Bakan Çelik\'ten toplu sözleşme müjdesi

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, kamu toplu iş sözleşmelerinin Ramazan ayı içerisinde bitirilmesi gerektiğini, bunu ümit ettiklerini belirtti.   Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, erken emeklilikle ilgili bir çalışma söz konusu olmadığını söyleyerek, 2013 yılındaki işsizlik rakamları için “Ben 2013 yılında işsizlikle ilgili bir süpriz yaşamayacağımızı söyleyebilirim. Beklentilerimiz çerçevesinde gerçekleşecek” dedi.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve beraberindeki heyeti kabul etti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda gerçekleşen kabulde konuşan Bakan Faruk Çelik, Hak-İş'in talebi üzerine bu kabulün gerçekleştiğini söyledi.   Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ise yaptığı konuşmada “Kamu toplu iş sözleşmeleriyle ilgili son gelişmeleri değerlendirip ücret ve benzeri taleplerimizi Sayın Bakanımızla paylaşmak için bu randevu talebinde bulunduk” dedi. Yaklaşık 100 bin sözleşmelinin kadroya geçirildiğini hatırlatan Mahmut Arslan, torba yasadaki bu düzenlemeden dolayı Bakan Çelik’e teşekkürlerini sundu.Kamudaki kılık kıyafet serbestliği konusunun da biran önce nihayete ulaşması gerektiğini anlatan Arslan, taşeron işçilerle ilgili olarak "Şuan taşeron işçileri de hükümetimizden bir müjde beklemektedir" diye konuştu. Mahmut Arslan, Hak-İş olarak taleplerinin yer aldığı bir raporu Bakan Faruk Çelik’e takdim etti.   TAŞERON İŞÇİLERİN SIKINTILARI     Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise, yaz döneminin toplu iş sözleşmesi görüşmelerini kapsayan çalışmalarla geçeceğine dikkat çekti. Taşeron işçiler konusuna da değinen Faruk Çelik, şunları kaydetti: “Yaklaşık bir buçuk yıldır ben sayısını unuttum, bu kadar toplantılar yaptık ama tarafların görüşlerinin keskin olduğunu belirtmek istiyorum. Alt işveren çalışanlarına bakışında ve haklarıyla ilgili farklı değerlendirmeler, sendikalar arasında da farklı değerlendirmeler var. Bunların arasını bulma konusunda büyük bir gayretimiz var. Tabi bir tarafta çalışanlar var, yani taşeron işçileri var. Onlarla da temaslarımızı sürekli gerek bireysel, gerekse dernekleşmişler, örnekleşmişler, o örgütlenme çerçevesinde görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Nihai olarak Sayın Başbakanımızla da bu konuyu istişare etme imkanımız oldu. Nihai çalışmayı yapıp, bu çalışmayı birlikte bir değerledirmemiz bu yaz dönemi içerisinde gerektiği konusunda bizi talimatlandırdılar. Biz de inşallah Temmuz-Ağustos ayı içerisinde alt işveren işçileriyle ilgili yaşanan sorunları minimize edecek, büyük ölçüde ortadan kaldıracak düzenlemeler konusunda tekrar taraflarla, sendikalarımızla, yani şuanda da takdim edilen ve içinde olan bu talepleri bir kez daha değerlendirip orta yolu, çıkış yolunu bulma gayreti içerisinde olacağız. Hem uzlaşma arayacağız hem de yaşanan sıkıntıların çözümünü sağlamış olacağız. Ve yeni yasama dönemiyle birlikte bu alanda yapılması gereken düzenlemeleri bir iki ay içerisinde yani Ekim-Kasım ayı içerisinde sonuçlandırma hedefiyle gerekli açıklamaları daha önce de yaptık şimdi de yapmış bulunuyoruz. İnşallah alt işveren yanında çalışan kardeşlerimizin yaşadıkları sıkıntıları bu dönem içerisinde ortadan kaldırmış oluruz." “BAYRAMA TOPLU SÖZLEŞME SORUNUNU ÇÖZMÜŞ ŞEKİLDE GİRMEK İSTİYORUZ”   Faruk Çelik, açıklamalarının ardından ise gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Bakan Çelik bir gazetecinin “Toplu iş sözleşmesindeki görüşmeler bugün sona erecek mi, yoksa başka toplantılar yapılacak mı?” şeklindeki soru üzerine, “Umarız ki bugün neticelenir, bizim talebimiz o istikamette” cevabını verdi. "Bugün bir toparlanma toplantısı olabilir” diyen Çelik “Umarım neticelenir. Neticelenmese de önümüzdeki hafta bu işin yani Ramazan ayı içerisinde bitmesinden yanayız. Bayrama girerken toplu iş sözleşme sorunuyla değil, o sorunu geride bırakmış, o sorunu çözmüş bir şekilde bayrama girmek istiyoruz" diye konuştu. “ERKEN EMEKLİLİK GÜNDEMDE DEĞİL”   Bakan Çelik, gazetecilerin erken emeklilik konusunda bir çalışma olup olmadığını sorması üzerine, gazetelerde bu konuda asılsız haberlerin yer aldığını anlattı. Faruk Çelik, "Bu işin dedikodusu aldı başını gidiyor ve 1999 yılında oyunun kuralının, oyun ortasında değişmesi neticesinde bugün sorun yaşayan vatandaşlarımız maalesef yanlış da bilgilendiriliyor. Bizim kamuoyuna böyle bir taahhüdümüz olmadı, kendilerine böyle bir taahhüdümüz olmadı" diye konuştu. “Erken emeklilik diye bir ifade zaten bizim sistemimizde hiç olmaması gereken bir ifadedir” diyen Çelik, “Erken emeklilik olur mu, Türkiye erken emekliliği 1999'da yaşadı. 1999’daki yasa, o erken emekliliğin neticesidir" dedi. Çelik, “Biz gelecek nesilleri üzmek için bir politika inşa etmiş değiliz" diyerek, erken emeklilikle ilgili bir ifadelerinin olmadığını, böyle bir ümit vermediklerini söyledi. Bakan Çelik, kamudaki başörtüsü konusuyla ilgili bir soru üzerine ise, "Şuanda hemen önümüzde olan, çalıştığımız bir konu değil. Bilinen bir konudur. Talepler de biliniyor, konu da biliniyor. Bunları bir bakanlık olarak değil hükümet politikası olarak ele almak gerekiyor. Şuanda Bakanlık olarak bizim üzerinde çalıştığımız bir konu olmadığını söylemeliyim" diye konuştu. İŞSİZLİK RAKAMLARINDA YÜKSELME OLUR MU?   Bakan Çelik, 2013 yılında işsizlik rakamlarında bir yükselme olup olmayacağı şeklindeki soruya da cevap verdi. Kendilerinin bu konuda bir sürpriz beklemediklerini anlatan Çelik şöyle konuştu: "2013 yılında, 2012'de mukayesede kısmi bir artışın olduğunu görüyoruz. Ama bildiğiniz gibi tabi Türkiye’deki gerek yatırım, gerek üretim, gerek ihracat, ticari atkivasyona baktığınız zaman batıyla mukayese edilemeyecek bir farklılık arz ettiğimizi bütün dünya da kabul etmektedir. Mühim olan burada işgücü piyasalarıyla ilgili olarak bizim bakanlık olarak aldığımız önlemler önemlidir. Ve ekonominin genel seyrine baktığımız zaman ben 2013 yılında işsizlikle ilgili bir süpriz yaşamayacağımızı söyleyebilirim. Beklentilerimiz çerçevesinde gerçekleşecek. Hedefimiz bu yılın sonunda tabi 8’ler düzeyinde. 8’i telaffuz etmek, artık 8.6, 8.9, 8.7 neyse; tabi ki bölgesel ve küresel yaşanan sorunlardan da Türkiye’yi ayrı tutmak mümkün değil. Küresel ekonomideki büyümeler sürekli revize ediliyor ve aşağı çekiliyor. Bu açıdan baktığınız zaman daha da ihtiyatlı olmamız gerekiyor. Ama bir sürpriz tablo biz beklemiyoruz.”