ve ilke tanımadan saldırdığı bir yerde kayıpların kaçınılmaz hale geldiğini bildirdi. Asker, polis, korucular ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) askerlerinin her şeyden önce şehadeti şereflerin en büyüğü olarak gördükleri için adeta ölümün üzerine üzerine gittiklerini vurgulayan Erdoğan, Allah'ın insanlara dünya hayatını ahiret hayatı için, cennet için feda eden şehitlerin diri olduklarını müjdelediğini ifade etti. Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy'un "Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber / Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber" dizelerini okuyarak, zaten öyle olduğu zaman orada imanın tecelli ettiğini vurguladı. "İşte orada ölümü korkutursun, ölümden korkmazsın. Şu anda askerlerimizi, Mehmetçiklerimizi ben öyle görüyorum." diyen Erdoğan, şöyle devam etti: "Bu sabah askerlerimizle, Mehmetimizle yapılan röportajlara baktığımızda 'Biz Afrin'e düğüne gidiyoruz' diyorlar. Elhamdülillah, buna inanmak öyle sıradan herkesin karı değil. Ama bizim Mehmetimizin yetişmesi, elhamdülillah böyle. Buradan Zeytin Dalı Operasyonu'nda, daha önceki sınır ötesi operasyonlarımızda, terörle mücadelede, 15 Temmuz'da verdiğimiz tüm şehitlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet, yakınlarımıza ve milletimize başsağlığı diliyorum gazilerimize sıhhat temenni ediyorum, hala operasyon halindeki tüm güvenlik güçlerimizi Rabbim korusun, esirgesin, zafere ulaştırsın diyorum." Bu günlerin aynı zamanda millet olmanın daha iyi hissedildiği günler olduğuna değinen Erdoğan, Türkiye'nin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine 81 vilayeti ve 80 milyon insanıyla Zeytin Dalı Harekatı konusunda ortaya koyduğu birlik, beraberlik ve dayanışma ruhunun, Mehmet Akif'in "Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz / Gelmişiz dünyaya, millet, milliyet nedir öğretmişiz." dizelerini hatırlattığını söyledi. - "Cumhuriyet tarihimiz boyunca bizi rahat bırakmadılar" Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece bir zamanlar değil bugün de hem de tüm dünyaya örnek olacak bir millet olunduğunu görmenin mutluluğu içerisinde olduğunu belirtti. Türkiye'nin bu milli politikasına destek veren tüm vatandaşlara, siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına, dualarıyla askerlere destek olan tüm gönül erlerine şükranlarını sununan Erdoğan, "Ülkemiz, bir asır önce milletimizi bölmeyi, parçalamayı, aramıza tefrika sokmayı başardıkları için uçurumun kenarına getirilmişti. Çanakkale'de başlayan dirilişi, İstiklal Harbimizde kuruluşa dönüştürerek bu cendereden çıkmıştık. Cumhuriyet tarihimiz boyunca bizi rahat bırakmadılar. Kimi zaman ideolojik cepheleri, kimi zaman mezhep, köken farklılıklarını, sosyal-siyasal fay hatlarını kullanmak suretiyle bizi hep kendimizle kavga eden, kendi içinde didişen bir ülke olarak tutmaya çalıştılar." diye konuştu. Erdoğan, Türkiye'nin son 15 yılının diğer birçok atılımların, hizmetlerin yanında milli birlik ve bütünlüğün de güçlenmesine vesile olduğunun altını çizerek, 15 Temmuz'un bu anlayışın adeta zirvesi olduğunu bildirdi. PKK'ya karşı nasıl birlik ve beraberlik içinde olunduysa, FETÖ'ye karşı da tek yürek olarak hareket etmek başarıldığı için bu sürecin herhangi bir yıkıma uğramadan atlatılabildiğini belirten Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bugün artık ülkemiz adına hangi mücadeleye girersek girelim biliyoruz ki arkamızda yüreğiyle, bileğiyle, cesaretiyle, kararlılığıyla koskoca bir millet var. Askerimiz cephede savaşıyor ama Adıyaman'daki vatandaşlarımızdan Amasya Suluova'daki muhtarlarımıza, ülkemizdeki Suriyelilerden, yaşadıkları çadırlardan seslerini duydukları tanklarımızın önüne gelip kurban kesen Yörüklerimize kadar tüm milletimiz onlarla birlikte olmak için işte burada olduğu gibi can atıyor. Dünyada bizden başka, ucunda şehadetin olduğu bir mücadeleye böylesine gönüllü olarak, böylesine aşkla, böylesine sevdayla koşan, koşmak isteyen bir başka millet tanımadım, tanımıyorum. Yüreklerimiz aynen burada olduğu gibi toplu vurduğu müddetçe milletimizi sindirecek hiçbir güç yoktur. Çünkü biz vatanın ne demek olduğunu biliyoruz. Vatan sahibi olmanın, vatana sahip çıkmanın, vatanı gelecek nesillere bırakmanın öyle kolay olmadığını gayet iyi biliyoruz." Erdoğan daha sonra Abdurrahim Karakoç'un "Vatan ve Biz" şiirinden, "İmzan varsa tarihinde dününde / Set oldunsa düşmanların önünde / Milleti kahreden acı gününde/ Gözyaşı dökersen bu vatan senin / Sütü bozuk dar zamanda el olur/ Her kavgada yiğitlere gel olur / Yanan yüreklere ırmak, sel olur / Çağlayıp akarsan bu vatan senin." dizelerini okudu. - "Bizi bölemeyecekler" Erdoğan, soylu bir akına çıkılan şu günlerde hep birlikte vatana daha sıkı sahip çıkılacağını, bunun için daha çok çalışılacağını aktardı. Askerin, sınır boylarında ve sınır ötesinde, polisin ve jandarmanın yurdun her köşesinde teröristle, hırsızla, uğursuzla olan mücadelesini en iyi şekilde yerine getirdiğini, herkesin de vazifesine sahip çıkması gerektiğini dile getiren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Esnaf dükkanında, memur dairesinde, çiftçi toprağında, iş adamı ofisinde, ihracatçı dünyanın dört bir yanında işini en iyi şekilde yapacak ki, vatanımıza borcumuzu ödeyebilelim. Öğrencilerimiz okullarında en iyi eğitimi alacaklar ki ülkemizin geleceğini güvenle onlara emanet edebilelim. Elbette dualarımız askerlerimizle birlikte olacak, kalplerimiz onlarla birlikte çarpacaktır. Ama vatanımız için yapacağımız en güzel iş, kendi sorumluluk, yetki ve kabiliyet alanımızda olabileceğin en iyisini ortaya koymaktır." Erdoğan, tek millet vurgusu yaparak, "Bizi bölemeyecekler, biz birbirimizi Yaradan'dan ötürü seveceğiz, paradan, puldan, makamdan dolayı değil." dedi. Türk bayrağının güzelliğinde bayrak tanımadıklarını vurgulayan Erdoğan, bayrağın renginin şehidin kanı, hilalin bağımsızlığın ifadesi, yıldızın şehidin kendisi olduğuna dikkati çekti. "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır / Toprak, eğer üstünde ölen varsa vatandır." ifadesini kullanan Erdoğan, 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarının şehit kanlarıyla yoğrulduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim vatanımız tarla değildir, şehit kanlarıyla yoğrulmuş bir vatandır. 780 bin kilometrekare. Bunun üzerinde kimse herhangi bir bölme, parçalama avına giremez. Girdiği anda, Gabar'da, Cudi'de, Kato'da, Tendürek'te, Kandil'de her birimiz F-16 oluruz, helikopterlerle üzerlerine yağarız, tank oluruz, top oluruz inlerine kadar gireriz." diye konuştu. Zeytin Dalı Harekatında Mehmetçiğin F-16'larla toprağı pas geçecek şekilde deliğe bombayı bıraktığını hatırlatan Erdoğan, "Bunların inlerine inlerine gireceğiz. Ama içeride ama dışarıda. Çünkü bu vatanı böldürmeyeceğiz." görüşlerine yer verdi. "Bizim Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden başka devletimiz yok" diyen Erdoğan, bu yola böyle devam edileceğine işaret etti. Erdoğan, konuşmasını, "Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız." sözleriyle bitirdi. - Notlar Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuk ettiği muhtarlarla yemeğe geçti. Programa, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve AK Parti Ankara Milletvekili Ali İhsan Arslan da katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması öncesinde, İçişleri Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı yetkilileri tarafından muhtarlara "Muhtar Bilgi Sistemi" hakkında bilgi verildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması sırasında muhtarlar, "Afrin'e biz de gidelim.", "Her zaman senin arkandayız." diyerek, Zeytin Dalı Harekatı'na desteklerini iletti. (Bitti)
Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3)- "Bizim derdimiz oranın toprakları değil, orada adaletin tesisidir. Bizim derdimiz, 3,5 milyon Suriyeli benim ülkemde yaşıyor, bu insanların kendi topraklarına dönüşünü sağlamaktır"- "Dünyada bizden başka, ucunda şehadetin olduğ

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye'nin Afrin bölgesinde yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin, "Bizim derdimiz oranın toprakları değil, orada adaletin tesisidir. Bizim derdimiz, 3,5 milyon Suriyeli benim ülkemde yaşıyor, bu insanların kendi topraklarına dönüşünü sağlamaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen "44. Muhtarlar Toplantısı"nda Adıyaman, Amasya, Aydın, Burdur, Çanakkale, Denizli, Düzce, Elazığ, Erzurum, Gümüşhane, Kahramanmaraş, Malatya, Mersin, Nevşehir ve Tokat'tan gelen muhtarlarla bir araya geldi.

"Bizim derdimiz oranın toprakları değil, orada adaletin tesisidir. Bizim derdimiz, 3,5 milyon Suriyeli benim ülkemde yaşıyor, bu insanların kendi topraklarına dönüşünü sağlamaktır. Nasıl Bab, Cerablus, bu bölgeye yüz bine yakın insan dönüp yerleştiyse inşallah Afrin, İdlib ve Münbiç'e de yine dönüp oraya asıl oranın sahiplerinin yerleşmesini sağlamaktır." diyen Erdoğan, güvenlik güçlerinin hiçbirinin burnu kanamadan bu operasyonları tamamlamayı dilediklerini, ama çatışmanın olduğu, silahların konuştuğu, terörün hiçbir sınır, ahlak ve ilke tanımadan saldırdığı bir yerde kayıpların kaçınılmaz hale geldiğini bildirdi.

Asker, polis, korucular ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) askerlerinin her şeyden önce şehadeti şereflerin en büyüğü olarak gördükleri için adeta ölümün üzerine üzerine gittiklerini vurgulayan Erdoğan, Allah'ın insanlara dünya hayatını ahiret hayatı için, cennet için feda eden şehitlerin diri olduklarını müjdelediğini ifade etti.

Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy'un "Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber / Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber" dizelerini okuyarak, zaten öyle olduğu zaman orada imanın tecelli ettiğini vurguladı.

"İşte orada ölümü korkutursun, ölümden korkmazsın. Şu anda askerlerimizi, Mehmetçiklerimizi ben öyle görüyorum." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu sabah askerlerimizle, Mehmetimizle yapılan röportajlara baktığımızda 'Biz Afrin'e düğüne gidiyoruz' diyorlar. Elhamdülillah, buna inanmak öyle sıradan herkesin karı değil. Ama bizim Mehmetimizin yetişmesi, elhamdülillah böyle. Buradan Zeytin Dalı Operasyonu'nda, daha önceki sınır ötesi operasyonlarımızda, terörle mücadelede, 15 Temmuz'da verdiğimiz tüm şehitlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet, yakınlarımıza ve milletimize başsağlığı diliyorum gazilerimize sıhhat temenni ediyorum, hala operasyon halindeki tüm güvenlik güçlerimizi Rabbim korusun, esirgesin, zafere ulaştırsın diyorum."

Bu günlerin aynı zamanda millet olmanın daha iyi hissedildiği günler olduğuna değinen Erdoğan, Türkiye'nin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine 81 vilayeti ve 80 milyon insanıyla Zeytin Dalı Harekatı konusunda ortaya koyduğu birlik, beraberlik ve dayanışma ruhunun, Mehmet Akif'in "Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz / Gelmişiz dünyaya, millet, milliyet nedir öğretmişiz." dizelerini hatırlattığını söyledi.

- "Cumhuriyet tarihimiz boyunca bizi rahat bırakmadılar"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece bir zamanlar değil bugün de hem de tüm dünyaya örnek olacak bir millet olunduğunu görmenin mutluluğu içerisinde olduğunu belirtti.

Türkiye'nin bu milli politikasına destek veren tüm vatandaşlara, siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına, dualarıyla askerlere destek olan tüm gönül erlerine şükranlarını sununan Erdoğan, "Ülkemiz, bir asır önce milletimizi bölmeyi, parçalamayı, aramıza tefrika sokmayı başardıkları için uçurumun kenarına getirilmişti. Çanakkale'de başlayan dirilişi, İstiklal Harbimizde kuruluşa dönüştürerek bu cendereden çıkmıştık. Cumhuriyet tarihimiz boyunca bizi rahat bırakmadılar. Kimi zaman ideolojik cepheleri, kimi zaman mezhep, köken farklılıklarını, sosyal-siyasal fay hatlarını kullanmak suretiyle bizi hep kendimizle kavga eden, kendi içinde didişen bir ülke olarak tutmaya çalıştılar." diye konuştu.

Erdoğan, Türkiye'nin son 15 yılının diğer birçok atılımların, hizmetlerin yanında milli birlik ve bütünlüğün de güçlenmesine vesile olduğunun altını çizerek, 15 Temmuz'un bu anlayışın adeta zirvesi olduğunu bildirdi.

PKK'ya karşı nasıl birlik ve beraberlik içinde olunduysa, FETÖ'ye karşı da tek yürek olarak hareket etmek başarıldığı için bu sürecin herhangi bir yıkıma uğramadan atlatılabildiğini belirten Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bugün artık ülkemiz adına hangi mücadeleye girersek girelim biliyoruz ki arkamızda yüreğiyle, bileğiyle, cesaretiyle, kararlılığıyla koskoca bir millet var. Askerimiz cephede savaşıyor ama Adıyaman'daki vatandaşlarımızdan Amasya Suluova'daki muhtarlarımıza, ülkemizdeki Suriyelilerden, yaşadıkları çadırlardan seslerini duydukları tanklarımızın önüne gelip kurban kesen Yörüklerimize kadar tüm milletimiz onlarla birlikte olmak için işte burada olduğu gibi can atıyor. Dünyada bizden başka, ucunda şehadetin olduğu bir mücadeleye böylesine gönüllü olarak, böylesine aşkla, böylesine sevdayla koşan, koşmak isteyen bir başka millet tanımadım, tanımıyorum. Yüreklerimiz aynen burada olduğu gibi toplu vurduğu müddetçe milletimizi sindirecek hiçbir güç yoktur. Çünkü biz vatanın ne demek olduğunu biliyoruz. Vatan sahibi olmanın, vatana sahip çıkmanın, vatanı gelecek nesillere bırakmanın öyle kolay olmadığını gayet iyi biliyoruz."

Erdoğan daha sonra Abdurrahim Karakoç'un "Vatan ve Biz" şiirinden, "İmzan varsa tarihinde dününde / Set oldunsa düşmanların önünde / Milleti kahreden acı gününde/ Gözyaşı dökersen bu vatan senin / Sütü bozuk dar zamanda el olur/ Her kavgada yiğitlere gel olur / Yanan yüreklere ırmak, sel olur / Çağlayıp akarsan bu vatan senin." dizelerini okudu.

- "Bizi bölemeyecekler"

Erdoğan, soylu bir akına çıkılan şu günlerde hep birlikte vatana daha sıkı sahip çıkılacağını, bunun için daha çok çalışılacağını aktardı.

Askerin, sınır boylarında ve sınır ötesinde, polisin ve jandarmanın yurdun her köşesinde teröristle, hırsızla, uğursuzla olan mücadelesini en iyi şekilde yerine getirdiğini, herkesin de vazifesine sahip çıkması gerektiğini dile getiren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Esnaf dükkanında, memur dairesinde, çiftçi toprağında, iş adamı ofisinde, ihracatçı dünyanın dört bir yanında işini en iyi şekilde yapacak ki, vatanımıza borcumuzu ödeyebilelim. Öğrencilerimiz okullarında en iyi eğitimi alacaklar ki ülkemizin geleceğini güvenle onlara emanet edebilelim. Elbette dualarımız askerlerimizle birlikte olacak, kalplerimiz onlarla birlikte çarpacaktır. Ama vatanımız için yapacağımız en güzel iş, kendi sorumluluk, yetki ve kabiliyet alanımızda olabileceğin en iyisini ortaya koymaktır."

Erdoğan, tek millet vurgusu yaparak, "Bizi bölemeyecekler, biz birbirimizi Yaradan'dan ötürü seveceğiz, paradan, puldan, makamdan dolayı değil." dedi.

Türk bayrağının güzelliğinde bayrak tanımadıklarını vurgulayan Erdoğan, bayrağın renginin şehidin kanı, hilalin bağımsızlığın ifadesi, yıldızın şehidin kendisi olduğuna dikkati çekti.

"Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır / Toprak, eğer üstünde ölen varsa vatandır." ifadesini kullanan Erdoğan, 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarının şehit kanlarıyla yoğrulduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim vatanımız tarla değildir, şehit kanlarıyla yoğrulmuş bir vatandır. 780 bin kilometrekare. Bunun üzerinde kimse herhangi bir bölme, parçalama avına giremez. Girdiği anda, Gabar'da, Cudi'de, Kato'da, Tendürek'te, Kandil'de her birimiz F-16 oluruz, helikopterlerle üzerlerine yağarız, tank oluruz, top oluruz inlerine kadar gireriz." diye konuştu.

Zeytin Dalı Harekatında Mehmetçiğin F-16'larla toprağı pas geçecek şekilde deliğe bombayı bıraktığını hatırlatan Erdoğan, "Bunların inlerine inlerine gireceğiz. Ama içeride ama dışarıda. Çünkü bu vatanı böldürmeyeceğiz." görüşlerine yer verdi.

"Bizim Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden başka devletimiz yok" diyen Erdoğan, bu yola böyle devam edileceğine işaret etti.

Erdoğan, konuşmasını, "Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız." sözleriyle bitirdi.

- Notlar

Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuk ettiği muhtarlarla yemeğe geçti. Programa, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve AK Parti Ankara Milletvekili Ali İhsan Arslan da katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması öncesinde, İçişleri Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı yetkilileri tarafından muhtarlara "Muhtar Bilgi Sistemi" hakkında bilgi verildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması sırasında muhtarlar, "Afrin'e biz de gidelim.", "Her zaman senin arkandayız." diyerek, Zeytin Dalı Harekatı'na desteklerini iletti.

(Bitti)

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sivasbulteni.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.